Peki nasıl ilerleyeceğiz? Bu hedeflerin neticeye varabilmesi için bir taraftan sektörümüzün işlev, temsil ve denetim yapısını zamana ve rakip piyasalara uygun olarak değiştirmek ve yüzde yüz yetkili/yasal duruma getirmek gerekirken; diğer tarafta gerekli bürokratik düzenlemeleri hızlandırmak, her katmanda temsil ve icraatta ilgililerin görev tayinlerini doğru yapmak ve en önemlisi sektörümüz için en doğru ve uygun belediye başkanlarını seçmeyi başarmak lazım geliyor. Bu beklentileri bir araya getirmek, sağlam bir ‘Turizm Kalkınma’ ve ‘Gelişme Çatısı’ kurmak gerçekten zor. Ancak, başarmak zorundayız. Ülkemizin kültür ve turizm konularındaki gayretlerini verimlilik esasından taviz vermeden Bakanlığımız, sektör teşkilat ve kurumlarını, kamu yönetimini ve özellikle iş başına gelecek yeni belediyeleri armonik bir orkestraya dönüştürmeden, yukarıdaki hedeflere ulaşmamız imkansız.

Adam kayırıcı ortamlarda ayak üstü alınan kararlarla, bilimsellikten ve uluslararası piyasa şartlarından, dünya gerçeklerinden uzak, göz boyayan, geleceğimizi ucuzlatan projelerle ilerleyeceğimize artık kimse inanmıyor zaten.

Yanlış alışkanlıkları ve umursamazlıkları devam ettirerek, sıkıntı ve tehlikeleri hasır altı ederek, geleceğin hızla acımasızlaşan piyasalarında düşmeden, ezilmeden koşamayız.

YANLIŞ BÜYÜYEREK, ANCAK KALICI KÜÇÜLEBİLİRİZ

Şimdi herkes, her turizm paydaşı, her ilgili turizm dinamiği kendisine “Ben yukarıda yazılı hedeflere ne katkı verebilirim?” diye sormalı. Bu konuda en samimi ve gerçekçi tavrı, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy sergiledi.

Ersoy, yedi aylık bakanlığında sektörün proje/vizyon/hizmet/fiyatlandırma strateji/ planlama/yaklaşım ve düşünce yapısını önemli ölçüde değiştirmeyi başardı. Yukarıdaki konulara bu zamana kadar tanıdığımız bakanlar arasında hem daha profesyonel, hem daha bilimsel, hem de daha samimi ve dürüst bir yaklaşım sergiledi. Adam kayırmadan, siyasete bulaşmadan, kanayan noktaların üzerini açarak artı ve eksileri ile durumumuzu açıkça kamuoyu ve sektörün gözlerinin önüne serdi.

YARINIMIZI KARARTACAK TEHLİKELERİN ÜZERİNE IŞIK TUTTU

“Peynir ekmek fiyatına oda satıyoruz! diyerek yarınımızı karartacak tehlikelerin üzerine ışık tuttuğunda, ömrü boyu kapı arkalarında saklanarak hayatta sadece başkaları başarısız olursa ben ilerlerim zihniyeti üzerine ekonomisini ve kariyerini kurmuş kişilerin Ersoy için “yapsın da görelim” dediklerini duysak da, sektörün bu kişilere artık pek aldırmayışı müşterek geleceğimiz için bir başka güzellik sunmakta.

Bazılarımız için alışkanlıklardan kopmak, vites değiştirmek zor olacak gibi görünse de, en geç beş yıl sonra sektörümüz verimlilik bazında güçlenerek ülke ekonomimizin iç ve dış ödemelerde önemli bir garantör kaynağı durumuna dönüşmesini sağlayacaktır.

Türk turizmi çeşitlenerek büyüyecek, Türk turizmi büyüdükçe çeşitlenecek. Turizm çeşitlendikçe turizm yatırımcılarını çeşitlenecek, turizmi güçlendikçe çok değişik yatırım fonları, kredi ve finansman imkanları bizleri daha da büyük hedeflere kilitleyecektir. Önemli olan dünya piyasalarını doğru okuyup değişen müşteri talepleri için kendimizi devamlı yenilemektir.

2019'UN TURİZM TRENDLERİ NELER OLACAK?

1-) Dünya otel ve konaklama yatırımları durmak bilmiyor. 2019’da dünyada projesi devam eden 17 bin otel var. Otelcilik ve konaklama hizmetleri kendi hizmet yapısı ve işletme genelinde farklılık kazanacak. Longstay ve otel odasında rezidans türü yaşama talep artacak. Sakin ve gürültüsüz otel arayışı içinde olan müşterilerin sayıları her yıl artış gösterecek. Otellerde kripto para ile ödeme imkanları daha resmiyet kazanacak .

2-) Dünya ekonomide resesyon yıllarına giriyor. Parası olanların bir kısmı tutacak, diğer kısmı çok özel ve elit yörelerde veya çok özel ve exclusive tesislerde tatil yapacak. Parası az olanlar ise, ekonomik paket imkanlarını takip edecek. Last minute satışları Türkiye’de ve Yunanistan’da azalacak; Bulgaristan, Tunus, Fas ve İspanya’da artacak. Dünyada Mısır’a büyük özlem var. Talep yoğun ancak, 2019 Mısır satışları hem çok iyi, hem de beklenmedik terör saldırıları yüzünden çok kötü olabilir.

3-) Anadolu turizmi yeniden doğacak. Suriye’deki durumun son safhasının yaşatacağı bir kaç çok çetin aydan sonra, bölgede güvenlik daha sağlam temele kavuşacak. Truva’nın başarısından etkilenerek Göbeklitepe için yapılacak daha deneyimli ve profesyonel uluslararası heyecan verici tanıtımlar ve etkinlikler, küresel piyasalarda daha çok kültür ve sanat ağırlıklı hizmet veren tur operatörlerini harekete geçirecek. Özelikle Amerika kıtasında, Japonya ve Batı Avrupa pazarlarında Anadolu turlarına ilgi artacak.

İstanbul Havaalanı’ndan Anadolu’ya gün içi aktarmalı uluslararası bağlantıların sayısının artması ile uluslararası piyasalarda Anadolu turları için garantili tur teklifleri çoğalacak.

4-) Mavitur (Blauereise) yeniden keşfedilecek. Deniz üstü lüks butik yaşam tarzı, içine wellness hizmetleri de dahil edilerek giderek artacak. Yunan adaları ve Türkiye sahilleri arası maritim bağlantılara müşteri talebi artacak.

5-) Tur operatörlerinin kendi otel yatırımları ve ortaklıkları hızla devam edecek. Tatil ve denizi çağrıştıran güzel isimler ile kendi seyahat satış kataloglarını devamlı olarak kendi otel markaları ile süsleyecek. Mayorka ve Belek’te sürpriz alımlar olacak.

6-) Glamping 5 kıtaya yayılacak. Doğayı bozmadan, sezonluk lüks, hatta ultra lüks çadırlarda Sibirya’dan, Patagonya’ya kadar doğa ve kültür içinde en otantik - özel günlere ve sıra dışı yeni deneyimlere ilgi artacak.

7-) Avrupa yüksek sezonda charter uçuşlarında sıkıntı yaşayacak. Uçakçılık sektöründe giderlerin ve müşteri hakları koruma mevzuatının yüklediği sorumlulukların artması, bu sektöre olan ilgi ve yatırımları frenliyor.

İspanya-Birleşik Krallık arası 2019 için planlanan milyonlarca koltuk hem pahalılaşacak, hem kısmen talep eksikliğinden dolayı uçuş planını değişiklerine sebep olacak. Kendi marka uçak şirketleri ve filoları olan ülkeler büyümeye devam edecek.

Türkiye bu konuda THY gibi global markanın muhteşemliği yanında (alfabetik sıra) Anadolujet, Atlasglobal, Corendon, Freebird, Onur, Pegasus, SunExpress ve Tailwind gibi uzun yıllardır uluslararası standartlarla hizmet veren büyük filosu ile en iyi duruma sahip 2019’a giren ülke olarak gösteriliyor.

8-) Tur operatörlüğünün online hizmetleri Alibaba konsepti gibi ürünlerin alıcılara sergilendiği açık platformlara dönüşmeye başlayacak. Ürün sahibi tur operatörü platformlarına kontrolden geçmiş, ürünlerini, turlarını vs yükleyip Tur Operatörü Platformu (TOP) üzerinden müşteriye ulaştırmaya çalışacak.

9-) Tehlikeli destinasyon kavramından sonra turizm sektörü ‘Sağlıksız destinasyon’ kavramı ile tanışacak. Destinasyonların ‘Hava su ve genel görüntü temizliği’ müşteri dikkatinde en önemli puanlama ve satış alış kriterini oluşturacak.

10-) Afrika’da turizmin gelişmesi için AB’nin teşvikleri artacak. Afrika’nın yeraltı kaynaklarının sömürüsü istihdam yaratamadı. Mülteci korkusuna karşılık AB Afrika’da yeni, yaratıcı, koruyucu ve istihdam sağlayan projeler arasında özelikle turizmi destekleyecek. Ayrıca Afrika turizmi yeni İstanbul Airoprt ile beş kıtada çok daha farklı ve yüksek sayıda şehirden ulaşabilir olacak. THY ile Afrika’nın 37 ülkesindeki 55 önemli şehri dünyaya açılacak.

11-) Aile turizmi artacak: ‘Büyük aile büyük mutluluk’, ‘3 nesil aile bir arada’ turizm pazarlama müdürlerinin dikkatini diderek daha fazla çekiyor. Bu yeni konsept ile dedeler, anneanneler, babaanneler torunlar hatta akrabalar otel aile odalarını birbirine bağlayarak veya otel içinde mevcut villaları kiralayarak tatile çıkacak. Online satış sitelerinde ‘XXL Aileler’ için 8 yataklı ve üstü villalara ve bağlantılı otel odalarına olan talep, yüzde 28 arttı.

12-) Lüks kavramı hissedilir konfor, zarafet ve ambiyansın ana hatlarının yanında koruyucu ve sağlıklı kavramları ile bütünleşerek sadeleşecek; içi temiz ürün ile sağlık fışkıran yeni lüks tarz otel işletmeciliği abartı ve süsten arınacak.

Lüks kavramının trilogisi : Büyüleyici ambiyans, şaşırtıcı hizmet, koruyucu donanımın yanında sağlıklı beslenme lüks tatilin en değerli hizmeti olacak.

13-) Küresel müşteri profilinde en çok rağbet gören ve otel pazarlama müdürleri tarafından hedeflenen en üst segment ve millenials müşteri taleplerinde bünyesinde çeşitli, içi zengin, inandırıcı, dop dolu vegan hizmet sunan tesislere artış giderek hızlanacak.

14-) Aşırı turizm, özelikle kruvaziyer turizminin 4 ana limanını Mayorka, Venedik, Barcelona ve Atina’yı zorlayacak. Akdeniz’de kruvaziyer hareketliliği özelikle yüksek sezonda limitlerine teslim olacak. İstanbul bilinen özeliklerinin yanında bir fiziki denge sahası olarak ayrıca özel önem kazanacak.

15-) Sağlık turizminde hastaneden çok, doktor gücü önemsenecek. Paralı ve varlıklı sağlık turistinin arayışı nitelikli bina yatırımlarından daha çok konusunda yüksek ihtisas yapmış, derin tecrübeye sahip donanımlı doktorlara kayacak.

16-) Destinasyonların uluslararası spor etkinlikleri büyük müşteri kitlelerinin gözünde seyahat kararı için çok daha önem kazanacak. Yılda en az bir büyük veya önemli spor etkinliğine kendi ülkesinin dışında katılan müşteri sayısı, son üç yılda yüzde 23 arttı.

17-) Hızla yaşlanan yüksek sayıda ‘3’üncü nesil Avrupalı müşterileri’ hayata bağlamak, zinde kılmak ve yaşam sevincini yüksek tutmak için yeni tarz, kısmen terapik spor, yürüyüş, wellness ve eğlence programlarına kurumsal çözüm getiren ‘Age friendly’ destinasyon ve beldelere ilgi artacak.