Müzik öğretmenliği yapan 36 yaşındaki Yılmaz Giriş, hem ailesinde çok sayıda kalp hastası bulunması hem de damarlarındaki ciddi darlık nedeniyle Giresun’dan İzmir’e gelerek “meme altı bypass” ameliyatı oldu. Göğüs kemiği kesilerek yapılan açık yöntemin aksine meme altından girilerek yapılan operasyondan birkaç gün sonra gitarını eline alan Giriş, doktoruna gitar çalıp teşekkür etti.

Giresun’da müzik öğretmenliği yapan 36 yaşındaki Yılmaz Giriş, göğüs ve sırt ağrısı nedeniyle hastaneye başvurdu. Ailesinde çok sayıda kişide kalp rahatsızlığı öyküsü olan Giriş’in damarlarında ciddi darlık tespit edildi, bypass yapılması gerektiği söylendi. Amcasının klasik yöntemle bypass ameliyatı olduktan sonra uzun sayılabilecek bir sürede normal hayatına döndüğünü belirten Giriş, internet üzerinden yaptığı araştırma ile “meme altı bypass” ameliyatı olmaya karar verdi. Meme altı bypass ile çok daha kısa sürede müziğe geri dönebileceğini öğrenen Giriş, soluğu İzmir’de aldı. İzmir Kent Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Cüneyt Narin tarafından ameliyata alınan müzik öğretmeni, meme altından girilerek bypass oldu. Ameliyattan birkaç gün sonra gitarını eline alabilen genç adam, doktoruna gitar çalarak teşekkürlerini iletti.

Aile öyküsünde kalp rahatsızlıkları vardı

Hem anne hem de baba tarafında kalp rahatsızlığı olan akrabalarının olduğunu söyleyen Giriş, “Benim beş amcam var. Biri bu sebepten rahmetli oldu. En büyük amcam bypass ameliyatı geçirdi. Bir küçük amcam kalp krizi geçirdi ve stent takıldı. Onun oğlu kalp krizi geçirdi ve stent takıldı. Babaannemi de kalp rahatsızlıkları sebebiyle kaybettik. Anne tarafında da ikinci dereceden akrabalarımda iki kez kalp krizi vak’aları yaşandı ve stentler takıldı. Beni bu durum çok uzun süredir korkutuyordu. Sırtta ve göğüste zaman zaman ağrılar hissediyordum. Merdiven çıkarken fazlasıyla yoruluyordum. Yani hayatı yarım yaşamaya başladığımı hissediyordum. Kolesterol değerlerim de yüksek çıkınca anjiyo oldum ve bypass önerildi” dedi.

“Ameliyat olmamışım gibi hissediyorum”

Bypass ameliyatı konusunda endişelerinin olduğunu belirten Giriş, “Bypass yapılması gerektiğini ilk duyduğumda çok ağır bir psikolojiye sürüklendim. Günlerce ağladım. Bu yaşta göğüs kemiğinin açılması fikri beni korkutmuştu. Büyük amcam ameliyattan sonra normal hayatına dönüş için uzun süre çaba harcamıştı. Bu duruma tanık olunca çok korktum. Hayatımın geri kalanını vücudumda izle yaşamak da istemiyordum. Daha sonra meme altı bypass yöntemini öğrendim. İzmir Kent Hastanesine başvurup doktorumla konuştuğumda kafamdaki sorulara cevap buldum ve kalp krizi riskinden kurtulmak için ameliyat olmak istedim. Ben müzik öğretmeni olduğum için çalgıdan çok uzakta yaşayamam. Ameliyattan bir gün sonra yoğun bakımdan çıktım ve birkaç gün içerisinde gitarı elime alabildim. Kendimi neredeyse ameliyat olmamışım gibi hissediyorum. Bazen unutup ameliyat olmamışım gibi davranışlar sergileyebiliyorum” diye konuştu.

“Çok sık yapılan bir operasyon değil”

İzmir Kent Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Cüneyt Narin de, tedavi süreci ile ilgili şunları söyledi: “Hastamızın, aileden gelen bir kolesterol yüksekliği hastalığı bulunuyordu. Ayrıca erken yaşta kalp rahatsızlığı sorunları olan bir hastamız. Birinci dereceden yakınlarında stent takılması, balon işlemleri yapılması gibi öyküleri olan bir hastamız. Kendisinde de benzer problemler olunca dış merkezde bir kalp ameliyatı önerilmiş. Ancak aktif çalışan ve müzik enstrümanlarıyla ilgilen bir kişi olduğu için göğüs kemiğinin açılmasıyla yapılacak operasyon sonrasında müzik aleti çalma kazanımlarının biraz gecikebileceğini düşünerek meme altı bypass ameliyatı olmayı planladı. Meme altı bypass operasyonu çok sık yapılan bir operasyon değil. Dış merkezde kendisine yapılan anjiyo videosunu bize izlettiğinde meme altı bypass ameliyatını olabileceğine ve bu kriterlere uyabildiğine karar verdik.”

Ameliyattan sonra doktoruna gitar çaldı

Meme altı bypass ameliyatının, göğüs kemiğinin kesilmesiyle yapılan operasyondan daha farklı olduğunu ifade eden Doç. Dr. Cüneyt Narin, “Meme altı bypass operasyonunda, sol meme altındaki iki kaburga arasındaki küçük bir pencereden kalbe ulaşıyoruz. Özel cihazlar ve çoğu zaman kamera yardımıyla kalbin bazı bölümlerini görüyoruz. Ameliyat, açık tekniğine göre biraz daha uzun sürüyor. Hasta; ağrı yönünden, sosyal hayata ve iş ortamına geri dönüş yönünden ameliyat sonrası çok büyük kazanımlar sağlıyor. Tabii ameliyat sırasında cerraha biraz daha fazla iş düşüyor. Hastamız kısa bir süre yoğun bakımda kaldıktan sonra servise döndü. Kendisini ziyarete gittiğimde başucunda gitarını gördüm. Müzik öğretmeni olduğunu zaten biliyordum ama ameliyat sonrası gitar çalmayı düşüneceğini, bir müzik enstrümanına hemen sarılmak isteyeceğini çok aklıma getirmemiştim. Görünce çok şaşırdım ve çok mutlu oldum. Ona, ‘Bir ara bana da bir müzik çalarsanız çok memnun olurum’ dedim. Çünkü benim de akustik gitar çaldığım dönemlerim olmuştu. Kendisi de beni kırmadı. Ameliyatın erken döneminde bana resital verdi. Bu şekilde benim de gitara olan hevesim alevlendi diyebilirim” sözlerine yer verdi.

Meme altı bypass ameliyatının kazanımları

Göğüs kemiği kesilerek yapılan açık ameliyat ve meme altı bypass operasyonu arasındaki farkları anlatan Narin, şöyle konuştu: “Açık teknikle yapılan operasyonlarda göğüs kemiği ikiye ayrılıyor. Bu ameliyatların sonunda kemiklerin tekrar çelik telle birleştirilmesi söz konusu. Bu birleştirmeden dolayı kemiğin kaynama süreci ortalama 6-8 hafta sürüyor. Bu süre içerisinde kemiklerin düzgün kaynayabilmesi için özellikle omuzları ve boyun alt tarafını çok fazla hareket ettirecek davranışlardan kaçınmak gerekiyor. Ameliyat sonrası yan yatma konusunda 6 haftalık bir kısıtlama getirmek zorunda kalıyoruz. Araba kullanma konusunda da 6 haftalık bir önlem süresi var. Bisiklete binme, spor yapma, bazı enstrümanları çalma konusunda ne yazık ki bir süre beklenmesi gerekiyor. Açık ameliyat sonrasında özellikle 6 hafta boyunca bazı hobileri uygulamak çok kolay değil ama meme altı bypass ameliyatı olan hastaların, 2. gün yan yatabilme olanağı var. Hastaneden taburcu olurken kendi arabasıyla giden hastalarımız var. Taburcu olduktan 10 gün sonra 350 kilometre yoldan gelen hastalarımız var. Bunlar meme altı bypass ameliyatının birer kazanımları olarak söylenilebilir.”