2020 Mart ayı itibarı ile toplum sağlığını korumak adına Devletimiz tarafından alınan tüm önlem ve tedbirleri hem Dernek olarak, hem de sektör paydaşlarımız olarak uyguladık, uygulanmasını sağladık. Aylık dernek toplantılarımızı; seyahat yasağı olmayan zamanlarda seyreltilmiş olarak İstanbul Kartal’da bulunan dernek merkezimizde; diğer zamanlarda bilgisayar ve mobil iletişim kanallarını kullanarak uzaktan bağlantı ile aksama olmadan gerçekleştirdik.

Toplantılarımızda sektörümüz ile ilgili konuları masaya yatırmaya, bürokratik olarak başlatmış olduğumuz ilişkilerimizi değerlendirmeye, derneğimizin başarısını sürdürülebilir kılmak için geliştirme önerilerini paylaşmaya devam ettik.

Ülkemizin, tüm dünyada olduğu gibi bu dönemde daha çok ortaya çıkan tabana yayılmış enerji ihtiyacındaki artış sebebi ile hizmet verdiğimiz sektörler arasında enerji üreten kesimde bir düşüş olmadı. Bilakis 2020 ağır kış şartlarının geç oluşması ve kısa sürmesi sebebi ile özellikle Rüzgar Projelerinde 2020- 2021 yılı mevsimsel şartlardan dolayı ‘en az duraklama yaşanan’ yıllardan biri olarak tarihe geçti.

Ancak evlere kapanma ve alışılagelmiş sarf malzemelerinin tüketimindeki azalma sebebi ile fabrikalar daha az üretmeye, daha az makine kullanmaya başladı. Önceden siparişi verilen ve satın alması yapılmış pres, endüstriyel tezgahlar, fırınlar, kazanlar, iş makineleri, vb gibi ürünlerin taşınması, kesintisiz olarak 2020 ilk yarısı sonuna kadar devam etti. İthalat/ihracat ve yurtiçi taşımalarındaki olumsuz etkiyi yılın 2. yarısında nispeten daha fazla hissetti sektörümüz. Ulaştırma ve lojistik sektörüne pandemi sürecinde yurtiçinde herhangi bir kısıtlama getirilmemiş olması, lokal çalışan üyelerimize işlerini devam ettirebilme imkanı tanıdı.

Ancak uluslararası çalışan paydaşlarımız için sınır kapılarındaki ‘PCR Test Süreci’ ve pandemi döneminde kısıtlı olarak verilen vizeler sebebi ile sefer süreleri uzadı, maliyetler arttı, sefer sayıları düştü. İthalat/ihracat dengesizliği sebebi ile dolu/boş ring sefer ihtiyacı ortaya çıktı ancak bu olumsuzluklar birebir navlunlara yansıtılamadığı için kısmi de olsa finansal zorlanmalar yaşandı.

Bu süreç içerisinde; tüm tedbirleri almamıza rağmen, limanlar, gümrükler, fabrikalar, şantiyeler gibi ortamlara giriş çıkış yapan sektör çalışanlarımızdan maalesef hastalananlar ve kaybettiklerimiz de oldu. Yine de pandemi sürecinde çalışma şartları olarak şanslı sektörlerden biri olduğumuzu düşünüyoruz.

Şoförlerimiz sadece kendilerinin bulunduğu araçlarında zaman geçirdiği ve taşıdığımız yüklerin ebatları sebebi ile yükleme boşaltma alanları genelde açık hava olduğu için hastalığa yakalanma oranları düşük kaldı. Üzülerek bildirmek istiyoruz ki, hastalıkların çoğu maalesef ev ortamlarından bulaş sonucu ortaya çıktı. Saha personeli haricinde beyaz yaka ofis çalışanlarımız, seyreltilmiş sayılarda veya uzaktan bağlantı ile işlerine devam ettiler. Bu sayede sektörümüz de yeni bilgisayar programları ve internet bağlantı opsiyonları ile oldukça haşır neşir oldu ve çağa ayak uydurdu.

Tüm diğer sektörlerde olduğu gibi; ‘Esnek çalışma saatleri’ kavramını tecrübe ederek yaşamış olduk, gece/gündüz, iş günü/ tatil günü, mesai saati içi/mesai saati dışı gibi kavramlar nispeten ortadan kalktı. Mevzuatlar ve bürokrasi ile ilişkimize gelince; 2014 yılından bu yana çalışmalarına devam etmekte olduğumuz ‘Ağır ve Havaleli Yük Taşımacılığı Yönetmelik Taslağı’ konusunda, Karayolları Genel Müdürlüğü ile irtibatımızı, pandemi sürecinde de devam ettiriyoruz. Diğer yandan Türkiye Odalar Borsalar Birliği ‘Lojistik Temsil Grubu’nda bulunan AND sandalyemizin görev ve sorumluluklarının bilincinde olarak; TOBB ile iletişimde kalmaya ve sektörümüz temsilcisi olarak yapılan anketlere katılmaya, görüş istenen konularda bilgi paylaşmaya devam ediyoruz. Dileriz normalleşme sürecimiz de kısa sürede Devletimizin arzu ettiği şartlara kavuşur, bizler de üyelerimizle tekrar yüz yüze toplantılarımızla, fuarlarımızla, iftar davetlerimizle birlikte oluruz.