Proje lojistiği normal, uzun süreli lojistik hizmetlerin dışında kalan; başlangıcı ve bitişi belli olan, tek seferlik bir taşıma ve depolama operasyonu. Genellikle ölçü olarak kara taşıma ölçü limitlerinin dışında ve ağırlık olarak standart taşıma araçları ile taşınamayacak kadar büyük ve ağır malzemelerden söz ediyoruz. Bu nedenle tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de taşımacılık ve lojistik sektöründe her firmanın yapamadığı bir hizmet cinsi. Türkiye’deki proje taşıması ve lojistiği veren firmalar, bu hizmetlerini Ortadoğu ve CS ülkelerinde de verebilecek şekilde geliştiler. İş kapasitesi ve bilgi olarak Avrupa firmalarından aşağı değiller. Bu iş için kurulmuş Çaba, Mağdenli, Hareket gibi firmaların yaptığı taşıma işlerinden ve Borusan, Ekol gibi büyük firmaların yönettiği forwarderlik hizmetlerinden söz ediyoruz. Taşınan malzemeler genel olarak baraj inşaatlarında, boru hattı inşaatlarında, çimento fabrikası, elektrik santrali, termik santraller, rüzgar jeneratörleri, asma köprüler gibi projelerde kullanılır. Proje lojistiği sadece ülke içinde yapılmayan büyük oranda CIS ülkeleri, Arap ülkeleri, Balkan ülkeleri gibi gelişmekte olan ülkelerde de geçerli olan bir lojistik hizmet. Genellikle ABD, AB ülkeleri gibi teknolojik ülkelerde üretilen malzemeler, daha pratik olması nedeniyle ilgili limanlardan gemilere yüklenir. Bu deniz taşıması için özel proje gemileri kullanılır. Bu gemilerin proje yüklerini gemiye yükleyecek ve gittiği limanda indirecek gemi üzeri vinçleri de olabilir. Bu elleçleme kolaylığı ve maliyet avantajı yarattığı için tercih ediliyor. Yükler gemi içinde çok dikkatli olarak sıkıca gemi gövdesine, güvertesine bağlanmalı. Deniz taşımasında karşılaşılacak deniz olaylarından etkilenmeyecek şekilde sabitlenmeli. Ulaştığı limanlarda iş genellikle bu yükleri indirecek kapasitede vinçler varsa mevcut vinçlerle indirilir, ancak yükler 300 ton üzerinde veya boyları uzunsa bu vinçler yetersiz kalıyor ve sırf bir gemiden yükleri indirmek için vinç firmalarından büyük kapasiteli vinçler getiriliyor. Bu vinçlerin de limanlara taşınması ciddi bir taşıma operasyonu. Parça parça getirilip limanlarda yeniden monte ediliyor. Yüklerin indirileceği rıhtımların da kontrolü gerekir. Rıhtımların yük çekme kapasitesi bilinmeli, hatta ölçülmeli. Gemiden inen malzemeler sağlam zemine hızlı olarak taşınmalı ve bekletilmeli. Ardından gemiden indiği anda veya daha sonra kontrollerden geçirilerek, çok ağır malzemelerin hidrolik akslı çekicilere yüklenmesi kalıyor. Bu taşıyıcı sistemler çok uzun ve ağır parçaların taşınmasını gerçekleştirmek için kullanılır. Parçalar taşıma araçlarına sabitlenmeli. Bu amaçla parçalarda nerelerinden bağlanacakları konusunda, bağlantı noktaları, hatta bağlantı projeleri bulunuyor. Henüz taşıma teklifi verilmeden taşıma güzergahı uzmanlarca kontrol edilmeli, taşıma raporları hazırlanmalı, gerekirse yeni yollar, yeni kavşaklar, tünel dışından geçiş yolları, yeni köprüler veya güçlendirmeler de yapılmalı, taşıma için ilgili ülkelerden kara yolları teşkilatından izinler alınmalı. Malzemelerin ulaştığı yerlerde de bunları indirecek ve montaja uygun pozisyona getirecek vinçler ve destek ekipmanları olmalı.

Proje lojistiği firmalarının ellerinde kendi öz malları olarak bir çok ekipmanlarının bulunması, hidrolik aks, lowbed dorse, vinçler, bağlama ekipmanları, iletişim araçları gibi malzemelerin olması, finansman imkanlarının güçlü olması, sigorta imkanlarının bulunması, bilgili proje grubunun olması gerekiyor. Bu devirde CIS ülkeleri, Irak, Suudi Arabistan, proje lojistiği firmaları için altın pazarlar. Türkiye’nin 2023 yılı ile ilgili yatırım planları gerçekleşirse proje lojistiği Türkiye’de de altın çağını yaşayacak. Ülkemizde de ekonominin 3 kat gelişeceği beklentisinin olduğu bir gelecekte, üretimin, tüketimin 3 kat artması ve bununla ilgili alt yapı yatırımlarının yapılması gerekiyor. Bu da proje lojistiğinin büyük bir iş potansiyeli ile karşılaşacağının işareti.