Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanlığı tarafından düzenlenen “Türkiye ve Dünya Ekonomisindeki Gelişmeler ve Gelecek Vizyonu” temalı konferansta önemli açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin içinde bulunduğu küresel zorluklara rağmen avantajlı bir konumda olduğunu belirten Şimşek, ekonomik programın kararlılıkla uygulanmaya devam edeceğini söyledi.
Bakan Şimşek, konuşmasında Türkiye’nin hizmet sektöründe dünya ile rekabet edebilecek önemli bir güce ulaştığını vurgularken, savunma sanayi, inşaat, turizm, sağlık turizmi, oyun ve dizi ihracatı gibi alanlarda dikkat çeken bir performans sergilendiğini dile getirdi.
AB ile ticaret hedefi 400 milyar avro
Konuşmasında Batı ile ekonomik entegrasyonun önemine dikkat çeken Şimşek, Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği’nin güncellenmesi halinde Türkiye-AB ticaret hacminin 200 milyar avrodan 400 milyar avroya yükselebileceğini belirtti. Şimşek, “İnanıyorum ki AB ülkeleri gelecekte Türkiye’ye daha fazla ihtiyaç duyacak” dedi.
ABD ile ekonomik işbirliğinin de gelişebileceğine işaret eden Şimşek, bu işbirliğinin sadece ikili değil, üçüncü ülkeler üzerinden de şekillenebileceğini söyledi.
“Rezervler artıyor, risk primi düşüyor”
Ekonomik program sayesinde Türkiye’nin brüt ve net döviz rezervlerinde artış yaşandığını belirten Şimşek, risk priminde ve kur oynaklığında da düşüş görüldüğünü aktardı. “Ekonomik programı kararlı bir şekilde uygulamaya devam edeceğiz. Elbette dönemsel sorunlara karşı önlem alacağız. Ancak bu programla Türkiye önemli kazanımlar elde etti” ifadelerini kullandı.
Enflasyonda iyileşme sürecek
Enflasyonda düşüş eğiliminin sürdüğünü vurgulayan Bakan Şimşek, bu yıl da enflasyonun azalmaya devam edeceğini söyledi. “Temel mallarda enflasyon yüzde 20’ye, genel bazda yüzde 31’e gerilemiş durumda. Manşet enflasyon ise yüzde 38 seviyesinde. 2025 yılında enflasyondaki düşüş sürecek. Bu da yatırımı artıracak, öngörülebilirliği sağlayacak” dedi.
Şimşek, iç talepteki yavaşlama, enerji fiyatlarındaki düşüş, yurt içi petrol ve doğal gaz üretiminin artışı ile yeşil dönüşümün cari dengeye olumlu katkı sağlayacağını da belirtti.
Terörle mücadele ve ekonomik etkileri
Konuşmasının son bölümünde terörle mücadele konusuna değinen Şimşek, “Terörsüz bir Türkiye’nin ekonomik kazanımları çok büyük olur” diyerek, son 50 yılda terör nedeniyle yaklaşık 1,8 trilyon dolarlık kaynağın harcandığını, bu rakamın bugün 2 trilyon doları aşmış olabileceğini söyledi.
Şimşek, terörün sona ermesiyle birlikte bölge ekonomisinin canlanacağını, yer altı kaynaklarının ve genç nüfusun üretime kazandırılacağını, özel sektörün yatırım iştahının artacağını ifade etti.
“Türkiye güçlü kalmaya devam edecek”
Küresel ölçekte yaşanan ekonomik kırılmalara rağmen Türkiye’nin güçlü pozisyonunu koruduğuna dikkat çeken Şimşek, “Piyasalardaki türbülansı iyi yönettiğimize inanıyoruz. Enflasyona etkisi sınırlı kaldı, talep zaten aşırı güçlü değildi, bu yüzden kurdaki sınırlı değer kaybı enflasyona yansımadı” değerlendirmesinde bulundu.
Bakan Şimşek’in mesajı netti: Türkiye, reformlarla, entegrasyonla ve istikrarlı politikalarla yoluna devam edecek.
