Çelik, “Demokrasilerde sivil toplum kuruluşlarının ülke gündemine dair açıklama yapmaları ve değerlendirmede bulunmaları en doğal haklarıdır. Ancak bu hak ile siyaseti şekillendirme ve yargıya talimat verme girişimlerinin birbirinden ayrılması gerektiğini” belirtti. Çelik, bu tür girişimlerin demokrasiye olan bağlılık ve hukuka saygı ile sınırlı olması gerektiğini ifade etti.
TÜSİAD’ın Geçmişine Eleştiri
AK Parti Sözcüsü, bazı sivil toplum kuruluşlarının geçmişte askeri ve yargı vesayeti gibi süreçlere destek verdiklerini hatırlatarak, TÜSİAD’ın demokrasiye olan yaklaşımını sorguladı. “Geçmişlerinde meşru hükümetleri hedef alma ve görevden gönderme faaliyetlerine katılmaları manşetlerde yer bulmuştur. Bu nedenlerle TÜSİAD yönetimi, bu ülkede demokrasi mücadelesi verenlerin ‘güven bunalımı’ deyince ilk aklına gelenlerden birinin neden TÜSİAD olduğu ile yüzleşmelidir” dedi.
Çelik, TÜSİAD’ın demokrasi konusundaki sicilini geride bırakmak için çaba göstermesi gerektiğini ve AK Parti olarak bu konuda kararlılıklarını sürdüreceklerini söyledi. “Siyasetin demokratik alanını korumak için eskisinden daha kararlıyız” diyen Çelik, AK Parti'nin her zaman siyasetin üzerinde hiçbir gücün durmasına müsaade etmeyeceğini belirtti.