Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Emre Alkin, yüzde 2.3 olarak açıklanan Kasım ayı enflasyon rakamını ve olası etkilerini değerlendirdi. Değerlendirmesine "Ekonomi yönetimindeki değişikliklerden sonra ekonomi ile ilgili rakamlar daha şeffaf şekilde açıklanıyor" ifadesiyle başlayan Alkin şunları söyledi:

"Altınbaş Üniversitesi tarafından önceki akşam düzenlenen ekonomi sohbetlerinde döviz kurları bu kadar yüksekken eneflasyonun bu kadar düşük kalmasını Işın Çelebi ve Mahfi Eğilmez hocalarla birlikte eleştirmiştik. Dolayısıyla Kasım 2020'ye ait yüksek enfalsyon oranları bizler için şaşırtıcı olmadı. Ancak ekonomi yönetiminde olumlu bir mantalite değişikliği yaşandığına kanıt olması açısından bu rakamların dikkate değer olduğunu söylemek istiyorum."

 

"MB üzerinde baskı oluşturacak"

 

Kasım ayı enflasyon rakamlarının, Merkez Bankası Para Politikası Kurulu'nun bu ayki toplantısı üzerinde faizleri arttırma yönünde ciddi bir baskı oluşturacağını ifade eden Alkin, "Ancak talep kaynaklı bir enflasyon yaşamadığımız için enflasyonla sadece faiz yükselterek mücadele edilemeyeceğinin de altını çizmek istiyorum" diye konuştu.

 

"Fiyat düşürün demekle enflasyon düşmez"

 

Çekirdek enflasyonun sert şekilde yükselmeye devam ettiğine dikkat çeken ünlü ekonomist "Ve bu, tüketici fiyatları endeksinin düşüşünü imkansız hale getiren bir durum" ifadesini kullandı. Mevsimine bakılmaksızın her ay satın almak zorunda olduğu mal ve hizmet kalemlerini kapsayan çekirdek enflasyonun sürekli yüksek seyretmesinin enflasyonla mücadelenin nerede ve nasıl yapılacağını da gösterdiğini anlatan Emmre Alkin "Ancak enflasyonla mücadele mal ve hizmet satanlara 'fiyatlarınızı düşürün' demek değil, mal ve hizmet üretenlerin maliyetlerini düşürecek adımlar atmak ve yatırımların arttırılmasını sağlamaktır" diyee konuştu.

 

"Ne pahasına olursa olsun büyüyelim diyerek..."

 

Tüketicinin harcamalarındaki önceliklerine ilişkin yapılacak tespitin, enflasyonla mücadeleye de yardım edeceğini vurgulayan Prof. Dr. Alkin, şöyle konuştu:

"Türkiye'nin sorunu talep enflasyonu değil, maliyet enflasyonudur. Maliyetleri düşürmeden 'ne pahasına olursa olsun büyüyelim' diyerek enflasyonu düşüremeyiz. Enflasyon düşmeyince faizler düşmez, faizler düşmeyince yatırımlar da artmaz."

 

Bilimden şaşmazsak enflasyon 2022'de tek hane

 

Türkiye'nin geçmiş dönemde faizi düşük tutarak enflasyonu düşürmeye çabaladığını hatırlatan Emre Alkin, "Ancak ne teoride ne de pratikte böyle bir sonucu elde etmek imkansızdı. Buna rağmen çok ısrar ettik. Bundan sonra bilimden ve pratikten şaşmadan yola devam edersek 2022 yılında enflasyonu kalıcı şekilde tek haneye indirmek mümkün olacak. Son olarak şunu da ilave etmek isterim ki, Kasım ayında da fiyatı en çok artan ürünler, tarım ve hayvancılık ürünleri olmuş. Yani esas sorunun nerede olduğunu anlamamız için çok uzaklara bakmamıza gerek yok."

 

Enflasyona vatandaş lehine müdahale için...

 

Enflasyonla mücadele için tüketici eğilimlerinin de daha yakından izlenmesinde fayda olduğunu ifade eden ünlü ekonomist Emre Alkin, sözlerini şöyle tamamladı:

"Geçenlerde açıklanan kredi kartları ile yapılan harcamalara ilişkin rapor da bize gösteriyor ki, vatandaş, 100 liralık harcamanın 30 lirasını market ve gıdaya ödüyor. Buradan da, enflasyona öncelikle vatandaş lehine nereden müdahale edileceğini rahatlıkla görebiliyoruz. Ancak az önce de söylediğim gibi enflasyonu düşürmenin yolu market zincirlerine telefon açıp fiyatlarını düşürün demek değil."

EKOVİTRİN HABER UYGULAMASI İÇİN TIKLAYIN (IOS)

EKOVİTRİN HABER UYGULAMASI İÇİN TIKLAYIN (ANDROID)

TWITTER’DAN BİZİ TAKİP EDİN

FACEBOOK’TAN BİZİ TAKİP EDİN