Dr. Cengiz Şişman moderatörlüğünde seçkin akademisyenlerlerin konuk edileceği ve Osmanlı İmparatorluğu’ndaki bürokratlardan bilginlere, bilim insanlarından sufilere önemli bir kesimin sosyal hayatı üzerine yapılacak programlar tarih meraklılarını bir araya getiriyor. 

Bu önemli kişilerin kim oldukları, günlük yaşamlarında ne yaptıkları ve neye inandıkları ayrıca  toplumun diğer kesimleriyle ilişkilerini gündeme taşıyan program serisi kapsamında ilk olarak Dr. John Curry ve Dr. Cengiz Şişman tarafından Osmanlı İmparatorluğu döneminde de çokça görülen sufiler konuşuldu.

Washington DC'deki Yunus Emre Enstitüsü, Osmanlı İmparatorluğu’ndaki sufizm mirasını tartışmak için Dr. John Curry ve Dr. Cengiz Şişman'ı bir çevrim içi seminerde ağırladı. Sufiler ve Osmanlı kültürü üzerindeki etkileri hakkında bilgilerin paylaşıldığı çevrim içi konferansa 200'den fazla konuk katıldı. Konferansın moderatörlüğünü Osmanlı kültürü alimi Dr. Şişman yaptı ve Osmanlı İmparatorluğu'ndaki dini inançlar konusunda uzman olan Dr. Curry'nin araştırmasını sergiledi. 

Dr. Şişman, bu dizinin, sosyal ve tarihsel bağlamlarında insanlarla ilgili son haberleri okumaktan ilham aldığını açıklayarak sözlerine başladı. Geleneksel tarih anlatımının yanı sıra insanların ve bireylerin hayat hikâyesini anlatmak istediğini belirten Dr. Şişman, ayrıca insan olmanın ne anlama geldiğinin tümellerini açıkladı. 

Etkinlikte Dr. Curry bir sufiyi neyin tanımladığını ve uygulamalarının nasıl geliştirildiğini katılımcılara aktardı. Dr. Curry; “Şehirlerde ve kırsal bölgelerde yaşayan ve imparatorluk genelinde oldukça yaygın olan sufiler, Allah sevgisini tanımak ve onurlandırmakla ilgilenen uhrevi kişilerdi. Tasavvuf, İslami mistisizm geleneği popülerlik kazandıkça Osmanlı İmparatorluğu boyunca da artarak devam etti.” dedi. 

Konukların sufilerle ve tasavvuf geleneği ile ilgili merak ettiklerini de sorduğu programda dinleyicilerden biri söz alarak, sufi cemaatinden bir liderin huzurunda bir törene katılacak kadar şanslı olduğunun bilgisini katılımcılarla paylaştı. Amerikalı bir Hristiyan olarak bunun kendisi için hayatındaki en anlamlı manevi deneyimlerden biri olduğunu dile getirdi. 

Program serisi 12 Mart Cuma günü “Osmanlı Toplumunda Bilim İnsanları” başlıklı söyleşi ile devam edecek.