Finans

Arazi ve Arsa Yatırımları Stratejik Değer Kazanıyor

Faizlerin düşme eğilimine girdiği Türkiye ekonomisinde, geleneksel yatırım araçlarının cazibesini yitirmesiyle birlikte, arazi ve arsa yatırımları giderek daha fazla ön plana çıkıyor. Özellikle yüksek faiz dönemlerinde dahi arazilerin mevduat faizlerinin üzerinde getiri sağlaması, bu yatırım türünü güçlü bir alternatif haline getiriyor.

Abone Ol

2022-2024 yılları arasında enflasyonun üzerinde reel getiri sağlamakta zorlanan birçok yatırım aracıyla karşılaştırıldığında, bazı bölgelerde arsa fiyatlarının %80 ila %150 arasında değer kazandığı görülüyor. Bu artış, arazi yatırımlarının yalnızca alternatif değil, aynı zamanda reel ve stratejik bir yatırım aracı olduğunu ortaya koyuyor.

Ekonomik göstergelerin yanı sıra çevresel faktörlerin de yatırım kararlarını etkilediği günümüzde, iklim değişikliği, su kıtlığı ve aşırı sıcaklar gibi küresel riskler nedeniyle yaşanabilir bölgeler öne çıkıyor. Bu doğrultuda ılıman iklimi, tarımsal üretim potansiyeli ve büyük şehirlere yakınlığıyla dikkat çeken Güney Marmara Bölgesi, yatırımcıların ilgisini çekiyor. Özellikle Balıkesir ve Çanakkale gibi şehirlerdeki araziler, hem değer artışı hem de geleceğin yaşam alanları olarak görülüyor.

Benzer şekilde, Konya’nın Hadim ve Taşkent ilçeleri ile Alanya’nın yüksek kesimleri de iklimsel avantajları ve deprem güvenliği gibi unsurlar sayesinde yatırım potansiyeli taşıyan bölgeler arasında yer alıyor.

Ancak uzmanlar, arazi yatırımı yaparken duygusal ya da sezgisel yaklaşımlardan uzak durulması gerektiği konusunda uyarıyor. Başarılı bir yatırım için teknik ve hukuki verilerle hareket edilmesi gerektiği belirtiliyor. Bu kapsamda dikkat edilmesi gereken başlıca unsurlar şöyle sıralanıyor:

  • İmar Planları ve Gelişim Alanları: Belediyeler ve il özel idareleri tarafından belirlenen genişleme bölgeleri yatırım açısından öncelikli olmalı. Plansız alanlar kısa vadede cazip fiyat sunsa da uzun vadede değer artışı sınırlı olabilir.

  • Ulaşım ve Altyapı Projeleri: Otoyol, köprü, demiryolu gibi kamu yatırımlarına yakın araziler, bu projeler sayesinde hızla değer kazanabiliyor. Örneğin, son dönemde önemli ulaşım projeleri etrafındaki arsa fiyatları birkaç kat artış göstermiş durumda.

  • Tapu Yapısı: Hisseli tapular, özellikle satış ve kullanımda sorun yaratabileceği için, yatırımcıların tercihi müstakil ve mümkünse ifrazlı (parçalanmış) tapular olmalı.

  • Tarım Potansiyeli ve Su Kaynakları: Gıda güvenliği açısından stratejik önemi olan tarım arazileri, aynı zamanda yatırım getirisi yüksek alanlar olarak öne çıkıyor. Suya erişimi olan verimli topraklar, hem kullanım hem de değer artışı açısından avantajlı.

Finansal piyasalardaki dalgalanma ve negatif reel faiz ortamı, bireysel yatırımcıları daha somut ve kontrol edilebilir yatırımlara yönlendiriyor. Arazi yatırımları, bu noktada uzun vadeli güvenli liman olarak değerlendiriliyor. Özellikle sınırlı toprak varlığına karşı artan nüfus baskısı, araziye olan talebi sürdürülebilir şekilde artırıyor.

Sonuç olarak, arazi yatırımları yalnızca gayrimenkul değil; aynı zamanda iklim, gıda, demografi ve ekonomik dönüşümleri okumayı gerektiren çok boyutlu bir strateji olarak öne çıkıyor. Bugün doğru konumda alınan bir arazi, yarının en değerli yatırımına dönüşebilir.

{ "vars": { "account": "G-3HWH7J6WBF" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }