Yulaf içeriğindeki protein, vitamin ve mineraller, diyet lifi gibi yararlı bileşenler yönünden oldukça sağlıklı bir karbonhidrat olarak değerlendirilebilir. Bağırsak hareketlerini arttırması, cilt sağlığını iyileştirmesi, kolesterol seviyelerini düzenlenmesi gibi bir çok olumlu etkiye sahiptir. Kan şekerinde ani dengesizliklere yol açmaması ve tokluk süresini uzatması dolayısıyla, sağlıklı beslenmede sıklıkla tercih edilen bir besin haline gelmiştir. Ayrıca içeriğindeki sağlıklı yağlar, kalp hastalıklarını engellemeye de yardımcıdır. 

Ana veya ara öğünde tercih edilme durumuna göre kullanılması gereken yulaf miktarı değişkenlik gösterir. Ancak ortalama olarak 2-3 yemek kaşığı yulafın 1 dilim ekmek yerine geçtiğini söyleyebiliriz.

Tahmin edilenin aksine, yulaf, süt/ yoğurt ve meyve gibi alternatiflerle hazırlanan kahvaltıların kalorisi, standart kahvaltılarla benzer değerlerde seyretmektedir. Bu nedenle yulafın da yanlış ve fazla tüketimleri istenmeyen kalori alımlarına neden olabilir. Meyve, kuruyemiş, bal veya fıstık ezmesi gibi ekstraların fazlaca kullanılmamasına, bütün besin grupları açısından dengeli bir öğün hazırlanmasına özen gösterilmelidir. 

Son yıllarda bir pazarlama taktiği olarak bir çok besin için duyduğumuz “mucize besin” kavramını yulaf için de kullanmaktan kaçınmak gerekir. Hiçbir besinin tek başına zayıflamaya yardımcı olacağına dair bilimsel bir kanıt bulunmamaktadır. Yeme alışkanlıklarınız doğrultusunda beslenmenizde kullanmak isteyip istemediğinize kendiniz karar verebilirsiniz.  Eğer çiğ olarak tüketmekte zorlanıyorsanız, süt ile ısıtarak lapa haline getirmek veya yoğurt ile karıştırmak iyi bir alternatif olabilir.