Vakıf Katılım Gaziantep’e Öz Tüketim Güneş Enerjisi Santrali Kurdu
Vakıf Katılım Gaziantep’e Öz Tüketim Güneş Enerjisi Santrali Kurdu
İçeriği Görüntüle

Federal Temyiz Mahkemesi’nin küresel gümrük vergilerinin çoğunu yasa dışı bulması sonrası başlayan süreç, Başkan Donald Trump’ın açıklamalarıyla yeni bir boyut kazandı. Trump, kararın bozulması için Yüksek Mahkeme’ye başvuracaklarını duyurdu. Bu gelişme, piyasalarda “bütçe açığı daha da büyür mü?” endişesini tetikledi.

ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi yüzde 4,30 seviyesine yükselirken, Japonya 10 yıllık tahvil faizi yüzde 1,63’e çıkarak 2008’den bu yana en yüksek seviyesini gördü. Avro Bölgesi ve İngiltere’de de benzer yükselişler izlenirken, Fransa’da 10 yıllık tahvil getirisi yüzde 3,58’e, İngiltere’de ise yüzde 4,69’a ulaştı.

Altın fiyatları ise yatırımcıların güvenli liman arayışının en güçlü göstergesi oldu. Ons altın 3 bin 578,54 dolarla tüm zamanların zirvesini gördü.

Ekonomistler: Uzun Vadede Tahvil Getirilerinde Yükseliş Sürebilir

Tacirler Yatırım Başekonomisti Ekin Çınar, hem Japonya hem de İngiltere’de uzun vadeli tahvil faizlerindeki yükselişe dikkat çekerek, “Bu durum ülkelerin borçluluğu ve bütçe açıklarına dair kaygıları yansıtıyor. ABD’de ise politik faiz indirimi baskıları verim eğrisini daha da dikleştirebilir” değerlendirmesinde bulundu.

Çınar, Fed’in yıl sonuna kadar iki faiz indirimi yapmasını beklediğini, ancak bu indirimlerin ekonomik temellerle tam örtüşmediğini vurguladı:
“ABD’de istihdam zayıf ama enflasyon hala yapışkan. Çok hızlı faiz indirimleri, ileride Fed’in yeniden sıkılaşmaya gitmesi gerektiği algısını artırabilir ve uzun vadeli tahvil getirilerini daha da yukarı çekebilir.”

“Bütçe Açığı Güveni Sarsıyor”

Gedik Yatırım Araştırma Uzmanı Burak Pırlanta da ABD’deki mali sorunların tahvil piyasalarındaki satışların temel nedeni olduğunu söyledi:
“Bütçe açığı rekor seviyelere yaklaşırken yeni vergi indirimleri ve harcama planları borç yükünü artırıyor. Bu da tahvil fiyatlarını baskılayarak getirileri yükseltiyor.”

Pırlanta, Japonya ve İngiltere’deki gelişmelerin de küresel stresi artırdığına dikkat çekti. Japonya’da enflasyonun ABD’yi geçtiğini, İngiltere’de ise iflasların arttığını hatırlatan Pırlanta, “Merkez bankaları bir yandan faiz indirirken bir yandan enflasyonla mücadele etmeye çalışıyor. Bu ikilem yatırımcı güvenini zedeliyor” dedi.

Altın ve Gümüşe Talep Artıyor

Pırlanta, yatırımcıların uzun vadeli tahvillerden uzaklaşıp somut varlıklara yöneldiğini belirterek şunları ekledi:
“Altın bu yıl yüzde 35’in üzerinde yükseldi. Doların rezerv payı düşerken merkez bankalarının altın rezervleri 30 yılın zirvesine ulaştı. Bu tablo, yatırımcıların güvenli liman olarak altına ve gümüşe yöneldiğini açıkça gösteriyor.”

Uzmanlara göre, önümüzdeki dönemde ABD’nin bütçe açığı ve küresel enflasyon baskıları tahvil piyasalarındaki dalgalanmayı sürdürecek. Yatırımcıların altın gibi güvenli varlıklara talebinin artması bekleniyor.