Birinci Dünya Savaşı sonunda İstanbul işgal altında iken "Amerikan Mandasını" savunan bir grup ortaya çıkmıştı. Bu günlerde benzerini yaşıyoruz. Amerikan mandacıları meydana çıktı, Amerikan çığırtkanlığı yapıyor.

Amerika'nın, Türkiye'ye ceza yazaca propagandası dillerinden düşmüyor. Türkiye'nin egemen bir devlet olduğunu unutuyorlar.

Amerikan Hazinesi "bankacılık sektöründa yanlış iş yapanlara" ceza uyguluyor. Uygulanan cezalar "Amerikan egemenlik alanı" ile sınırlıdır.

Türkiye'de, BDDK bankalara ceza yazıyor. Zira, Türkiye sınırları dahilinde bankalar, BDDK'nın denetimine tabi. Bankaların Gn. Merkezlerinin başka ülkelerde olmasının önemi yok. Benzer uygulamayı Amerika'da UFAC adındaki Hazine bürosu yapıyor. 

UFAC 10 dan fazla bankaya ceza yazdı. Bunların tamamı Amerika'da bankacılık faaliyetinde bulunuyor. BNP adındaki Fransız bankası yazılan 9 milyar dolar cezayı ödemedi. Amerika'daki bankacılık faaliyetleri durduruldu.

Türk bankalarının Amerika'da bankacılık faaliyeti yok. Olmayan faaliyetten dolayı ceza yazılamaz. 

Uluslar arası hukuktan kaynaklanan sorumluluklar gerekçe gösteriliyor. Ancak, İrana Ambargo konusunda Türkiye ve Brezilya BM'de hayır oyu kullandı. Kabul etmediği bir anlaşmadan dolayı Türkiye sorumlu tutulamaz. 

Amerika ceza yazacak diyenlerin gerçek niyetleri, Mandacılık zihniyetinden kaynaklanıyor. İrana ambargo delindi. Amerikan ambargosunu Türkiye deldi. Amerika Türkiye'ye ceza yazacak. Bu propaganda, mandacılar tarafından bilinçli yapılıyor. Türkiye'nin egemen bir devlet olduğuna, gölge düşürülüyor.

Görülmekte olan davayı gerekçe göstermek de yanlış. Zira, görülmekte olan dava kişisel suç ile ilgili. Amerikan Mahkemelerinin Türkiyeyi yargılama yetkisi yok. Mandacılar varmış gibi gösteriyor.

UFAC adındaki Amerikan Hazine dairesinin yazacağı ceza, egemen bir devlet tarafından kabul edilemez. Mandacıların düşündüğü gibi olmaz. Anında misilleme gelir. Misillemeyi vize meselesinde gördük. Misillemenin olacağından hiç kimsenin şüphesi yok.

Türkiye'nin Nato'ya girme nedeni, Stalin'in boğazlar ve Kars üzerinde hak talep etmesiydi. Tarih tekerrür eder. Yanlış güç kullanımı yeni ittifaklar yaratır.