ABD merkezli Wall Street Journal’ın Amerikalı yetkililere dayandırdığı haberine göre Washington yönetimi, İran’ın askeri kapasitesini yeniden inşa etmesini engellemek amacıyla söz konusu sevkiyatı önceden takibe aldı. Operasyon sırasında Amerikan özel harekât unsurları gemiye baskın düzenledi, yüküne el koydu ve ardından geminin yoluna devam etmesine izin verdi. Geminin adı ve sahibi kamuoyuyla paylaşılmadı.

Yetkililer, ele geçirilen malzemelerin İran’ın konvansiyonel silah programlarında kullanılabilecek nitelikte olduğunu ve imha edildiğini açıkladı. Bir ABD’li yetkili, el konulan yükün hem askeri hem de sivil alanlarda kullanılabilen “çift kullanımlı” unsurlardan oluştuğunu belirtti. Operasyonda özel harekât birliklerinin yanı sıra konvansiyonel kuvvetlerin de yer aldığı ifade edildi.

Haberde, ABD istihbaratının söz konusu sevkiyatın İran’ın füze programı için bileşen temininde uzmanlaşmış İranlı şirketlere gönderildiğine işaret eden bilgilere ulaştığı da aktarıldı.

Suriyeliler Esad Rejiminin Devrilmesinin 1. Yıl Dönümünü Emevi Meydanı’nda Kutladı
Suriyeliler Esad Rejiminin Devrilmesinin 1. Yıl Dönümünü Emevi Meydanı’nda Kutladı
İçeriği Görüntüle

İran ve Çin’den sessizlik

Operasyonun, Birleşmiş Milletler’in eylül ayı sonunda İran’a yönelik silah ticaretine ilişkin uluslararası kısıtlamaları yeniden devreye aldığı bir dönemde gerçekleştiği belirtildi. İran ve Çin dışişleri bakanlıkları ile ABD Hint-Pasifik Komutanlığı’ndan (INDOPACOM) konuya ilişkin resmi bir açıklama yapılmadı.

ABD, son yıllarda İran’a ait olduğu belirtilen çok sayıda silah ve petrol sevkiyatına el koymuştu. Ocak 2024’te ABD Merkez Komutanlığı (CENTCOM), Somali açıklarında Yemen’deki Husilere gönderildiği öne sürülen İran yapımı balistik ve seyir füzesi bileşenlerine el koyduğunu duyurmuştu. Washington ayrıca 2020 ve 2023 yıllarında İran Devrim Muhafızları’na finansman sağladığı gerekçesiyle bazı petrol sevkiyatlarını durdurmuştu.

Venezuela örneği tartışmaları artırdı

Söz konusu operasyonun, ABD’nin 10 Aralık’ta Venezuela açıklarında Venezuela’dan İran’a petrol taşıyan bir tankere el koymasından haftalar önce gerçekleştiği kaydedildi. Bu gelişmeler, Trump yönetiminin denizde daha önce nadiren başvurulan daha sert yöntemlere yöneldiği yönünde değerlendirmelere yol açtı.

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Guo Jiakun, Venezuela açıklarındaki tanker olayına tepki göstererek, uluslararası hukuka veya BM Güvenlik Konseyi yetkisine dayanmayan tek taraflı yaptırımlara ve “uzun kollu yargı yetkisi” uygulamalarına karşı olduklarını açıklamıştı.