Yurtiçi piyasalarda 2020 yılı oldukça hareketli geçiyor. Borsa İstanbul ocak ayında 124500 ile rekor seviyesini test etti ve piyasalarda yerli, yabancı yatırımcının ilgisinin daha da yükselmesine neden olduğunu görmüş olduk. Ancak piyasaların geneli huzursuz. Dışarıda Çin ile ilgili virüs endişesi, ABD-İran derken birçok konu hakkında belirsizlikler sürdüğü için risk iştahı zayıf. Zaman zaman ABD borsaları özelinde rekor seviyeler görülse bile yine de kalıcı bir tablodan bahsedemiyoruz. Dolayısıyla bu durum bizi de olumsuz etkiliyor. Aynı zamanda, Türkiye’nin kendi iç dinamiklerinden de kaynaklı olarak endeks 124500 seviyeyi aşamayarak kademeli bir şekilde yönünü aşağıya çevirmeye başladı. 2020 yılı içerisinde aslında yeni rekor test etme potansiyelinin ben hala olduğunu düşünüyorum. Tabii bunun için biraz daha zaman olabilir. Bu süreçte haber akışlarının endeks üzerinde etkili olmasını bekleyebiliriz. Teknik görünüm için 117500 bölgesinin altına doğru endeksin ısrarcı olması satışları beraberinde getirebilir. Yine de endeksteki satışların alım yönünde fırsat olarak değerlendirilmesi mümkün görüşümü bir süre daha korumaya devam etmek istiyorum.

Bu yıl için TCMB’de yakından izleniyor. Mağlum 2019 yılında faiz indirimi yoluna giren Merkez agresif bir şekilde 2019 yılını kapattıktan sonra 2020 yılında daha temkinli ve kademeli bir şekilde hareket ediyor. Ocak ve şubat aylarında totalde 125 baz puan faiz indirimi yapmış oldu. Şubat ayı karar metninde, çok güçlü bir tonla karşımıza çıkmadığı görülüyor. Ocak ayındaki metinde, küresel piyasalarda risk iştahının toparlanmakta olduğu belirtilirken, bu metinde risk iştahında bir dalgalanmanın olduğuna atıfta bulunuldu. Çin’deki virüs endişesi ve piyasalardaki belirsizliğin etkisine değinen Merkez, bu gelişmelerin yakından izlendiğini dolayısıyla dışarıdaki gelişmelerden kaynaklı piyasalarda bir baskı olduğunu ifade ediyor. Enflasyonla ilgili bir bozulmanın olmadığı hedefler doğrultusunda ilerlediği aynı zamanda cari işlemlerin de yakından izleneceğini vurguladı. Aslında metinde çok büyük bir sürpriz görülmüyor. Dışarıdaki risklere dikkat çekilirken, Türkiye’nin makro ekonomik göstergelerinde ılımlı toparlanmanın devam ettiği belirtiliyor. Bundan sonraki süreçte enflasyondaki düşüş eğilimini sürdüğü sürece ve piyasadaki şartlar izin verdikçe Merkez’in 2020 yılı içerisinde de kademeli bir şekilde faiz indirimlerine devam edeceğini düşünüyoruz.

Yurtiçi piyasaları konuşurken sonunda Dolar/TL’yi ele almadan olmaz. Teknik olarak, USDTL kuru için 6.00 seviyesinin üzerini konuşmaya başladık. Kur için bu seviyenin üzerinde kalıp kalmaması önemli. Kaldığı sürece geri çekilmelerde sınırlı kalmasını bekleyebiliriz. Ancak algıları bozacak bir durumla karşılaşılmadığı sürece kur için yeni bir fiyat hareketinin başlamasını düşünmüyorum. Aksine temkinli kalmaya devam edebilir ve hareketini kademeli bir şekilde yapabilir. Bu yazıyı ele aldığımda USDTL kuru 6.09 sınırında işlem görüyor ve direnç olarak 6.15 önemli bir nokta olabilir.