Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle; 

''Şuranın en geniş katılımla, eğitimin tüm paydaşlarını kuşatan bir anlayışla gerçekleştirilmesine önem veriyoruz. Eğitimde fırsat eşitliği teması altında toplanan şura da inşallah önümüzdeki döneme dair yol haritası niteliğinde kararların alınacağı bir toplantı olacaktır. Şura sonuçlarının güçlü eğitim güçlü Türkiye mücadelemizde bizlere rehberlik edeceğine inanıyorum.

Fırsatlarla beraber tehditlerin de küreselleştiği bir zaman diliminin içindeyiz. Bu süreçte sağlık, eğitim ve üretim başta olmak üzere her alanda güçlü altyapıya sahip olmanın önemine hep birlikte şahit olduk. Tüm alanlarda kendi önceliklerimiz, kendi politikalarımız çerçevesinde süreci başarıyla yönettik. Salgınla mücadele başarısını salgın sonrası dönemde artırarak devam ettirmek istiyoruz. Bunun yolunun da eğitimden, eğitim öğretimde kaliteyi artırmaktan geçtiğini biliyoruz. Eğitim öğretim süreçlerimize çok daha geniş, vizyoner bir anlayışla yaklaşmamız gerektiğine inanıyorum. Analiz yapabilen, bilgili, erdemli ve vicdanlı gençler, aydınlık yarınlarımızın da teminatıdır. Gençlerimizi bu hedeflere ne kadar yönlendirebilirsek, eğitimde de o derece başarılı olabiliriz. Ne kimliğimizi, aslımızı inkar gibi bir yanlışa düşeceğiz ne de şanlı mazimizin parıltıları ile kendimizi avutacağız.

Herkesin içine kapandığı bir dönemde ülkemizde ekonomik hayatın durmasına müsaade etmedik. Salgınla yakaladığımız başarıyı salgın sonrasında da devam ettirmek istiyoruz. Salgın döneminde yüz yüze ve uzaktan eğitim faaliyetlerimizin kesintiye uğramasına izin vermedik. Bunun yolunun eğitim-öğretimden geçtiğini de biliyoruz. Eğitim-öğretim meselemize çok daha geniş çok daha vizyoner yaklaşmamız gerektiğine inanıyorum. Dünyada ve Türkiye'deki değişimi görmezden gelemeyiz. Teknolojinin hayatın merkezine bu kadar oturduğu günümüzde tek sesli bir eğitimi sürdüremeyiz.

Eğitim öğretimde başarının anahtarı düşünmek, analiz etmek, sorgulamaktır.

"ZORUNLU EĞİTİMİ 12 YILA ÇIKARDIK"

Bundan 19 yıl önce ülkeyi yönetme sorumluluğun üstlendiğimizde en çok ehemmiyet vereceğiniz 4 alandan birinin eğitim olduğunu belirtmiştik. Bunu da gerçeğe dönüştürmenin gururunu yaşadık. Bütçelerde en yüksek payı daima eğitime ayırdık. Bu sene bütçenin yüzde 15,7'sini eğitime tahsis ettik. Bugün öğretmen başına düşen öğrenci sayısı OECD ortalamasını yakalamıştır. 4+4+4 olmak üzere zorunlu eğitimi 12 yıla çıkardık.

Artık isteyen her öğrencinin istediği her okulda mukaddes kitabımız Kur'an-ı Kerim'i ve peygamberimizin hayatını öğrenebiliyor. Artık ne öğrencilerimiz ne velilerimiz ders kitapları peşinden koşmuyor. Okulun ilk gününde ders kitapları masalarında hazır oluyor.

Evlatlarımıza geniş yelpazede kendi isteklerine uygun dersleri seçme imkanı getirdik. Ders kitaplarını evlatlarımıza ücretsiz dağıtarak sene başında ailelerimizi büyük bir sıkıntıdan kurtardık. Şu anda bu salonu tıklım tıklım dolduran kardeşlerim iyi bilir. 18 yaş altı, 18-30 yaş grubu bilmeyebilir. Biz teksir notları ile okuduk. Teksir kağıtları ile ve teksir makinelerinden o mürekkebin dağıldığı, almak isteyip de ağabeylerimizden alamadığımız o notlar bizim için bir felaketti. Paramızı verip almak isterdik, üst sınıflardaki ağabeylerimiz bize vermezlerdi.

Biz bunları yaşadığımız için dedik ki, artık bu nesle bunu yaşatmayacağız. Aynı acıyı bu nesil yaşamasın istedik. Özellikle alt gelir grubundaki vatandaşlarımıza yük olmaya başlayan, yardımcı kaynak meselesini de çözüme kavuşturuyoruz. Yardımcı kaynaklar bakanlığımız tarafından hazırlanıyor, evlatlarımıza ücretsiz şekilde dağıtılıyor.

''BİZİM İKTİDARIMIZ DÖNEMİNDE KIZLAR ERKEKLERDEN DAHA FAZLA ORANDA EĞİTİMDEN FAYDALANMAYA BAŞLAMIŞTIR''

Bu ülkede sözde ilerici ve özgürlükçü ama özde faşist ve jakoben kesimlerin en çok hışmına uğrayanlar kadınlarımız ve kızlarımız olmuştur. İkna odaları bu zihniyetin gerçek yüzünü gösteren utanç vesikalarından biri olarak hafızalara kazınmıştır. Burada sadece iki veriyi paylaşmak istiyorum. 2007'de 18-22 yaş erkeklerin yükseköğretim okullaşma oranları yüzde 22,4, kızların oranı ise yüzde 19,7 idi. Bugün bu oran erkeklerde 40,5'e, kızlar için 46,3 düzeyine yükselmiştir. Bizim iktidarımız döneminde kızlar erkeklerden daha fazla oranda eğitimden faydalanmaya başlamıştır.

Okul öncesi eğitimi de süratle yaygınlaştırıyoruz.

Öğretmen evladı gibi gördüğü öğrencilere sadece öğretmez. Aynı zamanda değer kazandır, güzeli gösterir. Öğretmen yalnız akla hitap etmez. Kalbe ve duygulara da hitap eder.

Öğretmenlerimizin özlük haklarını artırmayı, çalışma şartlarını iyileştirmeyi asla ihmal etmedik. Başkaları öğretmenlerimizi tehditle meşgulken biz son olarak 24 Kasım Öğretmenler Günü'nde müjdemizle paylaştık. Öğretmen Meslek Kanunu'nu inşallah kısa sürede Meclisimize sunacağız. Yeni mali, sosyal özlük hakları da sağlayacak. 

ÖĞRETMEN MAAŞLARINDA ARTIŞ

Eğitimlerini tamamlayan ve yapılan sınavdan başarıyla geçen uzman öğretmenlerimiz hem derece alacaklar hem bin lira maaşlarında artış olacak. 10 yıllık uzman öğretmenler eğitimlerini tamamlayıp sınavda başarılı oldukları takdirde başöğretmen olacaklardır. Ayrıca maaşlarında da 2 bin lira artışa geçecek. Doktora yapmış öğretmenlerimiz ise bu sınavdan muaf tutulacak. Öğretmenlerimize kariyer basamaklarında ilerleme imkanı sunacağız.

SÖZLEŞMELİ ÖĞRETMEN AÇIKLAMASI

Sözleşmeli öğretmen ve kadrolu öğretmen ayrımını ortadan kaldırıyoruz. Sözleşmeli öğretmenler kadrolularla aynı haklara sahip olacak.

 

ÖĞRETMENLİK MESLEK KANUNU'NUN AYRINTILARI

Öğretmenlik Meslek Kanunu'nu kısa sürede Meclisimizin takdirine sunacağız. Öğretmenlerimiz tarihte ilk kez kapsamlı bir meslek kanununa kavuşacaklar. Öğretmenlik adaylık kaldkıma sınavı yerine bir program uygulayarak adaylarımıza destek olacaüız. Öğretmenlikte 10 yılını doldurmuş öğretmenlerimize uzman öğretmenliği getiriyoruz.

ORTAÖĞRETİMDE PROFESÖRLERE MÜDÜRLÜK ÇAĞRISI

Ortaöğretimde profesörlerimiz gelsinler okullarımızda müdür olsunlar. Bu çağrımı daha önce de yaptım bugün yine yapıyorum.''