Ocak-Mayıs 2025 döneminde merkez bankaları ve büyük yatırımcılar her ay ortalama 77 ton altın alımı gerçekleştirdi. Bu rakam, Goldman Sachs’ın daha önce 2026 ortasına kadar beklediği aylık 80 tonluk tahmine oldukça yakın seyrediyor. Banka, bu eğilimin altın piyasasına olan yapısal güvenin sürdüğünü gösterdiğini vurguluyor.

Altın fonlarındaki net pozisyonlar Nisan ayındaki zirveye göre düşüş göstermesine rağmen, Goldman Sachs bu durumu negatif bir gelişme olarak değerlendirmiyor. Aksine, bu geri çekilmenin ETF'ler ve merkez bankaları tarafından yapılacak yeni alımlar için alan oluşturduğunu belirtiyor.

Analistlerin dikkat çektiği diğer önemli unsur ise jeopolitik riskler, enflasyonist baskılar ve merkez bankalarının portföy çeşitlendirme stratejileri. Bu üçlü faktör, altının uzun vadede güvenli liman statüsünü koruyacağını destekliyor.

Raporda, "Özellikle gelişmekte olan ülkelerin merkez bankalarından gelen sürekli ve güçlü alım talebi, altın fiyatlarının yukarı yönlü hareketini destekleyen temel unsurların başında geliyor" ifadesine yer verildi.

Goldman Sachs, bu veriler ışığında yatırımcılara "uzun vadeli alım" tavsiyesini bir kez daha yineliyor.