- Diyarbakır
Diyarbakırlı Yusuf Ateş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bölgede ciddi şiddet eylemlerinin yapıldığını, çatışma ortamında "çapulcuların" ve "provakatörlerin" iş başına geçtiğini belirtti.

Bölge halkının barış istediğini vurgulayan Ateş, "Ben barış istiyorum. İnsanlar bir araya gelsin rahat, huzurlu olsun. Herkes kendi telinden çalsın oynasın fakat bizi birbirimize bırakmıyorlar" dedi.

Terör örgütü PKK'nın Türkiye'de silah bırakması gerektiğini ifade eden Ateş, vatandaşların da bu düşüncede olduğunu, sonunda silah bırakacaklarına inandığını kaydetti.

Esnaf Mevlüt Eren de süreci yakından takip ettiğini vurgulayarak, "Beni coğrafyamdan, köyümden koparan bu savaşın barışla çözülmesini isterim. Burada güven ortamının oluşmasını isteriz. Bütün herkes bunu istiyor. İnanın, MHP tabanı da bunu istiyor" ifadesini kullandı.

Çözüm Süreci başladığından bu yana vatandaşların da esnafın da müthiş derecede rahatladığını aktaran Eren, "Bir haftadır, 10 gündür ülkeye ateş düşüyor. 'Ateş düştüğü yeri yakar' derler, maalesef bizi de yakıyor. Manevi olarak, ahlaki olarak, vicdani olarak bizim de yüreklerimiz yanıyor" diye konuştu.

Esnaf Aziz Çelik ise kalıcı barışı arzu ettiklerini, hayatin normalleşmesini istediklerini dile getirerek, "Kavganın, gürültünün, çatışmanın kimseye faydası olmaz. Herkes durumu kendisine göre yorumluyor. Şunu söylemeliyim ki çatışma ortamı bizi etkiliyor ve böyle devam ederse ben dükkanı kapatmak zorunda kalacağım. 3-5 dükkan daha kapatılırsa bu durum daha da kötüye gidecek" dedi.

"Bu durum vicdan ve merhamat sahibi olan herkesi üzer" diyen Çelik, insan canı üzerinden pazarlık yapılmayacağına vurguladı. 

Çelik, sivil toplum örgütlerinin terör örgütü PKK'ya yönelik silah bırakma çağrısına destek verdiğini söyledi.

- Mardin 

Esnaf Ramazan Oran, son günlerde yaşanan terör olaylarının herkese zarar verdiğini söyledi.

Esnaf ve vatandaş olarak özellikle seçimden sonra bölgede ciddi sıkıntı yaşadıklarını anlatan Oran, şunları kaydetti:

"Ne iş yapabiliyoruz ne de kiramızı ödeyebiliyoruz. Esnaf kan ağlıyor. Olan halka oluyor. Zararını biz görüyoruz. Barış sürecini istiyoruz. Çözüm Süreci'nin bitmesini istemiyoruz. Son 2-3 yıldır kimse ölmüyordu. Asker ölmüyordu. Seçimden sonra sürekli cenazeler oluyor. Yazıktır, günahtır. Daha önce gece geç saatlere kadar dışarıda vakit geçirebiliyorken artık akşamları dışarı çıkamıyoruz. Çocuklarımız da tedirgin. İş yerlerimizi erkenden kapatıyoruz. Bir olay meydana geleceği yönünde endişe duyuyoruz."

Vatandaşlardan Mehmet Salınlı, terörün gerçek yüzünün herkes tarafından görüldüğünü belirtti.

Yaşanan olaylara çözüm üretilmesini beklediklerini ifade eden Salınlı, "Her türlü kalleşliği yapabilen bir örgütün artık bitmesini istiyoruz. Devletin bu yönde operasyonlarını önemsiyoruz. Terörün kimliği, dini, imanı yok. Bölge halkı olarak artık acı, gözyaşı ve şehit vermek istemiyoruz" diye konuştu.

- Batman

İş adamı Ziver Hamidoğlu, terör olaylarından duyduğu üzüntüyü dile getirerek, "Asker ve polisi hangi zihniyetle öldürdüklerini anlamış değilim. Türkiye Cumhuriyeti çok büyük bir devlettir. Devlete karşı her kim olursa olsun, ister PKK ister DEAŞ, devlet buna karşılık vermeli ve gereğini yapmalıdır" dedi.

"Biz çocukluğumuzu görmedik" diyen Hamidoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"35 yıldır terör var. Son 3 yıldır çocuklarımızla huzuru gördük. Kesinlikle bu süreç devam etmelidir. PKK silah bırakıp ülke dışına çıkmalıdır. Burada HDP kesinlikle ılımlı olmalı, barış sürecini destekleyerek ellerini taşın altına koymalıdırlar. Şimdi, 'Silahlar sussun, analar ağlamasın' diyorlar. Bence analar konuşmalıdır. Çünkü ateş düştüğü yeri yakar."

Türkiye'nin güçlü bir ülke olduğuna işaret eden Hamidoğlu, PKK'nın silah bırakması gerektiğini aktardı.

Hamidoğlu, silahın çözüm olmadığına dikkati çekerek, "Siyasiler akliselim olmalı, oturmalı ve buna bir çare bulmalıdır. Çözümü kendi aramızda bulalım. Dış ülkelere bırakmamalıyız" diye konuştu.

- Şanlıurfa

Şanlıurfa'da esnaflık yapan Abdülkadir Bülbül, terör olaylarının ardından Türk Silahlı Kuvvetleri'nin yaptığı operasyonlardan memnuniyet duyduğunu belirterek, "Operasyonlar devam etmeli, memleket temize çıkmalı. Temize çıksın ki senden sonra gelen nesiller rahat etsin" dedi. 

Bülbül, HDP'nin tutumunu anlayamadığını da dile getirdi.

Askerlik görevini 2 ay önce tamamlayan Serkan Tut ise terör olaylarının ardından başlayan operasyonlara destek vererek, "Askerlerimizin günahını çok aldılar, ben 2 ay önce askerden geldim, bugün çağırsalar yeniden giderim. Bu vatan için canımı vermeye hazırım. Operasyonlar devam etmeli, devam etmezse Türkiye elden gider" ifadesini kullandı.

Kadir Işıkay, Çözüm Süreci'yle bölgede sağlanan huzur ve refahın birden bire bozulduğunu ifade ederek, "Müslümanı Müslümana kırdırıyorlar, bu hiç iyi bir şey değil. Müslümanların burada uyanık olması gerekiyor, vuran Ahmet, vurulan Mehmet. Bugün Almanya'da, Fransa'da bir şey yok" diye konuştu. 

Esnaf Ömer Özdemir de bölgede barış istediklerini vurgulayarak, yaşanan olumsuzlukların bölgeye gelecek yatırımları etkilediğini söyledi. Çözüm Süreci'nin başarıya ulaşmasıyla bölgedeki yatırımların artacağına dikkati çeken Özdemir, silahların bir an önce susması gerektiğini söyledi.

- Adıyaman

Adıyamanlı Hüseyin Doğan, son dönemde yaşanan terör saldırılarını doğru bulmadıklarını dile getirerek, "Herkesin saldırılara tepki göstermesini ve tekrar birlik beraberlik içerisinde yaşanmasını istiyoruz. Biz Çözüm Süreci'nin devam etmesini istiyoruz. Savaşlardan, vurup kırmalardan kimseye fayda gelmez. Bu memlekette herkese yetecek kadar yer var. Her şeyin güzellikle yapılmasını istiyoruz" dedi.

Doğan, saldırıların son bulması ve Çözüm Süreci'nin devam etmesi için HDP dahil bütün siyasi partilerin bir araya gelmesi gerektiğini belirtti.

Hasan Kaya ise PKK saldırılarının "vahşice" olduğunu vurgulayarak, bir Kürt olarak yaşananları kabullenemediğini söyledi.

Herkesin ülkeyi sahiplenmesi gerektiğine dikkati çeken Kaya, "Yaşananlar çok yanlış, Kürtler dinine bağlıdır, dindardır. Bu vahşeti yapmak, tanımadığı askeri, bir adamı öldürmek hangi dine, mezhebe yakışır ki" ifadesini kullandı.

Kaya, HDP’nin Kürt halkının tamamını temsil etmediğini belirterek, HDP'nin saldırılar karşısındaki tutumunu doğru bulmadıklarını dile getirdi.

Çözüm Süreci'nin durmasında HDP'nin birinci derecede kusurlu olduğunu söyleyen Kaya, "80 milletvekiliyle Mecliste bulunan bir parti, ülkenin menfaati için bir şey söylemiyor. Sadece PKK'yı konuşuyorlar" dedi.

Abdulkadir Tan da terör saldırılarını hiçbir zaman tasvip etmediklerini ve akan kanın mutlaka durması gerektiğini söyledi.

Birilerinin elini, başını taşın altına koyarak, ismi belli olmayan bu savaşı sonlandırması gerektiğini ifade eden Tan, "Siyasi şovlara gerek yok, bu sorunun bir an önce son bulması lazım. Çözüm Süreci'nin devam etmesi lazım. Özellikle bütün partilerin bir araya gelerek Çözüm Süreci'ni karara bağlaması, bu işin nasıl sonlanacağının kararını vermeleri gerekiyor" diye konuştu.

 Mahmut Bozgül ise saldırılar nedeniyle duran Çözüm Süreci'nin devam etmesini istediklerini ifade etti.

Türkiye'de yeniden barış ortamının tesis edilmesi gerektiğini vurgulayan Bozgül, şöyle konuştu:

"Biz Çözüm Süreci'nin içtenlikle devam etmesini istiyoruz çünkü şehit edilen askerler, polisler, hepsi bizim çocuklarımızdır, evlatlarımızdır. Bugün televizyonda izliyoruz, herhangi bir vatandaş, bir polis, asker öldüğünde hepimizin yüreği sızlıyor, yanıyor. Yarın benim çocuğum da askere gidecek, asker olacak. Bu nedenle biz Çözüm Süreci'nin devam etmesini istiyoruz."

- Ardahan

Ardahanlı esnaf Akın Demirci, HDP'nin süreçte samimi davranmadığını ve örgüt ile arasına mesafe koyamadığını söyledi.

Çözüm Süreci'nin her şeye rağmen devam etmesi gerektiğini belirten Demirci, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Devletin gücü bakımından kesinlikle geri adım atan taraf devlet olmamalı. Ben bunun sonuna kadar devam etmesi taraftarıyım. PKK 'silah bırakıyoruz' diyene kadar bu böyle devam etmeli. Kısacası karşı taraf samimi olana kadar. Dolayısıyla operasyonlar da devam etmeli. HDP'nin PKK üzerinde çok fazla etkisi olacağına inanmıyorum. PKK'nın şu an itibarıyla HDP'yi çok fazla ciddiye almadığı görünüyor, bildiğini yapıyor. Orada ölenler anne kucaklarından alınmış Kürt çocukları. Öldürme emrini verenler, üst tabakadaki caniler. Türk ve Kürtlerin, masum insanların çocukları arada heder olup gidiyor."

Mete Öztel de huzurun çözümde olduğunu ve operasyonların kesinlikle sürmesi gerektiğini ifade etti.

Öztel, "Çünkü huzur çözümde. Operasyonlarda geç kalındı. Çünkü çok aşırı suistimal ettiler. HDP'nin bu olaylardan sonra hiç sesi çıkmaz oldu. Ne o tarafta ne de bu tarafta olabildi. Her ikisine de tatmin edici bir cevap veremiyor. Ortada kalmış, bence HDP çok şey kaybetti. 'Türkiye'nin partisiyim' deyip bu şekildeki duruşu hoş olmadı" diye konuştu.

Sürmeli Kılıç ise sürecin devamının şart olduğunu ancak istismar edilmemesi gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Bu süreçte HDP samimiyse devam eder ancak HDP samimi değil. Operasyonlar ise geç kaldı. Bu nedenle çok ciddi ve kararlı şekilde sürmeli. Geri adım atılamaz. Vatandaşa güven vererek sürmeli. Karşı taraf silah bırakana kadar. HDP'nin dağ ile kesinlikle ilişkisi var. Dağdaki HDP'den destek alıyor. Bu konuda HDP net politika üretmeli. Seçmene ve vatandaşa net tavrını belli etmeli."

- Kars

Muharip Gaziler Derneği Kars Şube Başkanı Yüksel Öztürk de terör eylemlerinin bir an önce son bulmasını istediklerini söyledi.

Ateşin düştüğü yeri yaktığını belirten Öztürk, şöyle devam etti:

"Burada bir uzman çavuşumuzun şehit edilişinde ailesinin feryadı ciğerlerimizi dağladı. Bu barış, özgürlük, demokrasi adı altında çözüm bulunmalı. Ecdadımız bu ülkeyi bize emanet etmiştir. Ecdadımız bu ülkeyi bize emanet ederken ne kadar zorluklar çekmiş. Ülkemiz hepimize yetecek durumdadır. Terörün bir an önce sükunete varmasını istiyoruz. Üzülüyoruz, ülkemizin bu ateş çemberinden bir an önce çıkmasını diliyoruz."

Çözüm Süreci'nin tekrar başlaması gerektiğini ifade eden Öztürk, "Barış ortamının sağlanmasını istiyoruz. Her iki tarafın da bu barış sürecine destek vermesi, bir an önce bu kanın durması lazım. Hepimiz kardeşçe beraber yaşıyoruz. Silahlı eylemlerle bir yere varılmaz" dedi.

- Çorum

Çorumlu esnaf Ertuğrul Şahinci, terör örgütüne yönelik operasyonların sürmesini istediklerini belirterek, "Terör örgütü tekrar meydana çıktı. Olacak gibi değil, bunlara 'dur' demek lazım. Operasyonlar sonuna kadar devam etmeli" diye konuştu.

Döner ustası Ferhat Aykaç, Türkiye'nin huzuru için operasyonların sürmesini isteyerek, "Operasyonların devam etmesi lazım. Terör örgütünün tekrar silaha sarılması yanlış. Silahlı Kuvvetlerimiz operasyonları sürdürüp Kandil'e bayrağı dikmeli. Artık Türkiye'de huzur istiyoruz" diye konuştu.

Avusturya'da çalışan ve tatil için memleketine gelen İskender Karaçaylı, Çözüm Süreci'ne rağmen terör örgütünün tekrar silaha sarılmasının yanlış olduğunu söyledi.

Terör saldırılarını lanetlediklerini dile getiren Karaçaylı, "Artan terör olayları yurtdışında yaşayan biz gurbetçileri de derinden üzüyor. Yaşananları anlamakta zorluk çekiyorum. Aslında çok açılım yapıldı, iyileşmeler oldu ama yine de silaha sarıldılar. Operasyonlar devam etmelidir. Çünkü başka çare gözükmüyor. Çözüm Süreci'nin de bu işe, terör saldırılarına karışmamış insanlarla devam etmesi gerektiğini düşünüyorum" değerlendirmesinde bulundu.

Yaşar Ayvaz da terörü lanetlediklerini vurgulayarak, "Terör örgütü tekrar silaha sarılarak, Türkiye'yi karıştırmak, iyi gidişata çomak sokmak istiyor. Çözüm Süreci'nin devam edip etmeyeceğine devletimiz karar verir, onlar doğru kararı verir ancak yaşanan olaylar dikkate alınmalı. Çözüm Süreci kapsamında terör olayları durmuştu, tekrar şehit haberleriyle içimiz kan ağlamaya başladı. Devletimiz son günlerdeki operasyonları sürdürerek teröre karışanların tepesine binmeli" ifadesini kullandı.

- Samsun

Arif Çetinkaya da terör örgütüne yönelik operasyonların devam etmesi gerektiğini dile getirerek, "Türkiye Cumhuriyeti güçlü bir devlet. PKK denilen şey nedir? HDP başlı başına terör. Terör örgütünün siyasi bir versiyonudur" diye konuştu.

Garsonluk yapan Alişan Açıkel de terör örgütüne karşı operasyonların sürmesini isteyerek, "HDP'nin barajı geçmemesi gerekirdi. Bu konuda çok yanlışlar yapıldı. HDP'nin terörle bağlantısı var, kendileri terör bence. Türk milletine başka konuşuyorlar, kendi aralarında başka işler çeviriyorlar" dedi.

- Aydın

Emekli memur Musa Yıldırım, Türkiye'de terörün kesin olarak ortadan kalkmasının, terör örgütünün silah bırakmasına bağlı olduğunu ifade etti. 

PKK silah bırakana kadar operasyonların sürmesi gerektiğini dile getiren Yıldırım, HDP'den, duyarlı davranarak terör örgütünün silah bırakması yönünde gayret sarf etmesini istedi. 

Yıldırım, "Allah'ın cenneti, anaların ayağının altında. Bırakın, şu anaları ağlatmayın artık. Bu anaları ağlatan PKK'dır, terör örgütleridir. Allah'ı seven, terörü bırakır. Çözümün nasıl olacağı belli. PKK silah bırakacak. Silahın olduğu yerde siyaset de olmaz. HDP'ye birçok kesimden oy verildi, siyasetle bu işi halletsinler diye ancak her gün değişik bir şey konuşuyorlar. Akşam söylediklerini sabah yalanlıyorlar" dedi.

Yıldırım, şöyle dedi: 

"Terör örgütü silah bırakmadıkça, elinde silah oldukça, ben boş mu duracağım? Böyle olmazsa, devlet nasıl devlet olabilir? Bugün yakılan arabalar, yıkılan köprüler, elektrik direkleri kimin Allah aşkına? Eğer onlar sana saldırıyorsa, gereken cevabı vereceksin. Başka çaresi yok. Türkiye'de huzurun sağlanması için terör örgütünün mutlaka silah bırakması gerekiyor."

Emekli işçi Murat Gürgen ise PKK'nın saldırılarının sürdüğü ortamda HDP'nin tavrını netleştirmesi gerektiğini dile getirdi.

Son iki hafta içerisinde çok sayıda güvenlik görevlisinin şehit düştüğünü, Türkiye partisi olma iddiasındaki HDP'nin ise terör örgütüne tepki gösteremediğini belirten Gürgen, "Onlarınevladı ölse ne düşünürler bilmiyorum. Lütfen sağduyulu düşünüp Türkiye Cumhuriyeti'nin Meclisinde olduklarını unutmasınlar. 'Türkiye partisi olma yolunda adım atmak istiyorum' diyorlarsa, Türkiye Cumhuriyeti ile barışık olmaları lazım. IŞİD'e, 'Eli kanlı terör örgütü' dedikleri gibi PKK için de bunu söyleyebilirlerse, ellerini öpeceğim" ifadelerini kullandı.

Gürgen, "Kimse Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olduğunu unutmasın. Gitsinler Çanakkele Şehitliği'ne baksınlar. Orada Siirt'ten de Hakkari'den de Sivas'tan da Aydın'dan da şehit var. O zaman birdik de şimdi ne oldu? Lütfen herkes titreyip kendisine gelsin" ifadelerini kullandı. 

- Uşak

Gökçedal köyünde çiftçilik yapan Ali Çavuşoğlu da son dönemde artan terör saldırılarının son bulmasını istedi.

Terör örgütünün barış sürecinde hükümeti ve devleti kandırdığını iddia eden Çavuşoğlu, giderek artan terör saldırılarına karşı güvenlik önlemlerinin artırılması gerektiğinin altını çizdi.

HDP'nin terör örgütüyle bağını kesmesini isteyen Çavuşoğlu, "HDP teröristlerle kardeş. Yüzde 13 oy alan bir parti, bu olayları önlemek yerine teröre destek oluyor. Irak'ta, Suriye'de ve Türkiye'de bir devlet kurmak isteyenler bu amaçlarına ulaşamayacak. Güvenlik güçlerinin operasyonları sürmeli. Ancak güvenlik güçlerinin eli bağlı. Polise, askere gerekli yetki verilmeli" dedi. 

Bir firmada işçi olarak çalışan Mehmet Ergül, saldırıların son bulması için güvenlik tedbirlerinin artırılması gerektiğini söyledi.

Şehitlere tüm toplumun derinden üzüldüğünü söyleyen Ergül, "Askerimiz operasyonları sürdürmeli. Yurtiçi ve yurtdışında operasyonlar yapılmalı. Kandil'e girilmeli. HDP'nin tutumuna, Meclisteki bir partinin terörü desteklemesine anlam veremiyorum. Tek çözüm terör örgütünün silah bırakmasıdır" diye konuştu. 

Esnaf Ahmet Bilge Öztürk, devletin kararlılıkla terör gruplarıyla mücadele etmesi gerektiğini ifade ederek, sınır ötesi operasyon yapılmasını istedi.

"Askeri operasyonlar sürmezse daha kötü olur" diyen Öztürk, "HDP bu saldırılarla milleti sindirmeye çalışıyor, yanlış yapıyor. HDP bir an önce PKK'ya silahı bıraktırmalı. HDP'nin siyasette olması ve silahtan uzak durması gerekli. Hepimiz biriz, ayrımız gayrımız yok" ifadelerini kullandı.

İşçi Yaşar Yayla ise terör saldırılarının toplumda derin üzüntü ve öfkeye neden olduğunu belirtti.

Kürt halkının büyük bölümünün yaşananları tasvip etmediğini kaydeden Yayla, "Emniyet güçleri operasyonları sürdürmeli. HDP'yi Mecliste istemiyoruz" diye konuştu.