Demirci’de kadınların büyük bir titizlikle dokuduğu el halıları, antika bir görünüm kazanması için asfalt üzerinde 10-15 gün boyunca güneşte bekletiliyor. Bu sürede araçların üzerinden geçtiği halılar doğal yollarla incelip yıpranıyor. Eskitme işlemi tamamlandıktan sonra halılar, özel bir yıkamadan geçirilip saçakları örülerek satışa hazır hale getiriliyor.
Demirci’de eskitme işlemi yapan Ali Sarı, süreci şöyle özetliyor:
“Yıkamanın ardından halıları caddeye seriyoruz. Halının yapısına göre yaklaşık 15 gün bekletiyoruz. Bu süreçte üzerinden araçlar geçiyor. Ardından tekrar yıkayıp, ara kırkım işlemi yapıyoruz ve saçaklarını örerek satışa hazırlıyoruz. Bu halılar Amerika, İngiltere gibi ülkelere ihraç ediliyor.”
Sadece Türkiye’de dokunan halılar değil, Pakistan, Hindistan, Bangladeş ve Çin gibi ülkelerden gelen el halıları da Demirci’de aynı eskitme işleminden geçiriliyor. Ancak Sarı, Türkiye’de halı dokumacılığının giderek azaldığını, artan maliyetler ve yeterli devlet desteği olmaması nedeniyle üretimin düştüğünü ifade ediyor. İş gücünün daha ucuz olduğu Asya ülkelerine yönelen alıcılar, Türkiye’deki üreticileri zor durumda bırakıyor.
Sarı, “Dokuyucu da dokutturan da para kazanamıyor. Eğer devlet bu alana teşvik verirse, yeniden canlanabileceğini düşünüyoruz” diyerek sektörün içinde bulunduğu çıkmaza dikkat çekiyor.
Antika görüntüsü verilen ve gerçek anlamda ‘asfalttan geçen’ bu halılar, özellikle Amerika gibi pazarlarda yoğun ilgi görüyor. Her biri ayrı bir hikâye taşıyan bu halılar, ustaların ellerinden çıkıp asfaltla sınandıktan sonra dünya evlerine değer katıyor.