Dünyada artan enflasyon endişeleri Mayıs ayının genelinde oynaklığa neden oldu. ABD’de Nisan ayı enflasyonu yıllık bazda son 13 yılın en yüksek seviyesinde gerçekleşirken, ABD 10 yıllık tahvil faizinin yüzde 1,70 seviyesine doğru yeniden yükselişine neden olduğunu gözlemledik. Enflasyondaki görünüme rağmen, Fed’in sakin kalması, erken aksiyon almak istememesi ve enflasyonda geçici bir yükseliş beklediklerini ifade etmeleri, piyasaları tedirgin ediyor. Bu nedenle hisse senetlerinde zaman zaman sert çıkışlar olduğunu gözlemledik. Fed sakin kalıyor desek bile Nisan ayında yapılan toplantısının tutanakları, Mayıs ayı içerisinde açıklandı ve tutanaklarda, varlık alımlarına yönelik sinyaller olduğu dikkat çekti. Bazı üyelerin, bu konuda fazla gecikmeden tahvil alım programıyla ilgili konuşmaların başlaması gerektiğini ifade etmeleri, piyasalarda sürprizle karşılandı. Haziran ayında Fed’i yakından izliyor olacağız. 15-16 Haziran tarihlerinde Fed’in toplantısı olacak. Bu toplantısında, Fed’in açıklamaları sonrasında Fed Başkanı Powell’ın konuşması, varlık alımlarına yönelik mesajlar açısından kritik olacaktır. Yeni bir sinyal gelmesi, piyasanın artık Fed’den varlık alım programını azaltmaya ikna olmasını destekleyebilir, ABD 10 yıllık tahvil faizinde yükseliş görebiliriz. Biraz Fed’in söylemlerine bağlı olacaktır. Ayrıca, bu toplantısında, ekonomik projeksiyonlarını da yayınlayacaklar. Özellikle burada büyüme, enflasyon ve noktasal grafiklerde Mart ayından bu yana Fed üyelerinin bakışında bir değişiklik olmuş mu, bunu görüyor olacağız.

FAİZ, EKONOMİNİN TOPARLANMASINA BAĞLI

Faiz konusunda 2022-2023 yılından önce bir aksiyon beklenilmiyor ancak bu durumun biraz ekonominin toparlanmasına bağlı olacağını düşünüyorum. ABD’de Biden hükümeti Ocak ayından bu yana aşılama konusunu iyi yönetmesi ve aşılamanın her yaştan gruba artık ulaşmış olması, işletmelerin açılması ve bazı eyaletlerin tedbirlerini gevşetmesi bununla birlikte açıklanan ABD verilerinin beklentileri karşılamasıyla, ekonomik aktiviteye dair canlanma sinyalleri nedeniyle piyasa Fed konusunda ikna olamıyor. Bu durum gelecek dönem için ekonomik verilerin ön planda olacağını bize gösteriyor. Veriler ne kadar tatmin edici olursa, Fed’in aksiyon alması biraz daha erken olabilir. Türkiye de toparlanma yolunda ilerlemeye devam ediyor. BioNTech-Pfizer, Türkiye’ye ek 60 milyon doz aşı sağlanacağını duyurdu. Bu doğrultuda, toplam anlaşmayı 120 milyon doza çıkardığı görülüyor. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca bu konu hakkında yapmış olduğu açıklamasında, Haziran ayında gelecek 30 milyon BioNTech aşısının, ikinci doz için yedekleme yapılmadan 30 milyon kişiye uygulanacağını ve Haziran ayında 20 yaş üstü herkesin aşılanacağını belirtti. Aşılamada hız kazanılması adına olumlu bir adım. Türkiye 17 Mayıs sonrası kontrollü normalleşmeye geçti ve Haziran ayı itibariyle vaka sayılarının durumuna göre ikinci etaba geçileceği ifade ediliyor. Kademeli bir şekilde tedbirlerin kaldırılması, turizm sezonu açısından biraz daha önemli olacaktır.

30 MİLYON TURİST HEDEFİ

Turizm Bakanı, 30 milyon turist hedefini koruduklarını ifade ediyor. Bazı ülkeler hala Türkiye’yi riskli ülke grubunda tutuyor bu ülkelerinde Türkiye’ye dair söylemlerinin değişmesiyle, Haziran sonrası turizmde hareketlenmenin başlaması, sektörel anlamda da canlanmaları destekleyebilir. Bu beklentiler, vaka sayılarındaki düşüş ve aşılamanın hızlanmasına bağlı olacaktır. Mayıs ayında Bitcoin ile ilgili gelişmelerde piyasaların gündemindeydi. Çin Devlet Konseyi’ne bağlı Finansal İstikrar ve Kalkınma Komitesi açıklamasında, Bitcoin işlemleri ve madenciliğine yönelik kısıtlama çağrısında bulundu. Bu haberin ardından kripto paralardaki düşüş hızlandı ve bu etki borsalar açısından da olumsuz yorumlandı. Haziran ayında da kripto paralarla ilgili haber akışları gündemde olabilir. Avrupa’da Merkez Bankası Başkanı Lagarde, Avrupa’nın ekonomik toparlanma sürecinde olduğunu, ülkenin salgın öncesi GSYIH seviyesine 2022 yılında ulaşabileceğini belirtti. Ekonomik toparlanmayla ilgili belirsizliklerin devam etmesi nedeniyle Bankanın destekleyici politikasına devam edeceğini de yineledi. Küresel anlamda artan enflasyon endişesi konusuyla ilgili olarak ECB olarak 2021 yılında enflasyonda geçici bir yükseliş beklediklerini ifade etti. Mayıs ayında yukarıda değinmeye çalıştığım konuları izledik ve zaman zaman küresel piyasalarda etkilerini de gördük. Haziran ayında da aynı konuları konuşmaya devam edeceğiz sonuçta bitmiş değiller. Türkiye’nin normalleşme adımları, Fed’in söylemleri ve Avrupa’da kademeli bir şekilde toparlanma sinyalleri gelse bile ekonomik verilere yansıması ne derece güçlü olacak, bu açıdan izlenmeli.

PİYASALARDA NASIL BİR FİYATLAMA BEKLENİYOR?

Borsa İstanbul Mayıs ayının genelini 1400 puan üzerinde geçirmeye çalıştı. Satışlarda sınırlı kaldı ancak yükselişinde özellikle 1460 seviyesinin üzerinde zorlandığını gözlemledik. Yurtiçi piyasalar açısından aslında yeni bir gelişme bulunmuyor. Yabancı ilgisizliği sürüyor, jeopolitik riskler zaman zaman baskı yaratabiliyor ve küresel anlamda risk iştahının zayıf kalması, iç piyasayı da olumsuz etkiliyor. Haziran ayında, öncelikle Türkiye’nin normalleşme takvimi önemli olacak, turizm ve havacılık sektörleri açısından. Türkiye normale döndükçe, turist girişlerinin artış kaydetmesi ve aynı zamanda ulaştırmada kayıpların hızlı bir şekilde telafi edilmesi beklenebilir. Yabancı konusunda kısa vadede pek iyimser değilim ki piyasada aynı görüşte. Bu nedenle Haziran ayı içerisinde de yabancı girişlerinin zayıf devam etmesi beklenebilir bu da Borsada belli dirençlerin üzerinde ısrarcı seyrini zorlaştırabilir. Sadece içeriyi değil dışarıyı da unutmamak gerekiyor. ABD borsaları, Mayıs ayı içerisinde de rekor seviyeler test etmişti ancak tahvildeki yükseliş ve bazen salgınla ilgili endişeler, satışları kısa soluklu tetikledi. Haziran ayında Fed ve ABD verilerinin borsaların seyrinde belirleyici olacağını düşünüyorum. Olası bir durum olmadıkça ABD borsalarındaki iyimser tablonun, Haziran ayı içinde korunmasını bekliyorum. Haziran ayında Fed’den tahvil alım programına yönelik net ve yeni bir sinyal pek öngörmemekteyim ancak yılın sonlarına doğru bu konuda bir adım gelebilir, düşüncesindeyim. Dolayısıyla Fed’in bu ayda piyasaları desteklemeye devam edeceğini söyleyebiliriz. Emtialarda oynaklık oldukça hızlı. Mayıs ayında da yukarı yönlü tepkiler izlendi. Altın yatırımcısı, 1900$ üzeri seyirler korundukça, altının yükselişini sürdürmesini bekleyebilirsiniz. Dolar ve ABD 10 yıllık tahvil faizindeki görünüm kritik. Dolardan ziyade ABD 10 yıllık tahvil faizinde bir yükseliş beklentisi hala sürüyor bu da zaman zaman emtiaların yükseliş hızını törpüleyebilir. Ancak tahvildeki kalıcı bir yükseliş olmadıkça ons altında da 1865$ altında güçlü bir görünüm oluşmayabilir ve bu da yükselişin devam etmesini destekleyebilir. Piyasada likidite bol olduğu için emtialar için kısa vadede görünüm hala pozitif.