Bu yıl üçüncüsü düzenlenen TÜHESFO 2012 İTO ve THY TEKNİK A.Ş işbirliğiyle İstanbul Fuar Merkezi nde  18-19-20 Ekim 2012 tarihlerinde gerçekleştirildi.
Fuar Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım , Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Davut Kavranoğlu,   İTO Başkanı Murat Yalçıntaş ile THY Teknik Genel Müdürü İsmail Demir   üretim  ve ticaret dünyasının  seçkin simaların  katılımıyla açıldı.

Türk Havacılık Endüstri Sergisi, ve forumları  ile, yerli endüstrinin, havacılıkta parça imalatının standartları, prosedürleri hakkında bilgi edinmesini ve bu alanda dünyada önde gelen uçak-parça imalatçıları ile biraraya gelerek ortak iş yapmaya yönelik bilgi, tecrübe paylaşımda bulunulması  amaçlandı. Uçak, motor, komponent imalatçısı uluslararası firmaların katılarak faaliyetleri hakkında bilgiler sunduğu bu organizasyonlarda, Türkiye’de muhtemel imalat ve işbirliği imkanları tartışıldı.

Boeing, Airbus, Bombardier, Embraer, ATR,Fokker, Goodrich,Pratt&Whitney, Rolls Royce gibi imalatçıların ve TAI, TEI, SSM, Yatırım Destek Ajansı, Kosgeb, Tübitak, STM, TSK, THK gibi kurumların katkı verdi etkinlikte, panel, konferans ve şirketler arası görüşmelerle uçak/motor/komponent imalatlarında Türkiye'de yeni işbirliği imkanları oluşturuldu.
Ekim ayının en önemli organizasyonlarından”   TÜHESFO 2012nin manâ ve önemini Bakan  Binali Yıldırım’ın Havacılık sektörü  ilgili sarfettiği  şu sözler,  çalışma ve beklentileri  çok güzel açıklıyor

1-:Sektörün dünya çapında 2 trilyonu aşan bir marketi var.
2- Havacıların 20 bin uçağı bulunuyor.
3- Oluşum ve birliktelikler

30 milyonu aşkın eleman istihdam ediyor. Fuarı bu ifadelerden daha iyi anlatacak ifade ve cümle var mı kestiremiyorum..Tek kelimeyle çalışmalar, işsizlik, ve cari açık sıkıntımızın en önemli çarelerine dermandır..Diğer taraftan kendi uçağımızı, kendi uydumuzu ve hava savunma sistemimizi kuracak Sivil Havacılık ve Uzay Teknolojilerine ait Katma Değeri Yüksek Ürünlerin imalatında önemli bir dönemeçtir.Ancak çok geç kalmış bir adımdır. Cumhuriyetimizin ilk yıllarında Nuri Demirağ, Vecihi Hürkuş’un  havacılık alanında attıkları adımlar öksüz bırakılmıştır. Ülkemiz siyasi çıkarlara kurban edilmiştir.. Böylece cari açıklarımız zirve yaptırıldı... Yatırım yerine borçlara çalışmamız sağlandı.

Bu yıl 3.sü düzenlenen havacılık etkinliklerinde duyduğum heyecanı geçen sene Eylül ayında DENİZ Kuvvetleri Komutanlığı koordinatörlüğünde, Jandarma Genel Komutanlığı, Türk Silahlı Kuvvetleri Sağlık Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı’nın katılımı ve yine İstanbul Ticaret Odası (İTO) işbirliğinde düzenlenen Türk Silahlı Kuvvetleri 3. Malzeme Yerlileştirme Sergisinde de hissetmiştim. Envanter Kontrol Merkezi Komutanı İkmal Albay Cemal Boğalıoğlu açılışta yaptığı konuşmada, savunma sanayi kapsamında 1 milyon 250 bin malzeme bulunduğunu söyledi .TÜHESFO da  Hava Kuvvetlerimizi üniformalarını taşıyan  çakı gibi subayları  görünce İTO Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Murat Yalçıntaş’ın  Savunma sanayinin dünya ekonomisi içinde 1,6 trilyon dolar gibi büyük bir hacim işgal ettiğine dair dikkat çekici  ifadelerini hatırladım. Son yıllarda yaşanan ticari durgunluğun çaresi olacağını düşünmüştüm. Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral E. Murat Bilgel’in Yerlileştirme Sergisi açılışında yaptığı konuşmada“Geçmiş ve yakın tarihimiz, yurt dışına bağımlı bir harp sanayinin ülkenin bekası için ne kadar acı sonuçlar doğurabileceğini bize yaşatarak öğretmiştir” gibi ifadeleri kulaklarımı çınlattı., Bir ülkenin savunma gücü sadece para ile değil, bilim ve teknoloji ile bütünleşmiş ulusal üretim kapasitesine dayanır” diyen Bilgel, konuşmasına şöyle devam etti: “Halka mal olmamış teknoloji ile ilerlemek mümkün değildir.(…)

 Savunma Sanayii ithalatında dünya 7.cisi olan, Savunma ve Havacılık endüstrisinin yerlileşmesinde yolun başında olmamıza rağmen gidişatımız cesaret verecek niteliktedir.Ancak yazılı ve görsel basınımız bu gibi konularla pek ilgilenmiyor. Ne acıdır ki;  ülkemiz ve milletimiz için böylesine önemli fuarlara Kuvvet Komutanları, Genel Kurmay Başkanı ve ilgili bakanlar  gelmese yerlileştirme sergileri –haber- bile olamayacak.
Halbuki yerlileştirme faaliyetleri dünya  ölçeğinde üretme ve  uluslar arası belgeler ışığında imalatın,  kalite, para ve itibar getireceği halka iyi anlatılsa az zamanda büyük yol alacağız.    2010 yılında başlayan sivil havacılık ekosistemi ve sanayi hareketinin baş mimarlarından THY Teknik A.Ş. Genel Müdürü Doç. Dr. İsmail Demir ile yaptığımız özel sohbette:ise Genel Müdür İsmail Demir,  ısrarla Havacılığın çarpan etkisinin Türkiye’ye büyük faydası olacağını söyledi. Bu yolda yapılacak en küçük bir yatırımın bile 50 sektörü aynı anda harekete geçireceğini belirtti.İsmail Demir, 10 bin dolara dışarıdan  aldığımız bir parçanın yurt içi piyasalarda 500-600 dolara imal edileceğini ifade ederken istihdam derdimize derman olacağını , yurt dışına gönderilen dolarların cebimizde kalacağını   anlattı..Demir sohbetimizi şöyle noktaladı.  -Meksika 10 yıl gibi kısa bir zamanda  ,10 milyar dolar havacılık malzemesi ihraç eder duruma geldi-Yaptıkları iş çok basit..İmalatlarını uluslar arası sertifikalara göre ürettiler. Yerlileşmeyi toplumun tüm katmanlarına kabul ettirdiler. Sertifikalaşmanın para ve itibar kazandıracağını milli mesele haline getirdiler.

Sözün Özü: 2 Trilyon doları aşan  Havacılık raflarına  5 bin parça ile girmek,  savunma sanayi kapsamında 1 milyon 250 bin malzemenin 23 binini üretmek züğürt tesellisidir.  2023 ve-2050   hedeflerine varmamız, yurt dışına bağımlı olmamamız için her türlü teknolojiyi halka ürettirmekten başka çare yoktur. Kazanç ve itibar için, ürünlerimiz kaliteli, uluslar arası ölçülere ulaştırmamız dünya piyasalarında kabul gören sertifikalar edinmemiz gerekir.. Bu yolda dakika kaybeden en ağır cezalara çarptırılmalı düşmanımız  olduğu ilan edilmelidir.  Dilerim TÜHESFO da gösterilen çaba  elektrik-elektronik, makine techizat,  iletişim, haberleşme, tıbbi malzemeler  ve ilaç sanayi gibi kazancı çok mamullerin üretimini sağlayan sektörlerde de gösterilir..   Böylelikle dilimize pelesenk olan  kalkınma ve yükselme merdivenlerini üçer beşer atlar, zirveye koşarak çıkarız.