Kayseri Ticaret Odası ev sahipliğinde gerçekleştirilen sempozyumda konuşan Bakan Tunç, Kayseri'nin köklü ticaret geçmişine ve sanayi gücüne dikkat çekerek, “Dünyanın ilk organize ticaret merkezi olan Kültepe'den bu yana ticaret ve hukuk bu topraklarda birlikte gelişmiştir” dedi.
Kayseri’nin 5,2 milyar dolarlık dış ticaret hacmi, 5 bini aşkın işletmesi ve Türkiye’nin İlk 500 Sanayi Kuruluşu listesinde yer alan 14 firmasıyla üretim ve güvenin simgesi olduğunu belirten Tunç, bu başarıların sağlam bir hukuk zemini üzerinde inşa edildiğine dikkat çekti.
“Yatırımın temeli hukuki güvenliktir”
Son 23 yılda gerçekleştirilen yapısal reformlara değinen Tunç, mülkiyet hakkından kişisel veri güvenliğine, bireysel başvurudan Kamu Denetçiliği kurumuna kadar birçok yeniliğin hayata geçirildiğini söyledi. Hukuki güvenliğin ekonomik kalkınmanın temeli olduğuna vurgu yapan Tunç, “Sermaye ürkektir. Belirsizlik istemez. Girişimcilik ise adalet toprağında filizlenir” dedi.
“Yatırım ortamı olmasaydı 276 milyar dolarlık doğrudan yabancı yatırım gelir miydi?”
Türkiye’ye hukuk güvenliği eleştirisi yönelten çevreleri eleştiren Bakan Tunç, “Eğer Türkiye’de hukuk güvenliği olmasaydı, 2002’de 36 milyar dolar olan ihracatımız 262 milyar dolara çıkabilir miydi? 5 bin olan yabancı sermayeli şirket sayısı 86 bine ulaşabilir miydi?” diye sordu. Tunç, son bir yılda 11,3 milyar dolarlık doğrudan yabancı yatırımın gerçekleştiğini hatırlatarak, bunun hukuka ve istikrara olan güvenin göstergesi olduğunu söyledi.
“Yeni sivil anayasa milletimize sözümüzdür”
Konuşmasında yeni anayasa çağrısını da yineleyen Tunç, “Milletin ruhunu ve iradesini yansıtacak, vesayet zincirlerini kıracak, özgürlükçü, sivil ve kuşatıcı bir anayasa yapma zamanı gelmiştir” dedi. Yeni anayasanın sadece hukuki değil, aynı zamanda ekonomik istikrarı da destekleyecek bir güven belgesi olacağını vurguladı.
Adalet sisteminde performans artışı
2024 yılında yargı sisteminde kayda değer bir performans artışı yaşandığını açıklayan Bakan Tunç, 13 milyon 900 bin dosyada karar verildiğini, mahkemelerin iş yüküne rağmen ceza ve hukuk davalarında karar süresinin kısaldığını belirtti. Ceza mahkemelerinde ortalama karar süresinin 265 günden 228 güne, hukuk mahkemelerinde ise 251 günden 231 güne düştüğünü aktardı.
“Arabuluculuk sistemi dostane çözümün anahtarıdır”
Arabuluculuk sisteminin yargının yükünü hafifleten ve toplumsal uzlaşıyı güçlendiren bir mekanizma olduğunu belirten Tunç, 2013’ten bu yana 7 milyon 795 bin başvuru yapıldığını ve bunların 4 milyon 707 bininin anlaşmayla sonuçlandığını açıkladı. Kira davalarında arabuluculuk sisteminin kapsamının genişletilmesiyle 373 bini aşkın başvuru yapıldığını ve bunların 131 binden fazlasının uzlaşmayla çözüldüğünü kaydetti.
Sempozyumda, iş dünyası temsilcileriyle yargı mensuplarının bir araya gelmesinin, hukukla ekonomi arasındaki ilişkinin güçlendirilmesi adına önemli bir adım olduğunu ifade eden Tunç, “Türkiye Yüzyılı’nı adaletin de yüzyılı yapma kararlılığındayız” sözleriyle konuşmasını tamamladı.
