ÖZEL RÖPORTAJ: ALİ KARABAŞ

Kuruluş tarihi 1996’ya dayanan Taha Kargo, sektörde 25. yılını kutluyor. Lojistik sektörünün önemli firmaları arasında yer alan Taha Kargo, çeyrek asırlık tecrübesiyle Türkiye ile Irak arasındaki ticaret hacminde önemli bir payı elinde bulunduruyor. Aynı zamanda DEİK Türkiye-Irak İş Konseyi Başkanı da olan Taha Kargo Yönetim Kurulu Başkanı Emin Taha, Türkiye ile Irak arasındaki ticari ilişkileri ve Taha Kargo olarak verdikleri hizmetleri Ekovitrin’e anlattı. Emin Bey öncelikle Türkiye ile Irak arasındaki ilişkilerden başlayalım. İki ülke arasındaki ilişkiler ne durumda? Irak piyasası bildiğiniz gibi Türkiye için çok önemli. Geçtiğimiz yıl pandemi sürecine rağmen Haziran ayından sonra yani yılın ikinci yarısında ihracatımız arttı. Ben bu yıl artışın devam edeceğini, Iraklı tüccarların bizden daha fazla mal alacağını öngörüyorum. Petrol varil fiyatı 45 dolardan 75 dolar seviyelerine çıktı. Yani Irak vatandaşlarının geliri artacak ve tüketim oranı yükselecek. Dolayısıyla bizim de ihracatımız artacak. Türk ürünleri çok fazla rağbet görüyor. Türk ürünlerinden sonra diğer ülkelerin malları geliyor. Bunun avantajını yakalamış durumdayız, bunu değerlendirmemiz gerektiği kanaatindeyim. Yani daha kaliteli ürün üretmemiz gerekiyor. Bunları başarabilirsek Irak’a daha fazla ürün satabiliriz.

“TİCARİ İLİŞKİLERİ ARTIRMA ÇABASINDAYIZ”

Türkiye ve Irak ilişkilerine rakamsal olarak baktığımızda karşımıza nasıl bir tablo çıkıyor? 2013 yılında ihracatımız ikinci sıradaydı. Ama şu anda 4 ve 5’nci sıralara çıktı. Tabi bu da gayet normal, çünkü Irak, terör örgütlerinin işgaline uğradı ve uzun yıllar savaş ortamı olunca ister istemez bu durum ekonomiye yansıdı. Bizim de ihracatımız biraz düştü ama eminim ki bu yılın sonuna doğru bu durum değişecek. Irak ile şu anda ticari ilişkilerimiz gelişme aşamasında. Iraklı insanlar Türkiye’ye gelmeye ve bizden mal almaya çalışıyorlar. Türkiye’den gayrimenkul alımında Iraklılar önemli bir yer tutuyor. İran vatandaşları ikinci sırada, daha sonra Rus vatandaşları bunu takip ediyor. DEİK Türkiye-Irak İş Konseyi Başkanlığı olarak Irak’ta ikili görüşmelerimizi sürdürüyoruz ve ekonomik ilişkilerimizi nasıl daha yüksek seviyelere çıkartabiliriz, bunun altyapılarını oluşturmaya çalışıyoruz. Bildiğiniz gibi geçtiğimiz yıl 17 Aralık’ta Irak Başbakanı büyük bir heyetle Türkiye’yi ziyaret etti. Türkiye-Irak İş Konseyi olarak ikili görüşmelerimiz de oldu ve biz kendilerinden mevcut sıkıntıların giderilmesini talep ettik. Bunun neticesini biz takip ediyoruz. Daha sonra biz de onlardan bir görüşme talep ettik, onlar da onay verdiler, yakın zamanda Bağdat’a giderek temaslarda bulunacağız. Bu temaslar sonucunda daha fazla yatırım yapmayı ve müteahhitlik işi almayı hedefliyoruz. 

“20 MİLYAR DOLAR İHRACAT ZOR DEĞİL”

Daha önceki röportajlarımızda Irak’a 10 milyar dolarlık ihracatın yakalanabileceğini söylemiştiniz. Şu anda hedef nedir? Aslında bizim hedefimiz Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın söylediği gibi 20 milyar dolarlık ihracat ve bu da çok zor değil. Olağanüstü bir durum olmazsa ticaret hacmimizi yakın zamanda 10 milyar dolardan 20 milyar dolara çıkartmayı hedefliyoruz. Irak’a ihracatın artması noktasında iki ülke arasında neler yapılabilir? Konuyla ilgili beklentileriniz ve talepleriniz nelerdir? İlk önce sınırlarımızın önünün açılması gerekiyor. Türk plakalı bir TIR Irak’a giriş yaptığı zaman Irak’ın en güney noktasına kadar devam edebilmeli. Bunu Irak Başbakanı’na da arz ettik. Kendisi de bunu olumlu karşıladı, bu en önemli konulardan bir tanesi. İkinci olarak Irak tarafında ürünlerimize konulan yüksek ithalat bedelleri var. Onların amacı yerli üretimi güçlendirmek, ama bunu kendileri de gördüler ki bu kararlar şu anda yanlış. Bizim onlara önerdiğimiz çözüm şu; Biz Türk iş dünyası olarak Iraklı iş insanlarıyla ortaklık kuralım dedik, fabrikaları beraber kuralım dedik, gerekirse Irak’ta üretim yapalım dedik. Bu şekilde onlara tecrübemizi aktarmış olacağız. Biliyorsunuz şu anda Irak’ta kalifiye eleman sıkıntısı var, yani üretim ve sanayi anlamında ihtiyaçları sözkonusu. Enerji Irak’ta çok pahalı. Güçlü bir finans ve bankacılık sektörlerine sahip değiller. Bizim bankalarımızın Irak’ta sayılarının artması lazım. Mesela Musul çok önemli bir kent, 5 milyon nüfusa sahip. Oradaki imar için çok önemli miktarlarda paraya ihtiyaçları var, bizim Türk bankalarının o bölgede bulunmasının büyük faydası var. Bunun aynı zamanda ihracatımızın artmasında önemli katkıları olacak. Bunların dışında ziyaretlerin, ticaret forumlarının, konferansların ve fuarların yapılması gerekiyor. Bağdat’taki fuarlarda Türk markalarının yer alması oldukça önemli. Irak’ın her noktasına ulaşabiliyor olmamız gerekiyor.

“TAHA KARGO OLARAK VAR GÜCÜMÜZLE YENİDEN HAREKETE GEÇTİK”

Siz aynı zamanda başarılı bir iş insanısınız. Taha Kargo yönetim kurulu başkanlığını yürütüyorsunuz. Son dönemde işleriniz nasıl gidiyor? Kısa bir süre durgunluktan sonra Taha Kargo olarak yeniden Irak’ın bütün şehirlerine taşımacılık yapmaya başladık. Var gücümüzle yeniden harekete geçtik ve gümrük çıkışlarımız, ihracatımız başlamış durumda. Buna ek olarak sadece Türkiye’den değil Avrupa ülkelerinden de komşumuz Irak’a ürünler gidiyor. Biz bu anlamda onlara lojistik desteği veriyoruz. Hava, kara ve denizden lojistik faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Biz Taha Kargo olarak Suudi Arabistan Hava Yolları’nın genel satış acentesiyiz. Tabi bu hava kargo ayağında geçerli, o hizmetimiz devam ediyor. İstanbul Havalimanı’ndan Cidde ve Riyad’a yük taşımacılığı devam ediyor. Suudi Arabistan üzerinden de Afrika ülkelerine dağıtım yapıyoruz. Önümüzdeki dönemde yine Arap olan Kuzey Afrika ülkelerine, Libya Cezayir ve Tunus gibi ülkelere de sevkiyatımız devam edecek.

“SEKTÖRDE 25 YILIMIZI DOLDURDUK”

Taha Kargo’yu sektördeki diğer firmalardan farklı kılan özellikler nelerdir? Müşteriler neden Taha Kargo’yu tercih etmeli? Taha Kargo olarak kuruluş tarihimiz 1996. Sektörde 25 yılımızı doldurduk, bu çeyrek asır demek oluyor. Uzun yıllar boyunca aynı kalitede ve güçlü bir altyapı sistemi ile müşterimize verdiğimiz hizmet kalitesinden dolayı bizi tercih ediyorlar. Müşterilerimiz gönderdikleri kargonun takibini çok rahatlıkla yapabiliyorlar. Irak’ın birçok noktasında ofislerimizin olması sayesinde müşterimizin ayağına hizmeti götürdüğümüz için hem Türkiye’de hem de Irak’ta müşterilerimiz bize güven duyuyor. Müşterilerimiz bize güven duyduğu sürece bizi tercih etmeye devam ediyorlar. ‘Müşteri her zaman haklıdır, müşteri başımızın tacıdır’ diyoruz, elimizden gelenin fazlasını, hizmetlerimizi sürekli yenileyerek müşterilerimizin memnuniyetlerini kazanmaya çalışıyoruz. Türkiye’nin birçok noktasında şubelerimiz bulunuyor. İstanbul başta olmak üzere Ankara-Konya-Gaziantep-Adana şubelerimizi açtık. Yakın zamanda Kayseri-Samsun-Bursa-Mersin şubelerimizi de hizmete açacağız. Türkiye’nin ihracatında ne kadar katkımız olursa bizim için o kadar güzel. Son olarak şunu söylemek istiyorum, biz Türk işadamları olarak Irak’tan vazgeçemeyiz, iş yapmak isteyen iş insanları bize gelsinler. Biz Türkiye-Irak İş Konseyi olarak kendilerine her zaman sahip çıkacağız, onlara destek vereceğiz. Irak, bizim komşu ülkemiz, petrol zengini bir ülke, o piyasa bize her zaman lazım, yani Türk iş insanları çekinmesinler, korkmasınlar.