“Covid-19’a yakalanmamak için herkes güvenli liman aradı. Yurtdışında ikamet edenlerin bir kısmı belki yüzde 10’u şatafatlı hayatının riske girdiğini gördü. Hemen doyduğunuz değil, doğduğunuz ülkeye kapağı attınız. Şimdi sosyal medyadaki hesaplarınızdan maske üzerinden yaptığınız eleştirileri görüyorum.”

Yurtdışında yaşayan, şatafatlı mağazalar, fabrikalar, sosyal mekanlar açan bay- bayan Türk girişimciler, öğrenciler, geçici görevlerle şirketlerimiz tarafından yurtdışında istihdam edilenler, hepimiz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyız. Bu ülke hepimizin ortak kaderi paylaştığı vatanımız. Aşağıdaki sözlerim tabi ki hepiniz için değil. Anlayan anlayacak. Anlamayan  anlamasın zaten... Öncelikle biz sizlerle hep gurur duyduk. Sizleri, yaşadığınız ülkelerde Türk lobisinin, Türk diasporasının birer uç beyi olarak gördük. Ancak ne zaman ki koronavirüs salgını dünyayı sardı. Sizlerden bir kısmı, kendini elit sınıf olarak görenler de dahil, herkes canını düşünmeye başladı. Dünyanın her yerinde her ırktan insan aynı korkuyu yaşamaya başladı. Biz de yaşıyoruz. Covid-19’a yakalanmamak için önerilen tedbirleri alıyoruz. Herkes güvenli liman aradı. Yurtdışında ikamet edenlerin bir kısmı belki yüzde 10’u şatafatlı hayatının riske girdiğini gördü. Hemen doyduğu değil, doğduğu ülkeye kapağı attı. Şimdi  sosyal medyadaki hesaplarınızdan maske üzerinden yaptığınız eleştirileri görüyorum. Birçoğunuzu tanıyoruz.

1,5 TL’LİK MASKE İÇİN ÜLKEMİZİ ELEŞTİRMEYİN

Yapmayın. Bu kadar basit duruma düşmeyin. Bir saygınlığınız var. Ona göre davranın. Çok şey istiyorsanız, yaşadığınız Avrupa ülkelerine, Amerika’ya, Afrika ülkelerine ve Asya’daki evlerinize dönebilirsiniz. Vergi ödediğiniz o ülkeler size baksın. 1.5 TL’lik maske üzerinden ülkemizi kamuoyunda sosyal medya hesaplarınızdan eleştirmeyin. Dost var düşman var. Bugünler geçer, söz uçar yazı kalır. Bu ülkenin ekmeğini yediniz. Eğitiminizin bir kısmını ya da tamamını aldınız. Başınız sıkışınca koşup sığındığınız bu ülke olmasa ne yapardınız? İngiltere’de, İtalya’da, Fransa’da, Almanya’da, Romanya’da, Rusya’da… Size maske veren mi olurdu? İngiltere’de, Fransa’da, ABD’de yaşayan tanıdıklarım parayla bile maske ve dezenfekte ürün bulamadıklarını yazıyor ve söylüyorlar. Her yıl milyonlarca vergi ödediğiniz o ülkeler size sahip çıktı mı? Çıkar mı? ‘Gitmeyin, biz sizin için tedbir aldık’ dediler mi? Türkiye gibi dünyanın bir çok ülkesindeki vatandaşlarını uçak göndererek memleketine getiren başka bir ülke var mı?

PEKİ SİZE NE OLUYOR?

Bakın Antalya’ya tatil için gelen ve ülkelerine dönemeyen hatta yiyecek alacak paraları kalmayan Rus vatandaşları ülkelerine ve Putin’e tek laf etmiyor. Edemiyor? Eleştirmiyor. Neden? Ülkesini düşünüyor, ülkesini seviyor. Güçlü ülke imajımıza zarar vermeyelim diye düşünüyorlar. Ya Avrupa’ya özgürlük sunan Almanlar, kendilerine uçak göndermeyen Merkel’e ve Alman hükümetine tek laf, tek söz söylediler mi? Siz duydunuz mu? Peki, size ne oluyor? Şimdi bütün dünya bir salgına karşı mücadele veriyor. Birçoğunuzun, İstanbul’un elit semtlerinde, Ege’de, Akdeniz’de, Karadeniz’de ve Anadolu’nun çeşitli illerinde çok değerli mülkleriniz var. Fakirlik edebiyatı hiç yakışmıyor. Maske gelse bile, sırf eğlence olsun diye ‘maskem gelmedi’ gibi basit cümleler, ya da ‘ikinci parti maskem geldi’ gibi paylaşımlar hiç hoş değil. Allah bu milleti tekrar birlik, beraberlik ve ay yıldızlı bayrağımız altında bir araya getirsin. Birlikten güç doğar. Dünya’nın süper güçleri bile Türkiye’den medet umar, yardım talep eder. Bugün itibariyle Türkiye 60 ülkeye sağlık malzemesi yardımı yaptı. 80 ülke yardım talep etti. Bunu unutmayalım. Ayrılık ve ayrımcılık felakettir. Sağlıklı günler dilerim. Herkes kendi dünyasında mutlu ve huzurlu yaşasın.