Kabri önünde bir bedevinin dua ettiğini görür ve arkasında durup duasını dinlemeye başlar. 

Şöyle dua etmektedir bedevi: 

“Yâ Rabbi! Bu senin Habibin, ben de kulunum.

Şeytan da düşmanın. 

Eğer beni bağışlarsan habibin sevinir, kulun kazanır, düşmanın üzülür.

Beni bağışlamazsan habibin üzülür, düşmanın sevinir, kulun helak olur.

Yarabbi..! Sen habibini üzmekten, düşmanını sevindirmekten,
kulunu helak etmekten daha cömertsin.

Yâ Rabbi! Araplar arasında asil insanlar vefat ettiklerinde kabri başında kölesini azat etme geleneği vardır. 

İşte Alemlerin Efendisi vefat etti.

Kabri başında Beni cehennemden âzât et”.

Bunun üzerine Hz. Ömer avazı çıktığı kadar:

“Ya Rabbi! Bu bedevi’nin senden istediğini ben de istiyorum” diye bağırır.

Sakalı ıslanıncaya kadar hıçkıra hıçkıra ağlar.

Bedevî dayanamaz ve:

Ey Müminlerin Emiri! Sen de mi ağlıyorsun?

Yâ Rabbi..! Sen Merhametlilerin en merhametlisin!

Bizi de, ana-babamızı da, sevdiklerimizi de, üzerimizde hakları olanları da cehennemden âzât et. 

Âmin!.


BİLEREK İNANAN, HAK EDEREK YAŞAYAN, SABIR VE ŞÜKÜR SAHİBİ KULLARINDAN EYLE ALLAHIM.  

CUMAMIZ HAYIRLI, BAYRAMIMIZ HUZURLU VE  SAĞLIKLI OLSUN ALLAHIM...