Kurumlarında ‘Uyum Birimi’ olduğunu ifade edenlerin oranı yüzde 73, bulunmadığını belirtenlerin oranı ise yüzde 27 olarak belirlendi. Anket sonuçlarına göre Türkiye’deki şirketlerin yüzde 84’ü ‘Bilgi Gizliliği Politikası’na, yüzde 80’i ‘İş Sağlığı ve Güvenliği Politikası’na önem veriyor. Etik kodları önemseyen şirketlerin oranı yüzde 75, ‘Rüşvet ve Yolsuzlukla Mücadele Politikası’nı benimseyen firmaların oranı da yüzde 71 olarak tespit edildi. Sonuçlar, Türkiye’de önümüzdeki 3 yılda etik ve uyum çalışmaları ile ilgili karşılaşılabilecek en önemli sorunun yüzde 42’lik oran ile ‘yetersiz personel’ olduğunu gösteriyor. Ülke içi kültür ve dil bilgisi eksikliği yüzde 35, yetersiz bütçe ise yüzde 32’lik oran ile etik ve uyumun karşısında önemli sorunlar olarak görülüyor.

Türkiye’de faaliyet gösteren ulusal ve global 170 şirketin üyesi olduğu Etik ve İtibar Derneği (TEİD), Kasım 2021’de KPMG Türkiye ile şirketlerin etik ve uyum özelinde gelişim alanlarını tespit etmek üzere kapsamlı bir araştırma gerçekleştirdi. Üye şirketlerde ağırlıklı olarak uyum departmanlarında görev yapan 135 çalışanın katıldığı araştırmanın sonuçları, çevrimiçi düzenlenen panelde katılımcılara açıklandı. KPMG Türkiye şirket ortağı ve TEİD Yönetim Kurulu Üyesi Oytun Önder’in moderatörlüğünü yaptığı panele TEİD Genel Sekreteri Neslihan Yakal, Unilever Türkiye’den Av. Ebru Gürdemir, Enka Merkez Sürdülebilirlik ve Uyum Müdürü İnci Bozokluoğlu ve Oyak Çimento Uyum Direktörü Özge Aşçıoğlu konuşmacı olarak katıldı. Araştırma sonuçlarını KPMG Türkiye Etik ve Uyum Hizmetleri Kıdemli Müdürü Burak Ülgen paylaştı.

Panelistler pandemi ile birlikte yüzyüze iletişimin öneminin daha çok ön plana çıktığı, şirketlerde etik ve uyum çerçevesinin belirlenmesi konusunda ortak görüş belirtti.

Yetersiz personel Türkiye’de en önemli sorun olarak görülüyor

Araştırmada katılımcıların çalıştığı kurumların gelecek 3 yılda etik ve uyum çalışmalarıyla ilgili karşılaşabileceği en önemli zorluklara da değinildi. Katılımcıların yüzde 42’si yetersiz personel, yüzde 35’i ülke içi kültür ve dil bilgisi eksikliği, yüzde 32’si ise yetersiz bütçe sorunlarının karşılaşılabilecek zorlukların başında geldiğini ifade ediyor. KPMG’nin globalde yaptığı araştırmada ise katılımcıların yüzde 61’i yeni mevzuat gerekliliklerini, yüzde 56’sı yetersiz teknolojiyi ve yüzde 32’si yetersiz/yanlış veriyi etik ve uyum çalışmalarının karşısındaki önemli zorluklar olarak gördü.

Uyum birimlerine ayrılan bütçelerin artması bekleniyor

Şirketlerde uyum birimlerine 2022’de ayrılacak genel bütçe beklentisi ve gelecek 3 yılda teknoloji bütçesi beklentisi de katılımcıların yanıtladığı sorular arasında yer aldı. Türkiye’deki katılımcıların yüzde 5’i 2022’de genel bütçenin azalacağını, yüzde 52’si aynı kalacağını ve yüzde 43’ü artacağını ifade etti. Katılımcıların yüzde 1’i gelecek 3 yıl içinde uyum birimine ayrılan teknoloji bütçesinin azalacağını, yüzde 39’u aynı kalacağını, yüzde 45’i ise artacağını belirtti.

Kurumlarda uyum birimlerine yönelme arttı

‘Kurumunuzda uyum birimi bulunmakta mıdır?’ sorusuna katılımcıların yüzde 27’si hayır, yüzde 73’ü ise evet yanıtını verdi. 2019’da yapılan araştırmada ise aynı soruya katılımcıların yüzde 50’si hayır, yüzde 50’si ise evet yanıtını vermişti. Katılımcıların verdiği yanıtlar, kurumlarda son 2 yılda uyum birimlerinin açıldığını gösteriyor. Katılımcıların yüzde 43’ü uyum birimi olmayan kurumlarda uyum fonksiyonunu iç denetim mekanizmasının üstlendiğini, yüzde 13’ü finans departmanının, yüzde 4’ü de hukuk biriminin yürüttüğünü belirtti.

Çalışan sayısının aynı kalacağı düşünülüyor

‘Türkiye içerisinde etik ve uyum biriminizde yaklaşık kaç tam zamanlı çalışanınız bulunmaktadır?’ sorusuna katılımcıların yüzde 62’si 1-5, yüzde 11’i 6-10, yüzde 2’si 11-20, yüzde 6’sı 21-50, yüzde 5’i ise 51’den fazla yanıtını verdi. ‘Etik ve uyum biriminizdeki tam zamanlı çalışanların sayısı 2021’e kıyasla önümüzdeki 3 yılda nasıl değişecek?’ sorusunu çalışan katılımcıların yüzde 57’si ‘aynı kalacak’, yüzde 39’u ‘artacak’, yüzde 4’ü ise ‘azalacak’ şeklinde yanıtladı.

Odaklanma düzeylerinin artacağı tahmin ediliyor

Araştırmada yöneltilen ‘Önümüzdeki 3 yılda önceki yıllara kıyasla düzenleyici makamların etik ve uyuma odaklanma düzeyleri nasıl olacak?’ sorusunda katılımcıların yüzde 86’sı ‘artacak’, yüzde 4’ü ‘sabit kalacak’, yüzde 10’u ‘bilmiyorum/emin değilim’ yanıtını verdi. ‘Önümüzdeki 3 yılda önceki yıllara kıyasla yatırımcıların ve hissedarların etik ve uyuma odaklanma düzeyleri nasıl olacak?’ sorusuna ise katılımcıların yüzde 87’si ‘artacak’, yüzde 10’u ‘sabit kalacak’, yüzde 3’ü ise ‘bilmiyorum/emin değilim’ şeklinde yanıt verdi.

Kurum içi soruşturmaları iç denetim mekanizması yürütüyor

‘Kurum içerisinde gerçekleştirilen soruşturma çalışmaları hangi birim tarafından gerçekleştirilmektedir?’ sorusuna katılımcıların yüzde 54’ü ‘İç Denetim / Merkez Soruşturma Birimi’, yüzde 36’sı ‘Etik ve Uyum Birimi’, yüzde 9’u ‘Diğer’ ve yüzde 1’i ‘Hukuk’ yanıtını verdi.

Şirketlerde çalışan suistimali azaldı mı?

Şirketlerdeki suistimal vakaları da araştırmada yer verilen konular arasında yer aldı. ‘Son bir yıl içerisinde maruz kaldığınızı bildiğiniz kaç adet çalışan suistimal vakası bulunmaktadır?’ sorusunu 2019 yılında yapılan ankette katılımcıların yüzde 81’i 1-5, yüzde 3’ü 6-10, yüzde 5’i 11-15 ve yüzde 11’i 15’den fazla şeklinde yanıtlamıştı. 2021’de ise aynı soruya katılımcıların yüzde 43’ü 1-5, yüzde 10’u 6-10, yüzde 1’i 11-15, yüzde 7’si 15’den fazla ve yüzde 38’i ‘suistimal vakası bulunmamaktadır’ yanıtını verdi.

Enka Merkez Sürüdülebilirlik ve Uyum Müdürü İnci Bozokluoğlu, 2019’a kıyasla 2021’de ‘suistimal vakası bulunmamaktadır’ sonucunu pandemiden dolayı uzaktan çalışma neticesinde vaka tespitlerinin önceki dönemlerde olduğu gibi sağlıklı yapılamadığı şeklinde yorumladı.

Suistimaller en çok ihbar ile ortaya çıkıyor

‘Son bir yıl içerisinde kurumunuzda meydana gelen suistimal vakaları nasıl tespit edilmiştir?’ sorusuna 2019’da katılımcılar yüzde 73 ‘ihbar’, yüzde 16 ‘iç denetim’, yüzde 3 ‘tesadüf’, yüzde 3 ‘BT kontrolleri’, yüzde 5 ‘diğer’ yanıtını vermişti. 2021’deki araştırmada ise katılımcılar yüzde 49 ‘ihbar’, yüzde 22 ‘iç denetim’, yüzde 13 ‘diğer’, yüzde 12 ‘tesadüf’ ve yüzde 4 ‘bağımsız denetim’ yanıtlarını verdi.

İşte kurumların önem verdiği politikalar…

Araştırmada yöneltilen ‘Kurumunuzda hangi politikalar bulunuyor?’ sorusunu katılımcılar yüzde 84 oranında ‘Bilgi Gizliliği Politikası’, yüzde 80 ‘İş Sağlığı ve Güvenliği Politikası’, yüzde 77’ ‘Hediye ve Ağırlama Politikası’, yüzde 75 ‘Etik Kod’, yüzde 71 ‘Rüşvet ve Yolsuzlukla Mücadele Politikası’ ve yüzde 71 oranında ‘Disiplin Politikası’ şeklinde yanıtladı. Şirketlerde en az bulunan politikalar ise yüzde 46 ‘Rekabet Politikası’, yüzde 42 ‘Tedarikçi ve Dağıtım Zinciri Politikası’, yüzde 39 ‘Üçüncü Taraf Bilgilendirme Politikası’, yüzde 36 ‘İnsan Hakları Politikası’, yüzde 36 ‘Yaptırımlar / İhracat Kontrolleri Politikası’, yüzde 25 ‘Sistematik Risk Analizi Politikası’ şeklinde sıralandı.

Kişisel verilerin korunmasına önem veriliyor

Katılımcılara uyum kapsamında kendilerine verilen eğitimler de soruldu. 2019’daki araştırmada katılımcıların yüzde 83’ü ‘Etik İlkeler’, yüzde 73’ü ‘Etik Hat ve İhbar Bildirim’, yüzde 73’ü ‘Rüşvet ve Yolsuzluk’, yüzde 73’ü ise ‘Çıkar Çatışması’ yanıtını vermişti. 2021’deki araştırmanın sonuçlarında ise yüzde 78 ile ilk sırayı alan ‘Kişisel Verilerin Korunması’ yanıtını yüzde 77 ile ‘Etik İlkeler’, yüzde 58 ile ‘Etik Hat ve İhbar Bildirim’, yüzde 55 ile ‘Rüşvet ve Yolsuzluk’, yüzde 55 ile ‘Çıkar Çatışması’ takip etti.

Eğitimler daha çok uyum birimi tarafından sunuluyor

Araştırmada katılımcılara yöneltilen ‘Uyum kapsamında eğitimler kim tarafından veriliyor?’ sorusuna yüzde 65 oranında ‘Uyum Birimi’, yüzde 39 oranında ‘İnsan Kaynakları / Eğitim’, yüzde 32 oranında ‘Hukuk’, yüzde 20 oranında ‘İç Denetim’ ve yüzde 20 oranında ‘Danışman Firma’ yantı verildi.

Kurumlar etik destek hattına yöneldi

‘Kurumunuzda anonim olarak bildirim yapılmasına imkan veren bir etik destek hattı bulunmakta mıdır?’ sorusuna 2019’da katılımcıların yüzde 67’si ‘evet’, yüzde 20’si ‘hayır’, yüzde 13’ü ise ‘etik hat bulunmakta ancak anonim raporlama yapılmamaktadır’ cevabını vermişti. 2021’de oranlar sırasıyla yüzde 81 ‘evet’, yüzde 16 ‘hayır’ ve yüzde 3 ‘etik hat bulunmakta ancak anonim raporlama yapılmamaktadır’ şeklinde ortaya çıktı.

Birçok farklı sektörden katılım gerçekleşti

Araştırmaya katılanların yüzde 11’i ‘Sağlık ve Yaşam Bilimleri’, yüzde 10’u ‘Enerji’, yüzde 20’si ‘Finansal Hizmetler, Bankacılık ve Sigortacılık’, yüzde 24’ü ‘Endüstriyel İmalat ve Tüketici Pazarları / Perakende’, yüzde 3’ü ‘Teknoloji, Medya, Telekomünikasyon’ ve yüzde 32’si ise diğer sektörlerde çalıştıklarını belirtti.

Global ve lokal şirket çalışanları araştırmaya ilgi gösterdi

Katılımcıların yüzde 39’u 10 binden fazla çalışanın bulunduğu global bir şirkette görev yaptığını belirtirken, yüzde 8’si 5.001 – 10.000, yüzde 11’i 2.501 – 5.000, yüzde 10’u 1.001 – 2.500, yüzde 16’sı 201 – 1.000 ve yüzde 16’sı 1-200 kişinin çalıştığı şirkette görev yaptığını ifade etti. Araştırmaya katılanların yüzde 59’u şirketinde 500’den fazla kişinin çalıştığını, yüzde 10’u 251 – 500, yüzde 9’u 151 – 250, yüzde 7’si 51 – 150 ve yüzde 15’i 1-50 kişinin çalıştığı şirkette görev aldığını belirtti.