Emekli olduktan sonra kaz bakmaya başlayan Salih Kavşı, 20 kaz ile başladığı çiftliğini bir yılda 10 kat büyüterek 200 kaza ulaştı. Delmece yaylasında kazlarıyla birlikte tek başına yaşayan Kavşı, yılda bir ya da iki kez ailesini görmek için şehre indiğini ifade etti.


Kaz macerasına bir arkadaşının hediye ettiği 20 kaz ile başladığını anlatan Salih Kavşı, "Hobi olarak başladığımız iş, başımıza kaz üreticiliğini getirdi. Yirmi tane ile başlayan serüvenimizde kazlarımız kendi kendine çoğaldı. Sadece Kars'ta yetişmiyor bu hayvanlar. Artık Türkiye'nin geneline yayıldı. Bu iş emekli işi, boş duramıyorum. Çalışmayı seven biriyim. Sürekli hareket halindeyim, benim için hem bir meşgale, hem kârlı bir iş oldu. Kaz üreticiliğinden gayet memnunum. Kazlarımın büyük bir kısmı kuluçkaya yattı. Kalan kazlarımı da her gün yaylada yürüyüşe çıkartıyorum. Bana alışık oldukları için beni takip ediyorlar. Bu hayvanlar soğuk iklimi sever. Delmece yaylası onlar için uygun, bu yüzden zorlanmıyorum. Aşağıda deniz seviyesinde bu işi yapan üreticiler var, onlar biraz zorlanıyorlar" dedi.

"Kazlarım benim çocuklarım"
Kazlarını kucağına alarak bir çocuk gibi seven Salih Kavşı sözlerini şu şekilde sürdürdü:
"Kazlar serin ve sakin yeri seviyorlar. Araç ve insan gürültüsü olan yerlerde bu hayvanlar verimli olamıyor. Kaz her şeyinden yararlandığımız bir canlı. Etini, ciğerini, tüyünü, yumurtasını değerlendiriyoruz. Ben isterim ki bütün köylüler bu işi yapsın, çünkü bakımı kolay, getirisi çok. Kaz etinin bir borsası var, 70 lira kilosu. Bir kaz aşağı yukarı 5-6 kilo geliyor. Yani takriben 250-300 lira değeri var. Bir kaz 90 günde 50 yumurta yapar. Bu işe Kars kazı Linda ırkı ile başladık. Yumurtaları çıkartmak için kuluçka makinelerimiz var. Hayvanların gayri ihtiyari hareketlerinden dolayı hepsini gurka yatıramıyoruz. Kaz üretimi yapacak olan kişiler önce kazların doğasına uygun bir yer bulmalı, sonrası kendiliğinden gelir"

.