İller arası göç oranı 2008 yılında yüzde 3,18 iken, bu oran 2024 yılında yüzde 3,13’e geriledi. TÜİK verilerine göre göç hareketliliği, yıllar içinde inişli çıkışlı bir seyir izlese de hala önemli bir sosyal dinamik olarak dikkat çekiyor.
En Çok Göç Alan ve Göç Veren İl Yine İstanbul
İstanbul, 395 bin 485 kişiyle en çok göç alan il olurken, aynı zamanda 369 bin 453 kişiyle en çok göç veren il oldu. Başkent Ankara 202 bin 402 göç alan ve 150 bin 373 kişiyle göç veren nüfusuyla ikinci sırada yer aldı. Üçüncü sırada ise İzmir bulunuyor.
En az göç alan iller ise sırasıyla Ardahan (4.570 kişi), Bayburt (5.644 kişi) ve Tunceli (6.739 kişi) oldu. Göç veren iller arasında da listenin son sıralarında Ardahan (6.441 kişi), Kilis (8.041 kişi) ve Bayburt (8.639 kişi) yer aldı.
Gençler Eğitim İçin Yollarda
2024 yılında göç edenler arasında en fazla hareketlilik 20-24 yaş grubunda gerçekleşti. Bu yaş aralığında toplam 549 bin 43 kişi il değiştirdi. Göç eden gençlerin yüzde 58,1’i kadınlardan oluşurken, göç nedenlerinin başında eğitim geldi. Bu yaş grubundaki gençlerden 209 bin 40’ı eğitim, 84 bin 328’i işe başlamak veya iş bulmak, 44 bin 319’u ise daha iyi yaşam koşulları için göç etti.
Kadınlar Aile Bağıyla, Erkekler Yaşam Kalitesi İçin Göç Ediyor
Göç nedenlerine bakıldığında, Türkiye genelinde en yaygın göç etme nedeni “hanedeki fertlerden birine bağımlı göç” oldu. Toplamda 579 bin 507 kişi bu nedenle yer değiştirdi. 512 bin 370 kişi ise daha iyi konut ve yaşam koşulları arayışıyla göç etti. Eğitim ise 479 bin 622 kişiyle üçüncü sırada yer aldı.
Cinsiyet bazında incelendiğinde erkeklerin yüzde 255 bin 846’sı daha iyi yaşam koşulları nedeniyle göç ederken, kadınların yüzde 343 bin 342’si aile bireylerinden birine bağımlı olarak göç etti. Kadınlarda ikinci sırayı eğitim, üçüncü sırayı ise konut ve yaşam koşulları aldı.
Sosyal ve Ekonomik Dönüşümün Aynası: İç Göç
İç göç, Türkiye'de yalnızca bir nüfus hareketi değil, aynı zamanda sosyal ve ekonomik dönüşümün de bir göstergesi olarak öne çıkıyor. Eğitim, istihdam, konut ve ailevi nedenlerle şekillenen göç dalgaları, büyük şehirlerin yükünü artırırken; kırsal ve küçük illerin nüfusunu azaltıyor.
TÜİK’in paylaştığı bu veriler, Türkiye'deki demografik ve sosyoekonomik değişimin dinamiklerini gözler önüne seriyor. Özellikle gençlerin eğitim odaklı göçü, geleceğin istihdam ve yerleşim politikalarında önemli bir belirleyici olmaya devam edecek gibi görünüyor.





