Osmanlı döneminde Saray-ı Amire olarak adlandırılan ve Topkapı Sarayından sonra Osmanlı’nın Anadolu’da yaptırdığı en büyük saray olarak bilinen Manisa Sarayı’ndan günümüze ulaşabilen tek yapı olan Fatih Kulesi’nin restorasyonu başladı. Yaklaşık 2 haftadır devam eden çalışmaları yerinde inceleyen Manisa Valisi Yaşar Karadeniz çalışmalar hakkında bilgi aldı.

Türk Kızılayı Manisa Şubesi ile önceki yıllarda yapılan protokol gereği Manisa Valiliği YİKOB tarafından İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü koordinasyonunda geçekleştirilen Fatih Kulesi restorasyonu geçtiğimiz ay başladı. Vali Yaşar Karadeniz başlayan restorasyon çalışmalarını inceleyerek bilgi aldı. İncelemede Vali Karadeniz’e İl Kültür ve Turizm Müdürü İbrahim Sudak, Türk Kızılayı Manisa Şube Başkanı Selman Keresteci ve yetkililer eşlik etti.

Muhteşem duvarı ortaya çıktı

Fatih Kulesi ve çevresindeki yapılarla ilgili daha önce İhlas Haber Ajansı tarafından yapılan haberle gündeme gelen ve dönemin valisi tarafından kulenin restorasyonunun yapılarak aslına sadık bir şekilde yeniden Manisalılara hizmet edeceğini belirtmesini ardından tarihi yapıda çalışmalar başladı. Tarihi yapının dış cephesini kaplayan kalın sıvaların sökülmesiyle başlayan çalışma sonrası kulenin tarihi dokusu da ortaya çıktı.

Restorasyon çalışması kısa sürede tamamlanacak

Çalışmalarla ilgili bilgi veren İl Kültür ve Turizm Müdürü İbrahim Sudak, “Manisa tarihi için bizi en çok heyecanlandıran çalışmalardan bir tanesi Fatih Kulesi restorasyonudur. Bu çalışmanın içinde bulunmaktan, yapıyı kaplayan kalın sıvaların kaldırılmasına şahit olmaktan, ortaya çıkan muhteşem duvar yapısını görmekten müthiş derecede mutluyuz. Bu yapıyla ilgili hedefimiz restorasyon çalışmalarının kısa sürede aslına uygun bir şekilde tamamlanmasıdır. Daha sonra ise yapının zemin katı Hilali Ahmer - Türk Kızılayı’nı, üst katları ise Saray-ı Amire’yi anlattığımız bir müzeye dönüşecek. Bu çalışma şehrimizin tarihi ile birlikte turizmine de hizmet etmiş olacak. Şimdilik tüm sıvaların sökülme işi tamamlanarak Koruma Kuruluna gerekli raporları verme aşamasına gelinmiştir. Koruma Kurulunun ara kararı sonrasında çalışmalar devam edecektir” dedi.

Türk Kızılayı Manisa Şube Başkanı Selman Keresteci yapılan çalışmalarla ilgili olarak, “Türk Kızılayı Manisa Şubesi olarak bizimde çok heyecanlandığımız bir proje. Bu çalışmayla birlikte yapının etrafındaki diğer alanlarla ilgili de bir çalışma yürütmekteyiz. Tüm bu çalışmalarla birlikte bu alan bir kompleks olarak önümüzdeki yıllarda Manisalılara hizmet vermeye devam edecek. Türk Kızılayı Manisa Şubesi olarak birçok hayır faaliyetinin yanı sıra tarihimizle ilgili bu önemli projenin bir parçası olmaktan da son derece mutlu ve gururluyuz. Şimdiden şehrimize hayırlı olsun” dedi.

Saraydan kalan tek yapı kule

Vali Yaşar Karadeniz ise şunları söyledi: “Şehrimiz Osmanlı döneminde şehzadelerin yetişmiş olduğu bir yer olmasına rağmen bu kimliğe uygun cami, medrese, han, hamam, türbe yapılarının dışında bir yapı maalesef günümüze ulaşmamış. Bir tek istisna dışında, Fatih Kulesi. Tarihi fotoğraflarda kendisini çok net olarak gösteren yapı sonraki yıllarda geçirmiş olduğu değişiklikle farklılaşmış. Fakat yine birçok kurumun ve Kızılay’ın sahip çıkmasıyla en azından yıkılmaktan kurtularak günümüze ulaşmış. Bugünde Valiliğimiz, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı ve Türk Kızılayı Manisa Şubesi girişimleri ile restorasyon çalışmalarına başladık. Yapının restorasyon çalışmalarını tüm ekiplerimiz titizlikle takip ediyor. Çalışmaların tamamlanmasıyla birlikte hem Manisalıların, hem de şehrimizi ziyaret edenlerin istifade edeceği önemli bir eser meydana çıkmış olacak.”

Sarayın tarihçesi

Yıldırım Beyazıt’ın oğlu Süleyman Çelebi’nin (1390) tarihinde başlayan şehzadelerin Manisa’ya gelişleri III. Mehmet’in 1595’te tahta çıkmasına kadar devam ederken, sarayın bu süreçte kısım kısım inşa edildiği öğrenildi. Şehzadelerin sancaklarda eğitim alması geleneğinin kalkmasının ardından Manisa Sarayı Saray-ı Amire yavaş yavaş tahliye edilmeye ve kaybolmaya başlarken, Yunan askerlerinin Manisa’dan çekilirken tüm şehri yakmasıyla birlikte sarayın geriye kalan parçaları da yok olup gitti. Geriye sadece Fatih Kulesi yapısı kalırken, kule farklı zamanlarda onarımlar ve birçok fonksiyonla kullanıldıktan sonra 11 Kasım 1955 tarihinde Maliye Hazinesi tarafından Türkiye Kızılay Cemiyeti Tüzel Kişiliğine verildi ve uzun yıllar Kızılay şubesi olarak hizmet verdi.