Crabs Media Kurucu ortağı Burak Önal, tüm dünyayı etkisi altına alan Korona virüs krizinin dijital pazarlama için büyük fırsatlar barındırdığına dikkat çekti.

Dijital pazarlama uzmanı Önal, medya, finans, sağlık, yemek (online sipariş), ilaç gibi hizmetleri ya da ürünleri olan şirketler için bu süreçte büyük bir artı değerin söz konusu olduğunu vurgulayarak “Bu alanlara yönelik faaliyet gösteren firmaların trafikleri tavan yaptı. Bu da satışlarının arttığı ve girişimlerinin büyüyeceği anlamına geliyor” dedi.

Covid-19 sürecinde pazarlama çalışmaları odağında neler yapılabileceğine ilişkin açıklamalarda bulunan Burak Önal, “Zor zamanlardan geçiyoruz. Sadece Türkiye veya dünyanın belli bir bölgesi değil. Tüm dünya zor günler yaşıyor. Çünkü birkaç ay önce başlayan salgın hala devam ediyor. Dolayısıyla salgına karşı halen teyakkuzdayız. Covid-19 çıktığından ve sınır kapıları, şirketler kapanıp insanlar evden çalışmaya başladığından beri birçok firma trafik kaybı yaşadı. Bu kaybı müşterilerimiz de yaşadı. Bazısının işleri deyim yerindeyse baltalandı. Ve hatta bazı firmalar daha ilk 2 hafta içerisinde battı. Organik trafiğin dip yaptığı şirketler iş yapamadığı için çalışanlarına maaş vermekte zorlandılar. Fakat devlet hızlı bir aksiyon göstererek bir takım ekonomik tedbirler aldı. Ancak bu önlemlere rağmen; turizm, seyahat gibi bazı sektörler ne yazık ki ciddi manada darbe yedi. Dijital pazarlama faaliyetlerinde, trafik alamadığımız durumlarda, girişimimizin geliri de azalıyor veya tamamen yok oluyor. Burada iki ihtimalimiz var; ya trafik alabilmek için işimizi komple dijitalleştireceğiz ve tüm pazarlama faaliyetlerini seferber edeceğiz ya da etkileşime ve daha az kâra odaklanıp bir şekilde trafiği sürdürmeye çalışacağız. Bu arada; medya, finans, sağlık, yemek (online sipariş), ilaç gibi hizmetleri ya da ürünleri olan şirketler için büyük bir artı değer söz konusu. Bu alanlara yönelik faaliyet gösteren firmaların trafikleri tavan yaptı. Bu da satışlarının arttığı ve girişimlerinin büyüyeceği anlamına geliyor.

Dijital pazarlamada bilinirlik şart

Salgın zamanında herkes evine kapanmışken yapılabilecek en iyi çalışmalardan birisinin salgın sonrasına hazırlık olduğunu anlatan Önal, şöyle devam etti;

“Bu dönem süresince; bilinirlik, erişim gibi markaya yatırım yapabileceğimiz çalışmaları artırmamız bizim için iyi bir çözüm olacaktır. Buna göre, markanız / girişiminiz için; bilinirlik ve erişim, etkileşim reklamları, video ve görüntülü reklamcılık, mobile odaklı reklamlar, SEO, sosyal medya yönetimi, mobil pazarlama, içerik üretimi gibi pazarlama süreçlerine ağırlık vermeniz gerekiyor. Korona virüs sürecinde çok fazla işletme kapandı. Restoran gibi yerlerse satışlarına online sipariş üzerinden devam ediyor. Sosyal izolasyona uygun olarak davranan ve evden çıkmayan halk, doğal olarak sürekli internette geziniyor. Bu dönemde; uygun mecralarda reklam verip e-ticaret sitemiz veya pazar yeri adı verilen (N11 gibi) noktalardan satışımızı artırabiliriz. Sorunlu olan kısım kontaminasyon. Yani virüsün her şeyi kirletiyor olması durumu. Bunun için de aldığınız önlemleri dijital kanallardan takipçilerinize aktararak ve firma olarak hijyene değer verdiğinizi sosyal ağlardaki paylaşımlarla göstererek müşterilerinize güven sunabilirsiniz. Dolayısıyla da satış sürecinizi güçlendirebilirsiniz.

Sınırlar kapandığı için Çin gibi ülkelerden Türkiye’ye mal gelmesi belki önümüzdeki yıla sarkacak. Dolayısıyla yerel işletmelere ağırlık verip, tedariği sağlamanız ve ürünleri sağlıklı bir şekilde paketleyerek temassız teslim seçeneğini ön plana çıkartmanız gerekiyor. Kısacası bunu bir fırsat olarak değerlendirip, ürün ve hizmetleri için yüksek fiyatlar belirleyenler kazanamayacak. Son olarak, sektör değiştirmeniz gerekiyorsa, verileri kontrol ederek en çok artan; sağlık, temel gıda, barınma, elektronik, ev ve dekor, depolama, spor ve ekipmanlar gibi alanlara geçiş yapmanız mantıklı olabilir.” diye konuştu.