Birmingham Belediyesi, durumu kontrol altına almak amacıyla acil durum planını devreye soktu. Plan kapsamında, şehrin dört bir yanına 35 ek araç ve ekip gönderilecek. Ayrıca, komşu belediyeler ve hükümetten ilave destek alınması hedefleniyor. Birmingham Belediye Meclisi Başkanı John Cotton, yapılan açıklamalarda, sokaklardaki atıkların temizlenmesinde yaşanan güçlüklerin büyük ölçüde grevdeki personelin, çöp toplama araçlarının depolardan çıkmasını engellemesinden kaynaklandığını belirtti. Cotton, "Birmingham'daki topluluklara zarar veren ve sıkıntıya yol açan bir duruma müsamaha gösteremeyiz," dedi. Ancak grevin ve protestoların yasal çerçevede olması gerektiğini de vurguladı.

Şu anda, Birmingham'da günlük olarak yaklaşık 200 atık toplama aracı 8 saatlik vardiyalarla çalışmakta. Ancak grev sürecinde bu sayı 90 civarına düşmüş durumda. Belediye, depoların ablukaya alınmasının, araçların sokaklara çıkmasını engellediğini belirtiyor.

Grev Krizi ve Sendika Talepleri

Beyaz Saray: "(Gümrük vergileri) Top Çin'in sahasında" Beyaz Saray: "(Gümrük vergileri) Top Çin'in sahasında"

Grev, Unite sendikasının Ocak ayında bazı pozisyonların kaldırılması ve maaşlardaki kesintilere karşı başlattığı eylemlerle başladı. Sendika, 11 Mart'ta ise süresiz greve gitme kararı aldı. 27 Mart'ta yapılan görüşmelerde ise Belediye ile sendika arasında bir anlaşmazlık devam etti ve sendika tarafından sunulan tüm tekliflerin reddedildiği duyuruldu.

Unite sendikası, çöp toplama hizmetlerinde yapılması planlanan "yeniden yapılandırma" sonucunda yaklaşık 150 çalışanın yıllık 8 bin sterlin kaybedeceğini iddia ediyor. Sendika, bu kesintilerin geri alınmaması durumunda grevin süreceğini ve şehirdeki temizlik sorununun devam edeceğini belirtiyor.

Birmingham'daki grev, yalnızca şehirdeki temizlik hizmetlerini aksatmakla kalmıyor, aynı zamanda halk sağlığını tehdit eden bir krize dönüşmüş durumda. Belediye ve sendika arasındaki görüşmelerin sonucu, krizin ne kadar süreceği konusunda belirleyici olacak.