Hıdırellez günü ateşten atlamanın nazardan ve hastalıktan koruduğuna inanılır. Bu gelenek adeta Hıdırellez'le özdeşleşmiştir. Ateşten atlamak bir gelenektir ve dini bir anlamı yoktur. Hıdırellez günü, doğa ve insan sevgisi çok önemlidir çünkü Hızır ve İlyas, insanları, doğayı, iyiliği ve cömertliği seven, bereketin simgesi olan, kutsallıklarına inanılan dinsel varlıklardır.

HIDIRELLEZDE NİŞANLI ÇİFTLER NELER YAPAR?

Hıdrellezin Anadolu'da süren geleneklerinden biri de nişanlı çiftlerle ilgilidir. 5 Mayıs günü (Nişanlılar arasında) oğlan evi, kız evine Hıdırellez Kurbanı, olarak süslenmiş bir koç gönderir. Bu kurban ertesi gün kesilerek birlikte yenir. Yemeğe çağırılanlar, çarşaf, havlu yemeni ve gönüllerinden kopan armağanlar getirirler. Getirilen armağanlar ipler üzerinde sergilenir.

HIDIRELLEZDE NELER YAPILMAZ?

Hıdırellezde neler yapılır sorusunun yanında bir neler yapılmaz kısmı vardır. Eskiden beri süre gelen batıl diyebileceğimiz bir takım 'yapılmaması' gerekenler vardır. Bunlar şöyle;

*5 Mayıs akşamı evlenme çağına gelmiş kızlara bulaşık yıkattırılmaz.

*Hıdırellez günü, hiçbir yeşil dalından koparılmaz.

*Hıdırıllez günü çamaşır yıkanmaz, ev temizlenmez ve iş yapılmaz. O günün bayram gibi olması ve çalışılmaması gerekir.

HIDIRELLEZ NE DEMEKTİR MANASI

"Hızır" ve "İlyas" kelimelerinin halk arasındaki telaffuzundan aldığı bilinen Hıdırellez , Türk dünyasının mevsimlik bayramı olarak "kış mevsiminin bitip, sıcak yaz günlerinin başladığını" müjdeliyor. Doğanın canlanmasının habercisi olarak görülen bu günde, Hızır ve İlyas'ın her türlü dileği yerine getireceği inanışı yaygın olarak kabul görüyor.

HIDIRELLEZ NASIL KUTLANIR?

Onların su kaynaklarında, kırlarda buluştuğunun düşünülmesi nedeniyle kutlamalar genellikle yeşillik, ağaçlık alanlarda, su kenarlarında, bir türbe ya da yatırın yanında yapılıyor. Bu gibi yerlere bu nedenle "Hıdırlık" da deniliyor. Hızır ve İlyas'ın kavuştuklarında Allah yolunda olmanın ve birlikteliklerinin verdiği sevinçle kuvvet bulduğuna inanılıyor.

HIZIR KİMDİR?

Hızır'ın kim olduğuna dair çeşitli görüşler var. Tasavvuf çevreleri Hızır'ı bir veli olarak kabul ettiği gibi, onun peygamber olduğunu düşünenler de bulunuyor. Onun ak saçlı, nur yüzlü, sakallı yaşlı bir adam veya dilenci, fakir kılığında göründüğüne inanılıyor. O zor durumdaki insanlara yardım etmesi, iyileri mükafatlandırıp, kötüleri cezalandırması, berekete ve bolluğa kavuşturması gibi özelliklerle biliniyor. Hızır'ın, "hayat suyu" içtiği için sonsuza kadar yaşayacağı da inanışlar arasında yer alıyor.

İlyas'ın peygamber olduğu konusunda ise genel kabul bulunuyor. Halk arasında kabul edilen inanışa göre, Hızır karaların ve havanın, İlyas ise suların hakimidir ve bu ikisi birleştiğinde, doğada var olan her şeye güç yetecek konuma gelinmektedir.