Moody’s tarafından yapılan açıklamada, ABD’nin mali performansındaki zayıflamanın artık göz ardı edilemeyecek boyutlara ulaştığına dikkat çekildi. Son 10 yılı aşkın süredir kamu borcu ve faiz oranlarının, aynı kredi seviyesine sahip ülkelere kıyasla çok daha yüksek seviyelere çıktığına işaret eden kurum, Washington yönetimi ile Kongre’nin, mali disiplin konusunda etkin ve sürdürülebilir bir mutabakata varamadığını belirtti.
Borç Artışı Durmak Bilmiyor
Kuruluşun değerlendirmesinde, ABD’nin vergi indirimlerine rağmen kamu harcamalarını artırmaya devam ettiğine dikkat çekilerek, bu dengesizliğin bütçe esnekliğini ciddi biçimde sınırladığı vurgulandı. Mevcut trend devam ederse, 2035 yılı itibarıyla federal borcun GSYH’ye oranının yüzde 134’e ulaşacağı öngörülüyor. Bu oran 2024’te yüzde 98 seviyesindeydi.
Öte yandan, 2024’te GSYH'nin yüzde 6,4’üne denk gelen federal bütçe açığının da 2035’te yüzde 9’a tırmanması bekleniyor. Moody’s, özellikle 2017’deki vergi indirimlerinin uzatılması halinde, gelecek 10 yılda toplam bütçe açığının yaklaşık 4 trilyon dolar daha artabileceğini kaydetti.
Kredi Gücü Devam Ediyor, Ancak Riskler Artıyor
Her ne kadar not düşürülse de, Moody’s açıklamasında ABD’nin hâlen güçlü ekonomik temellere sahip olduğunun da altı çizildi. Ülkenin devasa ekonomisi, yüksek esneklik kapasitesi, küresel rezerv para statüsündeki doları ve bağımsız para politikasını yöneten Fed gibi faktörlerin, kredi notu açısından önemli bir kalkan oluşturduğu belirtildi.
Moody’s, daha önce ABD’nin kredi notunu "Aaa" seviyesinde tutan son büyük kredi derecelendirme kuruluşuydu. Diğer iki büyük kuruluş olan Standard & Poor’s, 2011 yılında; Fitch ise 2023’te ABD’nin kredi notunu "AA+" seviyesine düşürmüştü.
