Dünyada 6,0 ve üzeri şiddetindeki her beş büyük depremden birinin meydana geldiği Japonya'da bir inşaat şirketinde zemin etüdü konusunda uzman olarak çalışan Torisu, Türkiye'de de aslında Japonya'daki gibi şartnamelerin ve afet yönetmeliklerinin olduğunu söylüyor.

Ancak sorun, Japonya'nın aksine Türkiye'de yapı üretimi müteahhit-taşeron sisteminin inisiyatifine bırakıldığında ve denetim mekanizmalarında tavizler verildiğinde ortaya çıkıyor.

Japonya kanunlarına göre içinde insanların yaşayacağı bir binanın projelendirilmesi ve deprem performansının belirlenmesi için gereken hesaplamaları sadece kençikuşi adı verilen mimarlar yapabiliyor. İnşaat mühendisleri ise yollar, tüneller, barajlar gibi büyük altyapı projelerinde hesaplamalar yapsa da kençikuşi'lerin orada da sözü geçiyor, ilk başta onların şartnamesine bakılıyor.

Bina sahibinin belirlediği inşaatı yapacak olanlar da bu hesaplamalara ve İnşaat Standartları Kanunu'na harfiyen uymak zorunda. İnşaatın başlamasıyla birlikte ise yapı denetimden sorumlu kişiler hiçbir şekilde müsamaha göstermeden aralıklarla yapının şartname ve standartlara uygun yapıldığını denetlemek zorundalar.