Atlas Afet Psikolojik Destek Grubunun “Depremin Psikolojik Etkileri ve Psiko-Sosyal Destek” etkinliğinde depremin etkilerini en aza indirebilmek amacıyla yapılması ve yapılmaması gerekenlere dair bazı ipuçları verilirken, Prof. Dr. Ayşe Ayçiçeği Dinn, afet durumlarında organizasyon, muhakeme, planlama ve iletişim kapasitesinin önemini vurguladı.

Yaşanan asrın afetinin ardından Atlas Üniversitesi Psikoloji Bölümü tarafından kurulan Atlas Afet Psikolojik Destek Grubu, çalışmalarına devam ediyor. Vadi Oditoryum’da düzenlenen ve açılış konuşmasını Atlas Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Küçük’ün yaptığı “Depremin Psikolojik Etkileri ve Psiko-Sosyal Destek” etkinliğinde, İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ayşe Ayçiçeği Dinn, Atlas Afet Psikolojik Destek Grubu faaliyet alanlarını anlatırken, Prof. Dr. Telat Gül Şendil ve Dr. Öğr. Üyesi Fatma Göral Depremin Psikolojik Etkileri ve Psiko-Sosyal Destek konusunda bilgilendirmeler yaptılar.

“Afet durumlarında organizasyon ve iletişim becerisi oldukça önemlidir”

Prof. Dr. Ayşe Ayçiçeği Dinn, üniversite bünyesinde kurulan Afet Biriminin orta ve uzun dönem hedefleri kapsamında, akran danışmanlığı programının oluşturulacağı, öğrencilerle görüşmelerin yapılacağı, atölye çalışmalarının gerçekleştirileceği ve ciddi travmaları olduğu tespit edilen Atlas ailesi üyelerinin, profesyonel yardıma yönlendirileceğini ifade ederken, kriz dönemlerinde ortaya çıkan fizyolojik; yani yemek, kıyafet, ısınma, hijyen, barınma vb. acil temel ihtiyaçlara yönelik kaynak sağlamanın; süreçle ilgili doğru bilgilerin paylaşılmasının önemli olduğunu ve şimdiye kadar üniversite birimlerinin bu ihtiyaçları karşıladığını belirtti. Dinn ayrıca afette psikolojik süreklilik ve kontrol kaybı nedeniyle ortaya çıkan çaresizlik, tükenmişlik, suçluluk gibi psikolojik zorlanma ihtiyaçlarının da Atlas Afet Psikolojik Destek birimi tarafından karşılanmasına yönelik öneriler ve planlar sunulduğunu ifade etti.

“Depremi yaşayan kişilerde, fiziksel ve duygusal tepkiler normal tepkilerdir”

Daha sonra Psikoloji Bölümü Akademisyenlerinden, Prof. Dr. Telat Gül Şendil ve Dr. Öğr. Üyesi Fatma Göral’ın sunumunda; “Depremin Psikolojik Etkileri, Yas Süreci, Travma Sonrası Stres Bozukluğu, Afet Sonrasında Temel Psikolojik İhtiyaçlar, Psikolojik İlk Yardım ve Deprem Kaygısıyla Başa Çıkma” konularında önerilerde bulunuldu. Depremi yaşayan kişilerde, bedensel yaralanmalar, organ kaybı gibi fiziksel; korku, kaygı, üzüntü, acı, yas, çaresizlik, panik, suçluluk, öfke, güçsüzlük, şüphe gibi duygusal tepkilerin; anormal duruma verilen normal tepkiler olduğuna dikkat çekildi.

Neler yapılmalı, neler yapılmamalı

Şendil ve Göral sunumlarının sonunda depremin etkilerini en aza indirebilmek amacıyla yapılması gereken ve yapılmaması gerekenlere dair şu şekilde tavsiyede bulundular:

“Deprem anında yaşananların konuşulmasından çekinmeyin, olumsuz da olsa duygu ve düşüncelerin paylaşımına izin verin, kendi öykü ve duygularını aktarmak istediklerinde dinleyin, afetzedelere yakın arkadaşları ve sevdikleri ile ilişki kurmalarında yardım edin, kendi ihtiyaçlarını karşılamakta kendine yeterli hissetmesini cesaretlendirin.”

Tavsiyelerine yapılmaması gerekenler üzerinden de devam eden Şendil ve Göral, “Kişileri öykülerini anlatmaya, hele kişisel detaylara girmeye zorlamayın, ‘her şey iyi olacak’ veya ‘en azından sen hayattasın’ gibi basit güvenceler vermeyin, kişilere şunu hissedeceksin, şunu yap gibi ne yapacağını dikte etmeyin (öz yeterliliğini azaltır), tutamayacağınız sözler vermeyin (umudu azaltır). Ayrıca yerine getiremeyeceğiniz sözler ya da yanlı bilgiler vermeyin, kişileri yardım almaya zorlamayın, ısrarcı ve rahatsız edici olmayın, kişilerin hikâyelerini başkalarıyla paylaşmayın, kişileri eylemleri ya da duygularından ötürü yargılamayın” diyerek sözlerini sonlandırdılar.