Netanyahu, hayatta olan ve hayatını kaybetmiş esirlerin yarısının serbest bırakılmasını içeren bir anlaşma üzerinde çalıştıklarını belirterek, bunun karşılığında 60 günlük geçici bir ateşkes önerdiklerini ifade etti.
Netanyahu, geçici ateşkes sürecinin başında savaşın kalıcı olarak sona erdirilmesine yönelik müzakerelerin başlatılacağını kaydederek, “Yani bu, bir kalıcı ateşkesin zeminini oluşturacak bir süreçtir” dedi.
Ancak kalıcı bir ateşkesin İsrail’in güvenlik önceliklerine bağlı olduğunu vurgulayan Netanyahu, Hamas’ın silah bırakması, Gazze’nin silahsızlandırılması ve Hamas’ın askeri ya da idari hiçbir kapasitesinin kalmaması gerektiğini söyledi. “Bunlar bizim temel şartlarımızdır. Bu şartlar diplomasi yoluyla sağlanırsa çok iyi. Ama olmazsa, kahraman ordumuzun gücüyle bu hedeflere ulaşacağız” ifadelerini kullandı.
Netanyahu, açıklamasında İran’la ilgili gelişmelere de değinerek, Tahran’ın nükleer tehdit oluşturduğunu yineledi. “ABD ile İran arasında yürütülecek 60 günlük müzakerelerle bu tehdit ortadan kaldırılırsa harika. Ama kaldırılmazsa, başka yollarla ortadan kaldıracağız” dedi.
Gazze’de süren askeri harekatın neden uzadığına dair gelen eleştirilere de cevap veren Netanyahu, bu süreci hem diplomasi hem de askeri güçle yürütmek istediklerini söyledi: “Biz bu görevi tamamlamak için durmaksızın çalışıyoruz. Diplomasi olmazsa, sadece askeri güçle ilerleriz.”
Netanyahu ayrıca, ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin, İsrail’in Gazze’nin güneyindeki Refah kentine ilerleyişini geciktirdiğini belirtti. “Buna rağmen ilerlemeye devam ediyoruz. Hayatını kaybeden esirleri kurtarıyoruz. Hiçbir anı boşa harcamıyoruz. Hedeflerimize diplomatik yollarla ulaşırsak bu iyidir. Ama her halükarda ulaşacağız” ifadelerine yer verdi.
Netanyahu, esir takası konusunda tüm esirleri aynı anda kurtarmayı arzu ettiğini ifade ederken, bu kararın sadece kendilerine bağlı olmadığını vurguladı. “İki aşamalı bir süreçten söz ediliyor. Seçim her zaman bizim elimizde değil. Ancak elimizden gelenin en iyisini yapacağız” diye konuştu.





