‘Türkiye’de 10 yılda 10 dünya markası çıkarmak’ vizyonuyla 2004 yılında kurulan Turquality Programı’nda günümüze kadar epeyce yol kat edildi. İşletmelere orta ve uzun vadede bir kalkınma ve iyileşme haritası çıkaran, şirketleri dünya ligine hazırlayan Turquality Programı uyarınca 2023 yılında ihracat birim kilogram fiyatının 4,5 dolar olması hedefleniyor. Progroup Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Salim Çam, Turquality 2020 Vizyonu’nu Ekovitrin’e anlattı.

’10 YILDA 10 DÜNYA MARKASI’ VİZYONU

  • Turquality vizyonu ve hedefleri hakkında bilgi alabilir miyiz?

Turquality 2004 yılında ‘Türkiye’de 10 yılda 10 dünya markası çıkarmak’ vizyonuyla; sadece parasal bir destek olmaktan öte, global marka olma potansiyeline sahip Türk markalarını her aşamada geliştirmek ve desteklemek amacıyla kuruldu. Bugün bu vizyon hedeflere dönüştü. Turquality programının firmalara kazandırdığı en büyük fayda; kendi yönetim ve operasyonel süreçlerini dünyada marka olmuş firmaların yönetim ve operasyonel süreçlerinin seviyesine getirmek suretiyle daha sürdürülebilir bir büyüme ve birim başına daha karlı ticaret yapma imkanı sağlaması.

Turquality’nin ayırt edici en önemli özelliği, sürdürülebilir bir iş modeli olarak kurgulanmış olması. Uzun soluklu milli bir dava niteliği taşıyan Turquality programı işletmelere orta ve uzun vadede bir kalkınma ve iyileşme haritası çıkarıyor. Turquality, ülkemizin rekabet avantajını elinde bulundurduğu ve markalaşma potansiyeli olan firmalarımızın kendi markalarıyla global bir oyuncu olabilmeleri için devlet destekli markalaşma programı. Turquality almış bir firmanın, marka gücü, yurtiçi ve yurtdışı marka bilinci ve farkındalığı, finansal gücü, markalarının gelişimlerine yönelik strateji, kurumsal, operasyonel, organizasyonel, teknolojik altyapısı ve tutundurma faaliyetleri ile ilgili tecrübesi ortalamanın üzerinde bir performansa ulaşması bekleniyor. Bu performansa ulaşan Türk markalarının uluslararası rekabette küresel oyuncu olarak Türkiye’nin marka elçisi olması bekleniyor. İstenilen performansa baktığımızda Turquality almış firmaların ihracat kilogram fiyatı 3,5 dolara yaklaştı. Türkiye ihracat ortalaması 1.3 dolar civarında. Bu da istenilen performans hedeflerine ulaşıldığını gösteriyor.

  • Turquality ile ilgili bir değerlendirme yapacak olursak karşımıza nasıl bir tablo çıkıyor?

Turquality kapsamındaki firmalarla ve Turquality Patronlar Platformu gibi sivil toplum kuruluşlarıyla yaptığımız görüşmeler sonucunda aşağıdaki SWOT karşımıza çıkıyor.

ÜSTÜNLÜKLER

  • Firmaların gelişim alanlarının tespit edilmesi
  • Markalara Pazarlama, alt Yapı ve Operasyonlarına %50 teşvik vererek, markalaşmasını hızlandırması
  • Turquality kapsamına giren markaların kg ihracatın artması
  • Türk iş modeli olarak uygulanması
  • Şirketlerin kurumsal altyapısının oluşturulması
  • Şirketlerin pazara giriş konusunda cesaretlendirmesi
  • İhracatı artırması
  • Firmaların operasyonel denetim aracı haline gelmesi
  • Stratejik planlama yapma konusunda tetikleyici olması
  • Fonksiyonel yöneticilere iş planı yapma alışkanlığının getirilmesi
  • Planlama anlayışının yaygınlaşmasının sağlanması

İYİLEŞTİRİLMESİ GEREKEN ALANLAR

  • Hizmet ve Ürün markalaşması ile ilgili denetimlerin ve desteklerin benzer olması
  • B2B ile B2C denetim ve desteklerin benzer olması
  • 2004 yılından belirlenen “10 yılda 10 Dünya Markası Yaratmak” vizyonuna göre markaların netleşmemesi
  • Bazı ülkelerde raf bedelleri için muhasebe prensiplerine göre resmi mahsup işlemi yapılıyor. Bu yapılan resmi mahsup muhasebe işleminin kabul edilmemesi
  • Denetimin ve stratejik yol haritasının hazırlamasında yerli danışmanlık firmalarının olmaması

FIRSATLAR

  • Devlet ve şirketler arası işbirliği
  • Türkiye malı imajının giderek artması
  • Türk iş modeline uygun olması
  • Ekonominin temelinin sağlam olması
  • Dış ülkelerin “Turquality” Türk markasını tanıması

TEHDİTLER

  • Bir iş modeli olarak değil, sadece teşvik olarak görülmesi
  • Bazı üniversitelerle sınırlı kalıp, bir çok üniversite müfradatına girip, derslerine entegre etmemesi
  • Denetimin ve stratejik yol haritasının hazırlamasında yerli danışmanlık firmalarının olmaması

2023 yılında Turquality vizyonu sizce nasıl olmalı?

2006/4 sayılı tebliğ kapsamında 168 firmanın 179 markası Turquality Destek Programı’nda, 109 firmanın 110 markası Marka Destek Programı’ndan faydalanıyor. 2015/9 sayılı karar kapsamında 18 firmanın 18 markası Turquality Destek Programı’nda, 15 firmanın 15 markası Marka Destek Programı’ndan faydalanıyor. 2023’de bu markalar arasında 10 marka seçilmeli ve tüm Türkiye bu markaların dünya markası olması için destek vermeli. Bir ülkenin toplam markalarının değeri ne kadar yüksek ise o ülke o kadar güçlü olur. Ayrıca SWOT analizinde iyileştirilmesi gereken alanların 2020’de ele alınması gerekir.

“2019’U BOL ÖDÜL VE YÜKSEK BAŞARILARLA KAPATIYORUZ

  • Kendi şirketiniz ve sektörünüz için 2019 yılı nasıl geçti? 2020 yılına yönelik yatırım planlarınız ve ihracat hedefleriniz hakkında bilgi verir misiniz?

2020 yılında Türk işadamlarını Toronto ve Londra’ya götürerek, ihracat ve işbirliği fırsatları sağlamalarına öncülük edeceğiz. 2019’u bol ödül ve yüksek başarılarla kapatıyoruz. İlerlemek için hızlı olmak gereken bir arenadayız. Bu yıl hedeflediklerimize ulaştığımız hızlı ve sağlam adımlarla ilerlediğimiz bir yıl oldu. Progroup ailesi olarak stratejik, yönetsel ve sektörel gelişmeler karışışında firmaları hazırlamaya ve rehberlik etmeye devam edeceğiz.  Bunun için gerekli olan uzmanlık alanlarını bünyemizde barındırıyoruz.

Ayrıca milli ve yerli markalarımızın dünyaya açılması için gerek markalaşma, gerek Turquality gibi iş modelleri konusunda rehber olmaya, çalıştığımız işletmelerdeki personelin yetenek ve donanımlarını artırmaya; daha çok çalışan, işlerini aksatmayan, iş disiplini yüksek personeller olarak yetiştirmeye devam edeceğiz. Diğer yeni markamız ‘BIGONE’. Bu markamızda birçok danışmanlık firmasını ekosistem ile bir araya getirip, belirlediğimiz hedef pazarlara açılacağız. Ayrıca yönetim teorisi üreten, sosyolog, psikolog, matematik, fizik, mühendis, sanatçı, tıp ve iş alanında bilim insanı ve profesyonel bir ekip oluşturduk. Bunlarla ilgili yönetim teorileri üretip, uygulamaya koyacağız.

Çalıştığımız şirketlerin ulusal ve uluslararası ticaretini artırmaları için yeni iş modelleri geliştirmeye devam edeceğiz ve şirketler arası ekosistemi oluşturmaya devam edeceğiz. Bugüne kadar 45 firmanın Turquality ve Marka kapsamına girmesi için rehberlik ettik. Çok şükür bu firmalarda ulusal ve uluslararası ciddi değer artışları oldu. Kendilerine çok teşekkür ediyorum. Onlar da bu çalışmalarımızdan dolayı çok memnunlar ve hala rehberlik etmeye devam ediyoruz. Yerli ve milli ‘Ülke Menfaati’ ve ‘İş Milliyetçiliği’ bilinciyle Türkiye menfaatine düşünen tüm insanların yanında olacağız. Hedefimiz Progroup ve alt markalarını dünyada ‘Türk Yönetim Danışmanlık’ markası yapmak.

“TEMEL ÖNCELİĞİMİZ İNSANA YATIRIM”

  • 2023 yılına yönelik yatırım planlarınız, hedefleriniz ve öngörüleriniz nelerdir?

2023 yılında ihracat birim kilogram fiyatının 4,5 dolar olmasını hedefliyoruz. Planlarımızı ve çalışmalarımızı bu yönde yapıyoruz. Bunu yapabilmek için daha çok işletmenin daha çok ihracat yapması şart ve bunu sağlamak için bütün kanallardan yararlanarak çok çalışmalıyız. Ülke ekonomimiz için çalışıyor ve bundan çok daha fazlasını yapabileceğimizi öngörüyoruz, çünkü bu kaynaklara sahibiz. Gelecek tüm yıllardaki hedeflerimiz için şunu söyleyebilirim ki ‘ileri daima ileri’.

İşletmeler her geçen yıl Turquality’nin önemini, başardığımız sonuçları görerek, daha iyi anlıyorlar. Bu yüzden her geçen yıl daha fazla çalışacağız. Ben istiyorum ki tüm dünyanın bildiği Türk markaları çoğalsın, global pazarın en büyük markaları Türk markaları olsun. Neden olmasın? Bu konuda çok yol aldık ve alacağız, yeter ki işletmelerin vizyonu geniş olsun.

Ülkemizde Turquality desteği almayan firmaların kilogram başına ihracat rakamları 1,3 dolar civarında. Aynı rakam Turquality destek alan firmalarda ise ortalama 4,5 dolar civarında. Bugün ihracat birim kg. 4,5 Dolar olsaydı 2023 hedefimizi aşmıştık. Progroup ailesi olarak kaynak ve kabiliyetimizi ‘sürekli güncel’ tutabilmek için insana yatırım temel önceliğimiz. En büyük yatırımımızı daima insana ve araç olarak da teknolojiye yapıyoruz. İnsan öncelikli çünkü yaptığımız işin en kıymetli öğesi insan. Tüm ekibimizin kişisel gelişimlerine katkı sağlayacak birçok projeyi hayata geçirmiş bir şirket olarak ihtiyaç duyduğumuz tüm alanlarda mesleklerinin iyisi olan veya iyisi olma yolunda hedefi olan kişiler ile çalışmayı tercih ediyoruz. Günün gerektirdiği teknolojik altyapıya erişmek için de yaptığımız önemli yatırımlarımız bulunuyor. Ülkemize değer katmak, ihracatımızı artırmak ve markalarımızın yurtdışı bilinirliklerini artırmak için kendimize ve şirketimize sürekli yatırım yapıyoruz.