Manisa’nın Salihli ilçesine bağlı Gökeyüp Mahallesi sakinleri, yaklaşık 600 yıldan bu yana geçimlerini ilkel yöntemlerle yaptıkları çömlekten sağlıyor. Mahallenin kadınları büyük emeklerle yaptıkları çömlekleri pişirdikten sonra tüccarlara satıyor.

Salihli ilçesine bağlı Gökeyüp Mahallesi kadınları nesilden nesile yüzlerce yıldır geçimlerini ilkel çömlekçilikle sağlıyor. Mahallede en az 600 yıl önce başladığı bilinen çömlekçilik yüzlerce yıldır formunu kaybetmeden aynı yöntemle yapılmaya devam ediliyor. Mahallenin erkekleri tarafından volkanik olduğu düşünülen arazilerden toplanan kayalar evlerde öğütülerek toz haline getiriliyor. Bölgedeki yataklardan çıkarılan kil ile karıştırılan bu kaya tozları çamur halini alıyor. Evlerin avlularında kurulan tezgahların başına geçen mahalle kadınları ise elleriyle şekil verdikleri çamurları çömleğe dönüştürüyor. Son şeklini alan çömlekler ise önce güneşte kurutulmaya bırakılıyor, ardından da mahallenin sokaklarında odun ateşinde pişiriliyor. Kullanıma hazır hale gelen çömlekler bölgeye gelen tüccarlar tarafından satın alınıyor. Mesleği kayınvalidesinden öğrendiğini ve 20 yaşından beri çömlekçilik yaptığı belirten Hanife Öncü, “40 senedir çömlekçilik yapıyorum. Toprağı ıslattıktan sonra hamur haline getiriyoruz sonra da oturup yapıyoruz. Alıcılar bizden ucuza almak istiyor. Biz de bir şey kazanamıyoruz. Malzemesi de pahalı” diye konuştu.

“Gençler artık buna heves etmiyor, ‘pis zanaat’ diyor”

16 yaşından beri çömlek yaptığını belirten 85 yaşındaki Rahime Öncü, gençlerin artık çömlek işini yapmadığını söyledi. Öncü, “Benim annem Kulalıydı ondan öğrendim. Çömlek yapmak zor. Her insan yapamaz. Gençlerden yapan hiç kalmadı artık. Gençler artık buna heves etmiyor, ‘pis zanaat’ diyor. 3 tane gelinim var. Gelinlerime öğrettim. 85 yaşındayım ama hala çömlek yapıyorum. Mesleğim bana zevkli geliyor. Küçüklüğümden beri alışkın olduğumdan çömlek yapıyorum” dedi.

Çömlek yapmaya 14 yıl önce başladığını belirten Hafize Yılmaz ise, “Başka bir iş yapmıyorum. Oturduğum yerden çömlek yaparak geçimimi sağlıyorum. 14 yıl önce başladım. Toprağını öğütüyoruz ardından ıslatıyoruz, yoğurduktan sonra da bu hale getiriyoruz. Yapmak zor değil, eğlenceli ama çamurunu kardıktan sonra oturduğun yerden çömlek yapılabiliyor. 3-4 defa elden geçiyor. Odununu, toprağını parayla alıyoruz. Dışarıda başka işlere gidemediğim için çömlekçilik yapıyorum” ifadelerini kullandı.

Çömlekte pişen yemek daha lezzetli

Çömlekte pişirilen yemeklerin daha lezzetli olduğunu belirten Raşit Aydoğan da, “Biraz işçiliği, yapımı zor. Biraz eziyetli bir meslek. Bir fasulye, bamya yapacaksın, lezzetinden yiyemezsin. Et yemeği de çok lezzetli oluyor. Etiyle kemiği güveçte ayrılır. Şu anda burada 10 liradan satıyoruz. Dışarıda biraz daha yüksek fiyatlar” dedi.

600 yıl öncesine kadar tarihi dayandığı bilinen çömlekçilik mesleği ise sadece mahallenin yaşlılarına kaldı. Gençlerin çömlekçilik mesleğini yapmak istemediğini belirten mahallenin yaşlıları, mesleğin yok olacağından endişeli.