Tuncay Taymaz: “İstanbul ve Erzincan için büyük deprem riski var”
-
Marmara’daki 6.2’lik deprem bağımsız: Taymaz, 23 Nisan’da meydana gelen depremin 2019’daki depremden farklı karakterde olduğunu, yeni bir stres dağılımı yarattığını belirtti.
-
Marmara’da 7.4-7.5’i geçebilir: Kırılmayan fay parçalarının birleşerek daha büyük bir deprem oluşturabileceğini, özellikle Çınarcık Havzası'ndan Tekirdağ çukuruna kadar uzanan bölgenin büyük risk taşıdığını vurguladı.
-
Erzincan için ‘eli kulağında’ dedi: Erzincan çevresinde Karlıova, Varto ve Bingöl'e kadar uzanan fay hatlarında 7'nin üzerinde deprem üretme potansiyeli olan segmentlerin uzun süredir kırılmadığını ifade etti.
-
“Her binayı yıkmak şart değil”: Kentsel dönüşümde her yapının yeniden inşa edilmesi gerekmediğini, güçlendirme yöntemleriyle depreme dirençli hale getirilebileceğini söyledi.
-
Ekonomik sorunlar da gündemde: Türkiye'deki yaşam maliyetinin artmasını, depremler sonrası ekonomi üzerindeki baskıya ve ticari ahlak sorunlarına da bağladı.
Naci Görür: “Marmara’da tehdit azalmadı, daha da arttı”
-
Son depremler tehlikeyi büyüttü: Görür, Kumburgaz Fayı'nda meydana gelen depremlerin enerjiyi boşaltmadığını, aksine gerilimi artırarak daha büyük bir depremin önünü açtığını söyledi.
-
3 aktif fay zonu: Adalar, Kumburgaz ve Tekirdağ fayları üzerinde duran Marmara'nın, özellikle Kumburgaz segmentinde kritik bir birikim olduğunu kaydetti.
-
“Deprem periyodu öne çekildi”: Bu tür sarsıntıların Marmara’daki büyük depremin zamanını daha da yaklaştırdığını ifade etti.
-
“Kehanetten uzak durulmalı”: Deprem tarihi vermenin bilim dışı olduğunu belirterek kesinlik içeren uyarıların halkı yanıltabileceğini söyledi.
Fahri Çelik: “İstanbul’un topografyası güvenli ama dikkat şart”
-
7 tepe avantajı: İstanbul’un doğal topografyasının ve baca sistemlerinin güvenliği artırdığını iddia etti.
-
Yüksek katlı binalar riskli: Yüksek yapılaşmanın azaltılması, tahta ve ahşap gibi hafif malzemeli yapıların tercih edilmesi gerektiğini savundu.
-
“Santorini örneği”: Santorini’deki depremlerde büyük yıkım yaşanmamasını örnek vererek, yapı kalitesinin önemine dikkat çekti.
-
“Panik yerine önlem”: Vatandaşların paniğe kapılmadan, yapı kontrollerine önem vermesi gerektiğini vurguladı.
Uzmanlar arasında farklı öncelikler ve yorumlar bulunsa da ortak payda Marmara Bölgesi’nin ciddi bir deprem riski taşıdığı yönünde. İstanbul gibi milyonların yaşadığı bir şehirde yapı güvenliği, zemin etütleri, kentsel dönüşümün niteliği ve toplumsal farkındalık büyük önem taşıyor. Erzincan ve Doğu Anadolu'daki fay hatları da sessizliğini korurken, uzmanlar bu bölgelere yönelik önlemlerin de hızla alınması gerektiğini vurguluyor.