Samsun Üniversitesi Düşünce ve Sanat Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (DÜSAM), Öteki Buluşmalar 2020 Güz Dönemi kapsamında Dr. Servet Gündoğdu ve Kaan Kurt’un moderatörlüğünde Sevengül Sönmez’i ağırladı.

Online bir platform üzerinden gerçekleştirilen programda “Arşivden Kitaba” başlığı altında yaptığı konuşmayla Sönmez, edebiyat arşivlerinin neden önemli olduğu, bu arşivlerin bize ne söylediği, arşivlerden çıkanlarla ne yapılabileceği, edisyon kritiklerin nasıl hazırlanması gerektiği ve neden gerekli olduğu hakkındaki sunumuyla değerlendirmelerini izleyenlerin dikkatine sundu.

“Edebiyat arşivleri çok yönlü okumalara imkan sağlayan arşivlerdir”

Edebiyat arşivleri ve genel olarak arşivcilik üstüne konuşmaya çalışmanın bir sürü ‘neden yok!’ sorusunu beraberinde getirdiğini ifade ederek sözlerine başlayan Sevengül Sönmez, “Sanki ‘arşiv eşittir bir yokluk’muş hissi var. Tabii, bir sürü bir sürü yere de dayanabilir tarihsel olarak bu bakışı besleyen süreç. O yüzden genel olarak bir yokluk anlatısı değil, daha çok olanları göstermek istiyorum. Neler yapıldığına şöyle bir genel olarak bakmak amacıyla ve bu noktada da örnekler üzerinden yol gösterici bir sunum hazırladım. ‘Bizde arşiv yok. Bizde edebiyat arşivi yok’ diye başlayan bir cümle kurarak başlamak istiyordum. Ama öyle olmadığını sunumu hazırlarken çokça fark ettiğim için bir sürü arşiv örneği üzerine odaklanacak bir sunumum var. ‘Arşivden Kitaba: Edebiyat Arşivleri’ diye bir başlıkla bugün edebiyat arşivi nedir, dünyadan ve Türkiye’den örnekler nelerdir, edebiyat arşivleri ne işe yarar, edebiyat arşivlerinde neler yapılabilir gibi sorulardan ilerlemek istiyorum. Ekranda paylaştığım fotoğraf Marbach arşivinde bir çalışma sırasında çekilmiş fotoğraflardan biri. Bu fotoğrafları Alman edebiyat arşivinden aldım. Edebiyat arşivlerindeki çalışmalar, bir yazardan ya da şairden geriye kalanların edebi malzemeye nasıl bir arka plan oluşturduğunun ortaya çıkartılması ve yayımlanmış eserleriyle eserlerinin müsveddeleri, kişisel mektupları, biriktirdiği gazete, dergi kesikleri, aldığı notlar gibi kişisel arşiv malzemesi arasındaki çift taraflı ilişkinin ortaya koyulmasını sağlar. Arşivler şimdi bir çırpıda sayamasak bile kişisel pek çok malzemeyi içeren kimlikler, raporlar, hastalık kayıtları, özel yazışmalar, mektupların bir parçası olarak daha kişisel notlar, hatta alışveriş listeleri bile sayılabilir, pek çok şeyi kapsar. Dolayısıyla sadece bir edebiyat arşivi değil, aynı zamanda çok yönlü okumalara olanak sağlayan araçlardır bunlar” dedi.

“Arşivler bakmaya çalıştığınız yönde size ipuçları verirler”

Arşivlerin bakış biçimi ve yönüne göre ipuçları verdiğinden bahsederek sözlerini sürdüren Sönmez, “Sunuma eklemeyi külliyen unuttuğum, şimdi fark ettiğim şeylerden biri Yakup Kadri arşivinde karşıma çıkmıştı. Eşi Leman Hanım’ın arşivi de orada olduğu için Leman Hanım’ın dönemin moda dergilerinden kesip çıkarttığı modeller, onları diktireyim diye tuttuğu defterler aslında 1930 ile 1970 arasında dünya modasını anlamak ve tanımak için ilginç bir malzeme olabilir. O yüzden edebiyat arşivleri siz nasıl bakarsanız şekil alabilecek kadar çok çeşitli malzeme barındırabilir. Ki genel olarak bakıldığında şunu söylemeliyim. Arşivler bakmayı bildiğiniz biçimde, bakmaya çalıştığınız yönde size ipuçları verirler. Yani her malzeme türlü çeşitte farklı farklı okunmaya da olanak sağlar. Bir yazarın zihinsel dünyasının gelişimi, yararlandığı düşünsel kaynaklar, etkilendiği edebi eserler, siyasi görüşünün şekillenmesi ve geçirdiği evreler; iktidar, sosyal ve toplumsal meselelere yaklaşımının evrimi ve eserlerine yansımaları; edebiyat anlayışının şekillenmesindeki etkenler ve edebiyat dünyası, yayıncılar, eleştirmenler, diğer yazarlar ve okurlarla ilişkilerinin edebiyatına yansımaları arşivdeki belgeler aracılığıyla araştırılabilir hale gelir. Arşivler sadece yazarların dünyasını açıklamaz; onların yaşadığı ve ürettiği döneme de ışık tutar” şeklinde konuştu.

“Arşivden Kitaba” başlıklı konuşma, dinleyenlerin aktif katılımı, soru ve katkılarıyla sona erdi.