Rahmetli dünürüm İsmet Uçma ağabeyi geç tanıdım, çok erken kaybettim. Uçma ve Koçak aileleri olarak acımız çok taze ve çok derin… Allah rahmet eylesin. Mekanı cennet olsun. İnna lillahi ve inna ileyhi raciun. Allah’a teslim olduk. “Doğrusu biz Allah’a aitiz ve muhakkak O’na döneceğiz!” İsmet ağabeyin iri mavi gözleri hep buğulu ve duyguluydu. Bakışlarıyla kalbimizin derinliklerine hitap ederdi, bu bakışların sevgi yüklü olduğunu hemen anlardınız.
Bilge bir insan, çok şefkatli bir babaydı. Dördü kız, altı güzel evladı, üç erkek torunu vardı. Çok sık olmasa da bir araya gelmeye çalışırdık. Bu buluşmalar genelde bizim Altunizade’deki evimizde olurdu. Misafirimiz olduğunda kendisine çömlekte acılı güveç ikram ederdik. Et yemeklerini çok severdi. Bir de ev yapımı yoğurdu…
Vefatından üç dört ay önce konuştuk, sözleştik. Bizim evde buluşalım, yine güveç yiyelim diye. Ama nasip olmadı. Onunla uzun uzun sohbet edip, ilminden ve bilge kişiliğinden daha çok istifade etmek isterdim. İsmet ağabeyin, yirmi dört saat açık olan cep telefonu sık sık çalar, gelen mesajlara cevap verir, neredeyse her saatini büyük bir aşk ve muhabbetle bağlı olduğu milletine ve devletine hizmet için ayırırdı. Gençlerin yeteneklerine önem verir, onları bir baba şefkatiyle teşvik eder, sahip çıkardı.
1986 yılında kurduğu “İşaret” ve ardından 2000 yılında kurduğu “Şehir Yayıncılık” ile çok önemli eserlerin İslam dünyasına kazandırılmasına vesile oldu. Yüzlerce yayının basımını gerçekleştirdi. Bu yayınlar arasında Muhammed Esed’in “Kur’an Mesajı Meal-Tefsir” adlı eserin çok özel bir yeri var.
1994 yılında İstanbul İl Genel Meclisi Üyeliği ile başlayan aktif siyasi hayatı, AK Parti Kurucu Üyeliği ve 2011 yılında AK Parti’den İstanbul Milletvekili seçilmesiyle devam etti. Sabırlı, ahlaklı ve ilkeli bir siyasi hayat sürdü. Bu onur da ona yeter. Bir seneyi aşkın bir süredir kanser hastalığına yakalanmıştı ve hastalığıyla mücadele ederken bile vazifesini hiç aksatmadı.
Dört dönem görev yaptığı TBMM çatısı altında hakkını sonuna kadar vererek onuruyla görevini yaptı. Meclisin en devamlı milletvekilleri arasında yer aldı. TBMM Türk Dili Konuşan Ülkeler Parlamenter Asamblesi (TÜRKPA) üyesi olduğu için, görevi gereği sık sık Türk Cumhuriyetlerine seyahat ederdi. İlerleyen hastalığına rağmen, görevine olan bağlılığı sebebiyle bu zor seyahatlere katıldı.
11 Ekim 2021 Pazartesi öğleden sonra emr-i Hak vaki oldu, İsmet ağabey, Dar-ı Beka’ya irtihal eyledi. İsmet ağabeyimizin cenaze namazı bir gün sonra 12 Ekim Salı günü mezunu olduğu Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Camii’nde kılındı.
Cenaze namazına katılan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, İsmet ağabeyin al bayrağa sarılı tabutu başında duygulu bir konuşma yaptı. Şunları söyledi: “İsmet Uçma ile 40 yıllık bir kardeşliğimiz vardı. Benim en yakın dava ve yol arkadaşımdı. Hep el ele, omuz omuza, gönül gönüle bu yolda yürüdük. Dava ve yol arkadaşlığımızda hiç sapma yapmadı.”
İsmet ağabeyin namazını Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş kıldırdı. Ali Erbaş, cenazedeki konuşmasında, Ordu’dan hemşerisi olan İsmet Uçma ile aynı fakültede okuduklarını anlattı. “İsmet ağabey benden iki dönem önce ilahiyat fakültesine girmiş. Beni onun yanına gönderdiler. Bana sahip çıktı, hep destek oldu. Koltuğunun altından kitap eksik olmazdı” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, dava ve yol arkadaşı İsmet Uçma’nın tabutunu omuzunda taşıdı. İsmet ağabeyimizi Karaca Ahmet mezarlığında, yalancı dünyadan, gerçek aleme geçişin kapısı olan ebedi istirahatgahına tekbirler ve dualarla uğurlarken yağmur yağıyordu, rahmet vardı.
Allah, bu güzel insanı 66 yaşında yanına aldı. Hepimizin başı sağolsun. İsmet ağabeyimiz Cennette Peygamber Efendimize komşu olsun. Varsa hakkım sana helal olsun. Sen de bizlere hakkını helal et İsmet ağabey!..