Halk arasında artık “Kılıbıklar Mahallesi” olarak bilinen yerleşim, hem mizahi bir uğrak noktası hem de Karadeniz’de kadına değer verilmesi gerektiğini hatırlatan sembolik bir adres haline geldi.

Mahalleye gelen ziyaretçileri, duvarlara çizilmiş karikatürler, her köşede görülen “Kılıbıklar Mahallesi” yazıları ve üzerinde “Bu çeşmeden su içenin kılıbık olması muhtemeldir” yazılı ünlü çeşme karşılıyor. Gelenler çeşme başında poz verirken, mahalleden ayrılmadan önce de “kılıbık sertifikası” almayı ihmal etmiyor.

Aile içi tartışmadan toplumsal mesaja
Hikâyenin başlangıcı Şahin ailesine dayanıyor. Ailenin 5 erkek çocuğu Batı illerinden evlenince, gelinlerin Trabzon’a geldiklerinde bağ-bahçe işlerine katılmaması baba Halil İbrahim Şahin’in tepkisini çekti. Çocuklarına “kılıbık” damgasını vuran baba ile, “Kadına değer verilmeli” diyerek oğullarının yanında duran anne Emine Şahin arasında yıllar süren tartışmalar yaşandı.
Başlangıçta olumsuz görülen bu lakap, zamanla aile tarafından sahiplenildi ve “eşine saygı gösteren, kadını üzmeyen erkek” anlayışının simgesi haline geldi. Ardından 5 kardeş, mahalleye “Kılıbıklar” adını verdi.

Tabelalar kurşunlandı, mahalle dışlandı
İlk yıllarda girişim sert tepkiler aldı. Tabelalar kurşunlandı, söküldü; hatta Şahin ailesinin bazı fertleri cami ve minibüslere bile alınmadı. Ancak zamanla mahalleye yüklenen anlam değişti. Bugün aynı tabelaları sökenler, eşlerine “kılıbık sertifikası” hediye ediyor.

Mizahla harmanlanmış güçlü bir mesaj
Mahallenin en dikkat çeken unsuru ise mizah. “Bu çeşmeden su içenin kılıbık olması muhtemeldir” yazılı çeşme, ziyaretçilerin en çok fotoğraf çektirdiği yer haline geldi. Verilen sertifikada ise yöre kültürüyle harmanlanmış, “İyi insan olacaksın, elinden gelenin en iyisini yapacaksın. Bu mahallenin havasını soluyan herkes hayat boyu mutluluk garantisi altındadır” ifadeleri yer alıyor.

“Kadın yoksa ev de yok”
Mahalle sakinlerinden Erdinç Şahin, bu süreci şu sözlerle özetliyor:
“Eskiden kılıbık denilince küçültücü bir şey sanılıyordu. Biz, kadına değer veren erkek demek olduğunu anlattık. Kadın yoksa ev yok, kadın yoksa aile yok. Bu, Karadeniz’de kadınların yıllarca yaşadığı zorluklara verilen bir cevap.”

Gençlerden yoğun ilgi
Özellikle gençlerin sosyal medyada keşfettiği mahalleye ilgi giderek artıyor. Ziyaretçiler hem gülüyor, hem de “eşine saygı” mesajıyla mahalleden mutlu ayrılıyor.
23 yaşındaki Sümeyye Barak, mahalleyi gördükten sonra duygularını şu sözlerle dile getirdi:
“Burada kadınlara gerçekten çok değer veriyorlar. Çok anlamlı bir hikaye… Bu devirde böyle bir yerin olması çok güzel.”



