Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada Prof. Dr. Gazi Yaşargil’in vefatını “büyük bir üzüntüyle” duyurdu. Bakan Memişoğlu, Yaşargil’in hem Türk hem de dünya tıbbına kazandırdığı yeniliklerin altını çizerek, “Onun hatırasını yaşatmak için elimizden geleni yapacağız” dedi.
Yeditepe Üniversitesi de uzun yıllar akademik kadrosunda yer alan bu büyük bilim insanı için yayınladığı taziye mesajında, “Tıp tarihine adını altın harflerle yazdıran, mikronöroşirürjinin kurucusu, hocamız, kıymetli bilim insanı Prof. Dr. Gazi Yaşargil’in vefatını derin bir üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz” ifadelerine yer verdi.
Tarihe Geçen Bir Yaşam
6 Temmuz 1925’te Diyarbakır’ın Lice ilçesinde dünyaya gelen Gazi Yaşargil, Ankara Atatürk Lisesi’ni bitirdikten sonra Ankara Üniversitesi'nde başladığı tıp eğitimini Almanya’da sürdürdü. Basel Üniversitesi’nde doktorasını tamamlayan Yaşargil, psikiyatri ve ardından nöroşirürji alanında akademik kariyerine devam etti. 1960’lı yıllarda Zürih Üniversitesi’nde çalışmalarıyla dikkat çeken Yaşargil, mikroskopla beyin cerrahisini ilk uygulayan hekimlerden biri olarak tarihe geçti.
1967 yılında cerrahi mikroskopla ilk beyin bypass ameliyatını gerçekleştiren Yaşargil, bu alanda kullanılan cihazların çoğunu da bizzat tasarladı. Bugün hâlâ kullanılan “Yaşargil klipsleri”, “Leyla retraktörü” ve “Kayan mikroskop” gibi buluşları, onun cerrahiye getirdiği yenilikçi bakışın ürünleridir.
Efsanevi Bir Hoca
1999 yılında Amerikan Beyin Cerrahları Birliği tarafından “Yüzyılın Beyin Cerrahı” seçilen Yaşargil, akademik hayatı boyunca yüzlerce öğrenci yetiştirdi. Tıp fakültelerinde verdiği dersler ve düzenlediği canlı cerrahi uygulamalarıyla pek çok genç beyin cerrahına ilham kaynağı oldu. Yaşargil, sadece teknik bilgi değil, aynı zamanda insan sevgisi, sabır ve etik değerlere dayanan bir hekimlik anlayışı da aşıladı.
İleri yaşına rağmen mesleğinden kopmayan Yaşargil, son yıllarına kadar ameliyatlara girmeye, bilimsel toplantılara katılmaya ve gençlere umut dolu mesajlar vermeye devam etti. “Kendinizden korkmayın, yaratıcı olmaya çalışın. Daha yapacak çok iş var” sözleriyle genç nesillere seslenen Yaşargil’in, tıp dünyasına ve insanlığa katkıları asla unutulmayacak.
Bir Bilim Adamından Daha Fazlası
İki kez evlenen ve üç çocuk sahibi olan Yaşargil, ailesine de büyük bir sevgiyle bağlıydı. Kızı Leyla’nın adını verdiği cerrahi aleti tıp dünyasında bir çığır açtı. Oğlu Can’ın ismini ise yakın dostu, şair Can Yücel’in anısına verdi.
Hiç tatil yapmadığını, dinlenmeyi bile çalışmakla eşdeğer gördüğünü anlatan Prof. Dr. Yaşargil, bilimsel çalışmaları ve insani yönüyle “dünyanın hocası” olarak anılmayı fazlasıyla hak etti.
Tıp Dünyası Yasta
Türk tıbbının gururu Prof. Dr. Gazi Yaşargil’in ölümüyle birlikte, sadece bir bilim insanı değil, bir çığır açıcı, bir yol gösterici ve bir insanlık öğretmeni kaybedildi. Bilime adanmış 100 yıllık ömrü, kuşaklar boyu tıp öğrencilerine ışık tutmaya devam edecek.
Başta eşi Dianne Yaşargil olmak üzere ailesine, yakınlarına, tüm sevenlerine ve tıp camiasına başsağlığı diliyoruz.