Hatay’ın merkez ilçesi Antakya’da dededen, babaya, babadan kendisine kalan asırlık sandıkçı dükkanını işleten Mehmet Şükrü Buğdaycıgıl, bu dükkandan ilham alarak yazdığı şiirlerini bir kitapta topladı.

Antakya’nın tarihi Uzun Çarşısında bulunan el işçiliği sandıkçı, tahta malzemeler dükkanından geçimini sağlayan Şükrü Buğdaycıgıl, bu işletmenin 100 yıla aşkın 3 kuşaktır devam etttiğini, buradaki tahta kokularından ve manevi duygulardan beslenerek şiir kitabı çıkartığını aktardı.

Bu mesleğin geleneklerden gelerek devam ettiğini belirten Buğdaycıgil, “Biz bu çarşıda 3. kuşağız. Deden toruna kalan, atalarımızın isimlerinin devam etmesi hususunda yaptığımız bir meslek. Bizim için buranın maddi kısmından çok, manevi değeri önemli” dedi.

Şiir yazmaya başlama nedenini de anlatan Buğdaycıgil, “İnsanların sıkıntılarını, kendi sıkıntılarıymış gibi önemsediğimden dolayı bu sıkıntıları ve ruh hallerini kaleme döktüm ve devam ettim. Bir mutlu güne, bir şehit haberine, bir ekmeğini çöpten toplayan kişiye ve daha birçok olaya karşı duygusallığımı yazarlığımla birleştiriyorum. Burada ağaç kokusu içerisinde, zaman zaman kendimizi dinleme ve yalnız kalma noktasında oturup çarşıdan geçen kişinin sıkıntısını veya sevincini gözlemleyerek kaleme döküyorum" diye konuştu.

Mehmet Şükrü Buğdaycıgil, “Sevindiğim zaman, üzüldüğüm zaman ve ruh halimde yazdığım şiirlerden kendimi geliştirerek yaklaşık 900 tane eserim oldu. İlk kitabımı çıkardım ancak daha fazla kitap çıkaracak kadar da şiirlerim mevcut” dedi.