İş Dünyası

Çalışanlar performans değerlendirmeyi “zam ve terfi aracı” olarak görüyor

Şirketlerde düzenli şekilde uygulanan performans değerlendirme süreçlerine ilişkin algıyı ortaya koyan yeni bir anket, çalışanların büyük bölümünün bu sistemi gelişim odaklı bir araç yerine “zam ve terfi mekanizması” olarak gördüğünü ortaya çıkardı.

Abone Ol

İnsan kaynakları platformu Kolay İK tarafından LinkedIn üzerinden yapılan ve 598 kişinin katıldığı ankete göre, çalışanların yüzde 66’sı performans değerlendirmenin temel amacının maaş ve terfi kararlarını belirlemek olduğunu düşünüyor.

Çalışanlar gelişim odaklı yaklaşım göremiyor

Katılımcıların yalnızca yüzde 7’si performans değerlendirmenin eğitim ve gelişim planlaması için yapıldığını söylerken, yüzde 19’u hedef uyumunu ölçmek, yüzde 8’i ise çalışan bağlılığını artırmak amacıyla uygulandığını ifade etti. Bu sonuçlar, performans yönetiminin şirketlerde gelişim kültürünü desteklemekten uzak algılandığını gösteriyor.

Maaş artışı ve terfide performans sonuçları belirleyici

Araştırmaya göre çalışanların yüzde 21’i performans sonuçlarının maaş artışı ve terfi kararlarında tamamen etkili olduğunu belirtirken, yüzde 30’u bu etkinin kısmi olduğunu aktardı. Yüzde 25’lik kesim değerlendirme sonuçlarının düşük etkisi olduğunu savunurken, yüzde 24’ü performansın bu kararlarda hiç rol oynamadığını söyledi. Bu tablo, performans sistemlerinin çalışanlar tarafından yeterince şeffaf bulunmadığını da gözler önüne serdi.

Kıdem, performans değerlendirmesinde hâlâ etkili bir faktör

Ankette dikkat çeken bir diğer başlık ise kıdem algısı oldu. Çalışanların yüzde 50’si kıdemli personelin performans değerlendirmelerinde daha avantajlı olduğunu ifade ederken, yüzde 25 yeni çalışanların, yüzde 25 ise kıdemin sürece etkisi olmadığını düşündüğünü söyledi.

“Ödül-ceza mekanizması gibi görülüyor”

Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Kolay İK COO’su Tunca Üçer, çalışanların performans süreçlerini gelişimi destekleyen bir araç olarak görmekte zorlandığını vurguladı. Üçer, “Performans değerlendirmenin asıl amacı çalışanların güçlü yönlerini ortaya çıkarmak, gelişim ihtiyaçlarını belirlemek ve sürdürülebilir bir geri bildirim kültürü oluşturmaktır. Ancak sonuçlara baktığımızda süreçlerin ağırlıklı olarak ödül-ceza mekanizması gibi algılandığını görüyoruz.” dedi.

Eğitim ve gelişim planlamasının yüzde 7 gibi düşük bir oranla sınırlı kalmasının, çalışanların performans sistemlerinin kendilerini desteklemediği düşüncesini güçlendirdiğini belirten Üçer, terfi ve kıdem ilişkisindeki algının ise çalışanların fırsat eşitliği beklentisini ortaya koyduğunu söyledi. Üçer, “Şirketler performans değerlendirme süreçlerini daha şeffaf ve görünür hale getirdikçe, hem güven hem bağlılık önemli ölçüde artacaktır.” ifadelerini kullandı.

Performans değerlendirme algısı şirket kültürünü doğrudan etkiliyor

Uzmanlara göre performans sistemlerinin şeffaf, adil ve gelişim odaklı yürütülmesi, hem çalışan motivasyonunu artırıyor hem de kurum içi güveni güçlendiriyor. Araştırmada ortaya çıkan sonuçlar ise birçok şirkette performans değerlendirme yaklaşımının yeniden ele alınması gerektiğini gösteriyor.

{ "vars": { "account": "G-3HWH7J6WBF" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }