Bekir Yılmaz

Ortaklar arasındaki çatışmaların başlıca nedenleri arasında farklı öncelikler, yönetim tarzı anlaşmazlıkları ve finansal beklentiler yer alıyor. Bu tür anlaşmazlıklar, yalnızca iş süreçlerini aksatmakla kalmıyor, aynı zamanda şirketin dışarıdaki imajını da olumsuz etkiliyor. Uzmanlar, bu tür durumların uzun vadede şirketi batırabilecek krizlere dönüşebileceği konusunda uyarıyor.

Bu sorunların önüne geçmek için taraflar arasında açık iletişim kanalları oluşturulması ve profesyonel bir arabulucu desteği alınması öneriliyor. Ortakların, şirketin büyüme hedeflerine ve vizyonuna sadık kalması, böyle sorunların çözümünde kilit rol oynuyor.

Bu duruma örnek olarak, geçtiğimiz yıllarda bir teknoloji girişiminde yaşanan kriz gösterilebilir. Şirketin iki kurucu ortağı arasında çıkan anlaşmazlık, şirketin büyüme stratejisinde derin bir çatlağa neden oldu. Ortaklardan biri agresif bir büyüme politikası benimsemek isterken, diğer ortak riskleri minimize ederek yavaş büyümeyi savunuyordu. Sonuç olarak, şirketin karar alma mekanizması kilitlendi ve piyasa fırsatlarını değerlendiremediler. Bu süreç, sonunda şirketin yatırımcılarını kaybetmesine ve iflasa sürüklenmesine yol açtı.

Başka bir örnek de aile şirketlerinden verilebilir. Birden fazla kuşak tarafından yönetilen şirketlerde, yeni jenerasyon ile eski jenerasyon arasında yaşanan görüş farklılıkları sıkça çatışmalara neden olabiliyor. Özellikle, modern iş modellerine geçiş veya dijitalleşme gibi konularda eski kuşakların direnci, şirketin rekabet gücünü olumsuz etkileyebilir. Türkiye'deki birçok aile şirketinde, bu tür uyumsuzlukların miras davalarına kadar uzandığını görmek mümkün.

Peki, bu tür sorunların çözümü nasıl mümkün olabilir?

Uzmanlar, ortaklar arasında açık iletişim kanallarının kurulmasını ve tarafların çıkarlarının dengelendiği bir yol haritası belirlenmesini öneriyor. Örneğin, üçüncü taraf bir danışman ya da arabulucu desteği alınarak tarafsız bir değerlendirme yapılabilir. Ayrıca, ortaklık sözleşmesinin başlangıçta kapsamlı ve detaylı bir şekilde hazırlanması, bu tür sorunların ortaya çıkmasını büyük ölçüde engelleyebilir.

Unutmayın, şirketlerin temel yapı taşı uyumdur. Ortaklar arasındaki çatışmaların çözümü, yalnızca şirketin bugünkü performansını değil, aynı zamanda gelecekteki sürdürülebilirliğini de belirler. Geçmişte bu tür çatışmaları aşarak başarılı olan şirketlerin hikayeleri, iş dünyasına önemli dersler sunmaktadır. Örneğin, dünya çapında bilinen bir perakende zinciri, iki ortak arasındaki yıllar süren çatışmayı profesyonel bir yönetim ekibi getirerek çözmüş ve bugün milyarlarca dolarlık bir marka haline gelmiştir.

İTO Başkanı Avdagiç’ten 'büyüme' değerlendirmesi İTO Başkanı Avdagiç’ten 'büyüme' değerlendirmesi

Unutmayın, şirketlerin temel yapı taşı uyumdur. Ortaklar arasındaki çatışmaların çözümü, yalnızca şirketin bugünkü performansını değil, aynı zamanda gelecekteki sürdürülebilirliğini de belirler.