Trump, görüşmede Orta Doğu, enerji, yapay zeka ve doların küresel gücü gibi uluslararası meselelerin yanı sıra, Ukrayna'daki savaşın sona erdirilmesi için fikir birliğine vardıklarını ifade etti. Trump, "İkinci Dünya Savaşı'nda birlikte savaştığımız ve her iki ulusun da milyonlarca kayıp verdiği büyük tarihimizi andık. Bugün, her iki ülkenin gücüne ve gelecekteki iş birliğinin getireceği faydalara odaklandık" dedi.
Savaşın Sona Ermesi İçin Ortak Adım
Trump, Putin ile karşılıklı mutabakata vardıkları konulardan birinin, Rusya-Ukrayna Savaşı'nda yaşanan ölümleri durdurmak olduğunu söyledi. Ayrıca, iki liderin, birbirlerinin ülkelerini ziyaret etmeleri ve çok yakın bir şekilde iş birliği yapmaları konusunda da anlaşmaya vardığını belirtti. Trump, müzakerelerin hemen başlatılması için ekiplerin oluşturulacağını açıkladı. Görüşme sonrasında Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy'e de bilgi verileceği ifade edildi.
Trump, görüşme hakkında yaptığı açıklamada, "Her iki lider olarak 'Ortak Akıl' ifadesine çok güçlü bir şekilde inanıyoruz. Bu düşünce, Putin'in seçim kampanyasının da ana sloganıydı. Bizim için bu, dünyanın geleceği açısından çok önemli bir kavram" dedi.
"Bu Savaş Benim Dönemimde Olmazdı"
Trump, Rusya-Ukrayna Savaşı'nın milyonlarca insanın hayatına mal olduğunu belirterek, "Eğer ben başkan olsaydım, bu savaş asla yaşanmazdı. Şimdi, daha fazla can kaybı olmamalı" şeklinde açıklamada bulundu. Savaşın sona erdirilmesi için atılacak adımların bir an önce hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı.
Putin'e Teşekkür: Marc Fogel'ın Serbest Bırakılması
Trump, görüşme sırasında ayrıca, Rusya'nın serbest bıraktığı ABD'li öğretmen Marc Fogel için Putin’e teşekkür etti. Fogel'in serbest bırakılmasının önemine değinen Trump, "Başkan Putin'e, bu süreçte gösterdiği çaba için teşekkür etmek istiyorum. Marc Fogel’i serbest bıraktığı için çok minnettarım. Bu sürecin başarılı olacağına inanıyorum" dedi.
Trump ve Putin’in telefonda gerçekleştirdiği görüşme, Rusya-Ukrayna Savaşı’nın sona erdirilmesi konusunda somut adımların atılacağı bir dönemin başlangıcı olabilir. Müzakereler, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, CIA Direktörü John Ratcliffe, Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Waltz ve Özel Temsilci Steve Witkoff'un liderliğindeki bir ekip tarafından yönlendirilecek.