Havanın değişimi gerçekten hasta eder mi?

Bu sorunun aslında cevabı hem “hayır” hem de “evet”tir. Vücudumuz son derece kompleks bir yapıya sahip olduğundan ısı değişimi tek başına bizi hasta edemez. Ancak mevsim değişikliğinde değişen tek şeyin havanın ısısı olmadığını düşünecek olursak cevabımız “evet” olacaktır. Zira mevsim değişikliğinin yol açtığı bazı etmenler, hastalanma eğilimimizin artmasına yol açar.

Mevsim değişikliği ve hastalanma ihtimali

Öncelikle belirtmeliyiz ki mevsim değişiminin ve havadaki ısı dalgalanmalarının bir insanı hasta edebileceğini gösteren hiçbir bilimsel kanıt yoktur. Soğuk algınlığına yol açabilecek pek çok mikro organizma vardır. Bu farklı mikrop türleri, farklı mevsimlerde gelişir ama neredeyse tamamen aynı semptomlara yol açarlar. Bu yüzden bambaşka mikropların yol açtığı, bambaşka hastalıkların hepsine soğuk algınlığı deriz. Bağışıklık sistemi zayıf düşen insanlar, bu mikro organizmaların neden olduğu hastalıklara kolaylıkla yakalanırlar. Eğer bu hastalık, mevsim değişikliği dönemine denk geldiyse “Mevsim değişikliği hastalığa yol açar.” yönündeki güçlü inanç pekişir ve insanlar hastalığın mevsim değişikliğinden kaynaklandığını düşünür.

Bununla birlikte mevsim değişikliklerinde hastalanmanın sadece bir yanlış yorumlama olmadığını da söyleyemeyiz. Çünkü mevsim değişikliğinde ortaya çıkan bazı etmenler, hastalığa yakalanma eğilimimizi artırır. Örneğin; 

Havaların soğuması ile birlikte insanlar kapalı alanları daha çekici bulur. Kapalı alanlarda hastalıkların yayılması çok daha kolaydır. Buna karşın soğuk kış aylarının ardından baharın gelmesiyle de insanlar özledikleri dış mekanlarda vakit geçirmeye istekli olurlar ancak dışarıda zaman geçirmeye başlamak, çeşitli alerjenlere (toz, polen vb.) daha fazla maruz kalmak anlamına gelir. Alerjilerin artması bağışıklık sistemini zayıflamasına, bağışıklık sisteminin zayıflaması da insanın enfeksiyonlara karşı daha duyarlı bir hale gelmesine yol açar.

Gördüğünüz gibi hava ve hastalık söz konusu olduğunda dolaylı olarak pek çok faktör etkili olmakla birlikte bu ikisi arasında doğrudan bir ilişki de vardır: Vücudumuz, ortam sıcaklığının önemli ölçüde değişmesi durumunda iç ısısını koruma mekanizmasını devreye sokar. Ancak hassas yapılı insanlar ve bağışıklık sistemi zayıf olanların ısı koruma mekanizmaları havanın ani ve sık değişimleri ile başa çıkamayabilir.

Kanıtlanmamış olmakla birlikte hastalarla yapılan anketler, havada oluşan ısı ve basınç farkı ile migren ağrısı arasında bir ilişki olduğunu göstermektedir. Bu yüzden hava değişiminin hastalığa neden olduğunu yersiz bir inanç olarak reddetmek doğru olmayacağı gibi yeterli bilimsel kanıt olmadığı için bir gerçek olarak kabul etmek de doğru olmayacaktır.

Sonuç olarak, her daim sağlıklı beslenmek, egzersiz yapmak, bağışıklığı güçlendiren faaliyetlerde bulunmak ve hijyene özen göstermek hastalanma olasılığını en aza düşürmenin en iyi yollardır.