Bu eşsiz coğrafyada yetişen büyükbaş hayvanlardan elde edilen sütler, nesillerdir sürdürülen geleneksel yöntemlerle işlenerek Kars eski kaşar peynirine dönüşüyor. Özellikle Arpaçay ilçesine bağlı Bozyiğit köyü, bu alanda öne çıkan üretim merkezlerinden biri.
Aile Geleneğiyle Sürdürülen Üretim
Bozyiğit köyünde faaliyet gösteren Göksü ailesi, 1994 yılında başlattıkları kaşar üretimini bugün ikinci kuşak temsilcisi Ozan Can Göksü ile sürdürüyor. Doğallıktan ödün vermeden yürüttükleri üretim sürecinde, sabah erken saatlerde köyde toplanan taze sütler mandıraya ulaştırılıyor ve burada titizlikle işlenmeye başlanıyor.
Gelenekten Gelen Lezzet
Sütlerin mandıraya kabulünün ardından peynir yapım süreci başlıyor. Telleme ve doğrama aşamalarından sonra, olgunluk kontrolü yapılan peynirler yaklaşık 80 derecelik sıcak suda haşlanıyor. Ardından 1, 2 ve 13 kiloluk kalıplara ayrılarak gramajlanıyor. Kalıplar halinde 24 saat dinlendirilen peynirler, serin bir ortamda yaklaşık 3 ay boyunca olgunlaştırılıyor.
Bu süreci takip eden aşamada, beşerli gruplar halinde çuvallara sarılan peynirler buzhaneye kaldırılıyor. Burada yaklaşık bir yıl boyunca dinlenmeye bırakılan kaşarlar, bu uzun sürecin ardından tam kıvamına ulaşıyor.
Türkiye’nin Her Köşesine Ulaşıyor
Yaklaşık 68-70 kilogram aralığında olan bu lezzetli eski kaşarlar, hem toptan hem de perakende olarak Türkiye’nin dört bir yanına gönderiliyor. Kars eski kaşar peyniri, doğal yapısı, yoğun aroması ve besleyici değeriyle sofraların vazgeçilmezi olmaya devam ediyor. Tescilli yapısı sayesinde tüketiciye güven veren bu özel ürün, kargoyla 81 ile ulaştırılarak herkesin erişimine sunuluyor.
Kars'ın temiz havası, zengin bitki örtüsü ve emek dolu üretim süreciyle şekillenen eski kaşarı, yalnızca bir peynir değil; aynı zamanda bir kültür ve lezzet mirası olarak sofralardaki yerini koruyor.