Milyonerler Daha da Zenginleşti
1 milyon TL ve üzeri mevduata sahip kişilerin hesaplarındaki toplam varlık, son bir yılda 11,8 trilyon TL’den 16,99 trilyon TL’ye yükseldi. Böylece servet artışı %44’ü aştı. Türkiye’de toplam banka mevduatlarının %78’i yalnızca 2,1 milyon kişiye ait. Bu hesaplarda 15,3 trilyon TL gibi devasa bir tutar yer alıyor.
Yurt içi yerleşik milyoner sayısı da 744 bin kişi artarak 2 milyon 176 bine ulaştı. Bu kişilerin toplam mevduatı ise 10,8 trilyon TL’den 15,7 trilyon TL’ye çıktı. Varlıkların dağılımı şu şekilde:
-
10,05 trilyon TL: TL cinsinden mevduatlar
-
4,47 trilyon TL: Döviz tevdiat hesaplarında
-
1,21 trilyon TL: Kıymetli maden depo hesaplarında
Bu rakamlara göre yurt içindeki her bir milyonerin banka hesabında ortalama 7 milyon 230 bin TL bulunuyor.
Yurt Dışında da Milyoner Artışı
Yurt dışında yerleşik milyonerlerin sayısı da artarak 200 bin kişiyi geçti. Bu grup son bir yılda 40 bin kişilik artış gösterdi. Yurt dışındaki mudilerin toplam mevduatı 278,4 milyar TL artışla ciddi bir büyüme kaydetti. Bunun yaklaşık 391 milyar TL’si TL cinsinden hesaplarda bulunuyor.
Büyük Çoğunluğun Payı Giderek Azalıyor
Tersine, 10 bin TL’nin altında paraya sahip banka hesabı sayısı 163 milyonu geçmiş durumda. Bu sayı, milyonlarca kişinin yalnızca birkaç bin lira ile tasarruf yapabildiğini, hatta bazı kişilerin birden fazla düşük bakiyeli hesabı olduğunu ortaya koyuyor.
2020’de düşük servet grubunun mevduatlardaki payı %2,69 seviyesindeyken, bu oran bugün sadece %0,7’ye kadar gerilemiş durumda. Aynı süreçte yüksek servet grubunun toplam içindeki payı %55,37’den %78’e yükseldi.
Uzmanlara Göre Ne Anlama Geliyor?
Ekonomistler, bu tabloyu servet dağılımındaki uçurumun büyüdüğü yönünde yorumluyor. Artan gelir ve servet eşitsizliği, orta ve alt gelir gruplarının ekonomik zorluklarının daha da derinleştiğine işaret ediyor. Paranın büyük kısmı çok küçük bir grupta toplanırken, toplumun geniş kesimi ciddi bir gelir ve birikim yetersizliğiyle karşı karşıya.
Eşitsizlik Alarm Veriyor
Türkiye’de banka mevduatları büyürken, bu büyüme eşit dağılmıyor. Milyoner sayısındaki hızlı artış ve toplam servetten aldıkları payın büyümesi, gelir dağılımındaki bozulmanın somut bir göstergesi haline geldi. Sosyal refahın sürdürülebilirliği açısından bu dengesizliğin dikkatle izlenmesi ve politika yapıcıların çözüm üretmesi gerektiği vurgulanıyor.