ALMANYA’nın Mainz kentinde kurulu Prof. Dr. Uğur Şahin ve eşi Dr. Özlem Türeci’nin başını çektiği BioNTech ve Amerikan ilaç devi Pfizer’in geliştirdiği koronavirüs aşısı, dünyayı bir anda umutlandırdı.

Salgının nihayet yenileceği ve özlenen normal hayatın uzak olmadığı beklentilerini güçlendirdi. Vakaların her gün yeni bir rekora koştuğu, insanların etkili bir aşının bulunmasının yıllar süreceği ümitsizliğine kapıldığı ve ekonomi çevrelerinin gelecek yılı da kayıp yıl olarak hesaplamaya başladığı bir sırada gelen aşı haberi bilimi, ekonomiyi ve insanları heyecanlandırdı.

Almanya özellikle böyle bir aşının Almanya’da geliştirilmiş olmasının gururunu yaşarken, aşıya imza atan Prof. Uğur Şahin ile eşi Dr. Özlem Türeci’nin göçmen olması, son zamanlarda göçmenler aleyhine yaşanan tartışmaların ne kadar anlamsız olduğunu, işçi göçünün Almanya’ya ne kadar katkı sağladığını gösterdi.

"Uğur Şahin'in babası Köln'deki Ford fabrikasında çalışmaya gelen bu misafir işçilerden biriydi, şimdi oğlu dünyayı saran salgına son veren kişi olabilir."

‘VERİLER MÜKEMMEL’ 

Bilim insanları da Prof. Şahin öncülüğünde geliştirilen aşının çok umut verici olduğunu vurguladı. Köln Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları Bölümü Başkanı Prof. Gerd Faetkenheuer “Bu veriler çok mükemmel ve ümit verici.

Bu kadar kısa bir zaman zarfında böyle bir aşı maddesinin geliştirilmesi ve klinik inceleme sonuçlarına ulaşılması inanılmaz bir şey” dedi. ABD’de Mount Sinai’de mikrobiyoloji bölümü profesörü Florian Krammer, BioNTech ve Pfizer’in açıkladığı klinik araştırma sonuçlarını “harika bir sonuç” olarak niteledi. Hamburg Üniversitesi Eppendorf Kliniği tropikal hastalıklar bölümü başkanı Marylyn Addo ise daha dikkatli bir değerlendirmede bulundu ve henüz birincil verilerin gelmediğini, tüm verilerin değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.

NOBEL’E ADAY OLABİLİR 

Enfeksiyon hastalıklarına karşı geliştirilen aşılar uzun yıllar araştırma gerekse de, insanlık tarihinde ilk kez 10 ay gibi kısa bir sürede koronavirüse karşı bir aşının geliştirilmesi ve yüzde 90’nın üzerinde etkili olması bir mucize olarak görülüyor.

Koronaya karşı en mükemmel aşıyı geliştirdiğine inanan Prof. Şahin “Bu salgını sonlandırmanın eşiğindeyiz” dedi. Alman basını Prof. Şahin’i şimdiden dünyayı krizden kurataracak kişi ilan etti. Bild Gazetesi Prof. Dr. Uğur Şahin için “Alman aşı harikasının babası” başlığını kullandı. Köln’de yayınlanan Express Gazetesi “Dünya krizinin kurtarıcısı” başlığını kullanırken, başarılı olması halinde Nobel Tıp Ödülü’nün de sahibi olacağı yorumunda bulundu.

Koronavirüs çıktı çalışmalara başladı 

1965 İskenderin doğumlu olan Prof. Uğur Şahin 4 yaşında ailesiyle Almanya’nın Köln kentine geldi. Babası Ford fabrikasında işçi olarak çalışan Uğur Şahin, kansere karşı kemoterapiyi geliştiren Alman tıp bilimcisi Paul Ehrlich’in hayatı üzerine seyrettiği bir belgesel filmden çok etkilendi ve tıp okumaya karar verdi. Köln Üniversitesinde tıp okuyan Şahin, Hamburg’ta tanıştığı eşi Dr. Özlem Türeci ile birlikte kanseri yenmek için hastalıklı hücrelere karşı savunmaya geçen antikorlar üzerinde çalışma yürütüyordu.

Çiftler bu alanda kaydettikleri önemli gelişmeden ötürü ödüller aldı. Düğün günü bile laboratuvarda çalışan çift, Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıkan akciğer hastalığı koronavirüs alarma geçirdi. 55 yaşındaki Prof. Şahin bu enfeksiyonun yerel kalmayacağı ve hızla tüm dünyaya yayılacağını çok çabuk gördü.

Prof. Şahin 2008 yılında eşi Özlem Türeci’yle birlikte kurduğu BioNTech yönetim kurulunu hemen toplayıp “Yeni görevimiz bu virüsü yenmek. Bu insani bir görev olacak” dedi.

Şahin ve Türeci kansere karşı ilaç geliştirme çalışmasını bir süreliğine ikinci plana atarak, koronavirüse karşı etkili ve güvenli bir aşı geliştirmek için kolları sıvadı.

Babası İstanbullu bir doktor olan Özlem Türeci’nin adı ön planda olmasa da aşı çalışmalarında önemli rol oynuyor ve araştırma şefi.harika haber" olarak nitelendiren von der Leyen, "AB Komisyonu 300 milyon doza kadar aşı almak için bu şirketlerle yakında sözleşme imzalayacak." ifadesini kullandı.

AŞININ FİYATI BELLİ OLDU 

Koronavirüs aşısını geliştiren Prof. Dr. Uğur Şahin’in kurucusu olduğu BioNTech ve ABD merkezli ilaç şirketi Pfizer’in, gelen olumlu verilerinin ardından bu ay içinde ABD'ye koronavirüs aşısı için onay başvurusunu sunacakları belirtildi.

Pfizer, ABD hükümeti ile Temmuz ayında 1,95 milyar dolarlık anlaşma imzaladı. İki doz halinde uygulanan bu aşının ABD’deki fiyatlandırılmasında doz başına 159 TL, iki dozunun ise 318 TL olacağı bildirildi.

İki şirket tarafından yapılan açıklamada bu ayın sonunda acil durum onayı için ABD Gıda ve İlaç İdaresi’ne başvurulmasının planladığı ifade edilerek, bulgunun, herhangi bir Kovid-19 aşısının, ticari olarak ruhsatlandırmadan önceki son aşama olan 3. aşama denemelerindeki ilk bağımsız analizinin sonucu olduğu belirtildi.

BENİ HİÇ İLGİLENDİRMİYOR

Prof. Şahin hisselerinin artması ve dünyanın en zenginleri arasına girmesinin kendisini hiç ilgilendirmediğini söyledi. Şahin, 

 

UĞUR ŞAHİN: BU BİR ZAFERDİR! 

Açıklamada görüşlerine yer verilen BioNTech Üst Yöneticisi (CEO) ve Kurucu Ortağı Prof. Dr. Uğur Şahin, küresel olarak aşının 3. aşama çalışmalarının ilk ara analizinin, aşının "Kovid-19'u etkili bir şekilde önleyebileceğine dair kanıt sağladığını" belirterek, “Bu inovasyon, bilim ve küresel iş birliği çabaları için bir zaferdir.” ifadesini kullandı.

Şahin, "10 ay önce söz konusu aşıyı bulma yolculuğuna çıktığımızda başarmayı arzuladığımız şey buydu. Özellikle bugün, hepimiz salgında ikinci bir dalganın ortasındayken ve birçoğumuz kısıtlamalara maruz kalırken, bu salgını sona erdirme ve hepimiz için normallik duygusunu yeniden kazanma yolunda bu dönüm noktasının ne kadar önemli olduğunu daha fazla anlıyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

Aşıyı geliştiren BioNTech'in kurucu ortakları Uğur Şahin ve Özlem Türeci için dünya basınında "Dünyayı kurtaran çift" haberleri manşetlere taşındı.

Kansere karşı çok önemli çalışmaları bulunan ve bu alanda sayısız ödüle sahip olan Prof. Dr. Uğur Şahin, koronavirüsün dünyayı kasıp kavurmasıyla kendisini bu alanda bir aşıya adadı. Halen aşıya en yakın isim olan Şahin, belki de Alman komşusu olmasa doktor değil, meslek eğitimi yapmış bir Türk genci, muhtemelen araba tamircisi olacaktı.

UĞUR Şahin'in gençliğinde Türk gençleri genelde eğitim seviyesi düşük olan öğrencilerin gittiği Hauptschule'den mezun olur, erkekse araba tamirciliğini, kız ise kuaförlüğü meslek olarak seçerdi. İşte böyle bir dönemde, Uğur Şahin de az kalsın kendisine üniversite kapısını aralayan Gymnasium'a değil, Hauptschule'ye gönderilecekti.

EN ARANAN BİLİM ADAMI
EĞİTİMİNİN ilk yıllarında öğretmeni tarafından Hauptschule'ye gönderilmek istenen Prof. Dr. Uğur Şahin, öğretmenini yanıltarak Gymnasium'a gitti ve ardından tıp okudu. Şahin, "Öğretmenim beni Hauptschule'ye göndermek istemişti. Ancak araya giren Alman komşumuz sayesinde Hauptschule'ye gitmekten kurtuldum" dedi. Şahin şimdi, ünlü bir bilim adamı oldu.